Logo

2. Hukuk Dairesi2021/2427 E. 2021/4148 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında davacı erkeğe hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı erkeğe hükmedilen manevi tazminat miktarının, davalı kadının ekonomik ve sosyal durumu ile davacı erkeğin kusur durumu gibi kriterler ve hakkaniyet ilkesi gözetildiğinde, ölçülülük ilkesine aykırı şekilde yüksek olduğu gerekçesiyle, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ : Boşanma

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle gerekçeli kararın yanıt kısmında davalı kadının süresinde cevap dilekçesi vermediğinin yazılmış olmasının mahallinde düzeltilebilir maddi hata niteliğinde olduğunun, gerekçeli kararın yargılama ve gerekçe kısmında da açıkça belirtildiği üzere davalı kadının toplanan delillerine göre davacı erkeğin herhangi bir kusurlu davranışının ispatlanamadığının anlaşılmasına göre davalı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2-Boşanmada manevi tazminatın amacı, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın, bozulan ruhsal dengesini telafi etmek, manevi değerlerindeki eksilmeyi karşılamaktır. Onun için, kişilik haklarını ihlal eden fiille, tazminat miktarı arasında makul bir oranın bulunması gerekir. Bir tarafın zenginleşmesine yol açacak sonuçlar doğurur miktarda manevi tazminat takdiri, müesseseyi amacından saptırır. Hakim, tazminat miktarını saptarken, bir yandan kişilik hakları zedelenen tarafın, ekonomik ve sosyal durumunu ve boşanmada kusuru bulunup bulunmadığını ve varsa kusur derecesini, fiilin ağırlığını; öbür yandan da, kişilik haklarına saldırıda bulunanın kusur derecesini, ekonomik ve sosyal durumunu göz önünde bulundurmak zorundadır. Açıklanan ilkeler gözetildiğinde davacı erkek yararına takdir edilen manevi tazminat miktarı, ölçülülük ilkesine uygun olmayıp fazla bulunmuştur. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesinde yer alan hakkaniyet ilkesi gözetilerek daha uygun miktarda tazminat takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.

SONUÇ: Yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple temyiz edilen bölge adliye mahkemesinin esastan ret kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 31.05.2021 (Pzt.)