"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 3. Aile Mahkemesi
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davada boşanma ile fer'î talepler yönünden karar verilmesine yer olmadığına, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında vefat eden davalı-karşı davacı erkek eşin kusurlu olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Kararın dahili davalı mirasçı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı kadın vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; erkeğin evlilik içinde sürekli eşini aşağıladığını, fiziksel, ekonomik ve psikolojik şiddet uyguladığını, öldürmekle tehdit ettiğini, müvekkilini sürekli darp ettiğini, saldırgan bir kişiliğinin bulunduğunu, son dönemde uyguladığı şiddetin arttığını, müvekkilinin mütemadiyen fiziksel şiddet gördüğünü, davalı karşı davacının çok uzun süreden beri psikolojik rahatsızlığının bulunduğunu, bununla ilgili çeşitli tedaviler gördüğünü, ailesi ile telefonda dahi sadece hoporlörü açarak konuşmasına izin verildiğini kendisine baskı uygulandığını iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava ile cevaba cevap dilekçelerinde özetle; davacı karşı davalı kadının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, hastalığı nedeniyle ayakta dahi durmakta zorlanan müvekkilinin davacı-karşı davalıya şiddet uygulayamayacağını, davacı-karşı davalının hasta olan eşine bakmak istemediğini, evlilikte üzerine düşen hiçbir sorumluluğu yerine getirmediğini, eşine karşı ilgisiz ve sevgisiz davrandığını, işten yorgun gelen müvekkilinin bir yemekle dahi karşılanmadığını, davacı-karşı davalı kadının müvekkiline karşı psikolojik ve fiziksel şiddette bulunduğunu, cezaevinde olan abisi ile tehdit ettiğini, üzerinde baskı kurduğunu, güler yüz göstermediğini, sürekli terslediğini iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, yararına 100.000,00 TL maddî tazminat ve 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davalı-karşı davacı 02.09.2021 tarihinde vefat etmiş, 14.09.2021 tarihli dilekçesi ile mirasçılarından annesi olan ... davaya 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 181 inci maddesinin ikinci fıkrası gereği kusur yönünden devam etmek istediğini bildirmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı-karşı davacı erkeğin kadını darp ettiği bu şekilde tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, evlilik birliğinin sona ermesinde vefat eden davalı-karşı davacı erkeğin kusurlu olduğu, vefat eden davalı-karşı davacı erkeğin, davacı-karşı davalı kadın ile barışmak istediğini, ayrılık sürecinde onu getirirlerse iyileşeceğini söylediği, onu sevdiğini dile getirdiği anlaşıldığından kadın tarafından gerçekleştirildiği ileri sürülen kusurlu eylemlerin davalı-karşı davacı tarafından affedildiği gerekçesi ile asıl ve karşı davada boşanma ile fer'î talepler yönünden karar verilmesine yer olmadığına, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında vefat eden davalı-karşı davacı ...'un kusurlu olduğunun tespitine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek mirasçısı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-karşı davacı erkek mirasçısı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı-karşı davalı kadının kusurlarının ispat edildiğini, erkeğin barışma girişiminin af olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılması ile kadının kusurlu olduğunun tespitine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile her ne kadar İlk Derece Mahkemesince davanın kararda gösterilen gerekçeler ile vefat eden davalı-karşı davacı muris ...'un evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kusurlu olduğunun tespitine karar verilmiş ise de; toplanan deliller ve dinlenen tanıkların beyanlarından davacı-karşı davalı kadının eşinin tedavisi sırasında kendisi ile ilgilenmediği, ev işlerini gereği gibi yapmadığı, eşine hakaret edip aşağıladığı ve habersiz evi terk ettiği, gerçekleşen bu duruma göre, davacı-karşı davalı kadının boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olduğunun tespitine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde erkeğin kusurlu olduğunun tespitine karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun kabulüne, ilgili bent kaldırılarak yerine davacı-karşı davalı ...'un boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olduğunun tespitine karar verilmiştir
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı kadın ve davalı karşı davacı mirasçısı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının birliktelikleri boyunca şiddete maruz kaldığını, davalı-karşı davacı erkek eşin vefatından dolayı duyulan üzüntü nedeni ile tanıkların aleyhe beyanda bulunduklarını, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-karşı davacı erkek mirasçısı vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararda kadının kusurlu olduğu tespit edildiği halde yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı karşı davacıya yüklenmesinin ve Bölge Adliye Mahkemesince bu hususta bir değerlendirme yapılmamasının hatalı olduğu belirtilerek kararın bozulmasına karar verilmesi istenilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında davalı-karşı davacı erkeğin vefatı ile kusur belirlemesi yönünden devam eden davada sağ kalan eşin kusurunun bulunup bulunmadığı, davalı-karşı davacı erkek mirasçı vekilinin yargılama gideri, vekâlet ücretini istinafa getirip getirmediği konusuz kalan ve karar verilmesine yer olmadığına karar verilen hallerde haklılık durumuna göre vekâlet ücreti yargılama giderlerine hükmedilip hükmedilmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 181 inci maddesinin ikinci fıkrası, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 331 inci maddesi ile 370 inci ve 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Davacı-karşı davalı kadın vekilinin temyiz itirazları incelendiğinde; tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı-karşı davalı kadın vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Davalı-karşı davacı erkek mirasçısı vekilinin temyiz itirazları incelendiğinde; somut uyuşmazlıkta karşılıklı açılan boşanma davasında davalı-karşı davacı erkeğin vefatı ile mirasçısı tarafından davaya kusur belirlemesi yönünden devam edilmiş olup İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davada boşanma ve fer'î talepler hakkında karar verilmesine yer olmadığına, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında vefat eden davalı-karşı davacı erkeğin kusurlu olduğunun tespitine, yargılama giderlerinin ve vekâlet ücretinin ilgili kişiden alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince verilen bu hüküm davalı-karşı davacı erkek mirasçısı tarafından kusur belirlemesi, yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönünden istinaf edilmiştir. Ancak, istinaf talebinde bulunan davalı-karşı davacı mirasçısı vekili tarafından yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönünden karar istinaf edildiği halde bu talebi Bölge Adliye Mahkemesince istinaf incelemesi dışında bırakılarak davalı-karşı davacı mirasçısı vekilinin kusur belirlemesi yönünden istinafa geldiği belirtilerek ve inceleme yapılmadan; istinaf başvurusunun kabulü ile ilgili 2 nolu bendin hükümden çıkarılmasına davacı-karşı davalı kadının boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olduğunun tespitine karar verildiği anlaşılmaktadır. 6100 sayılı Kanun'un 355 inci maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ayrıca hükmün sonuç kısmında her bir talep hakkında ayrı ayrı hüküm kurulmalı ve taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir (HMK m. 297/2). O halde, davalı-karşı davacı erkek mirasçısı vekilinin yargılama gideri vekâlet ücretine yönelik istinaf talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, istinaf sınırlamasının hatalı yapılması ve bu hatalı sınırlandırmaya göre davalı-karşı davacı erkek mirasçısı vekilinin yargılama gideri vekâlet ücretine yönelik istinaf talebinin incelenmemesi doğru olmayıp kararın bu gerekçeyle bozulması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının yargılama giderleri vekâlet ücreti yönünden BOZULMASINA,
2.Davacı-karşı davalı kadın vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, bozma sebebine göre yargılama gideri ücretine yönelik sair temyiz itirazların şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Hilal'e yükletilmesine,
Peşin harcın istek halinde yatıran ...'ya iadesine,
Dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
29.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.