"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/830 E., 2022/1705 K.
DAHİLİ DAVALI : ...
DAVA TARİHİ : 05.12.2016
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ereğli (Konya) 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/152 E., 2022/179 K.
Taraflar arasındaki evlat edinme davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Ashap ... ve Fadime ... tarafından 1963 yılında evlat edinildiğini, söz konusu evlatlık ilişkisinin Ereğli Asliye Hukuk Mahkemesinin 1963/64-655 E-K sayılı ilamı ile kurulduğunu, ancak söz konusu tarihte yürürlükte bulunan Medeni Kanunun evlat edinme işleminin gerçekleşebilmesi için mahkeme izni ile birlikte noter senedinin de bulunması zorunluluğunu getirdiğini, ancak tarafların mahkeme izni olmasına rağmen noter senedini yapmadıklarını, müvekkilinin evlat edinenler ile birlikte yaşadığını, gerçek anlamda evlatları olduğunu, aralarında aile ilişkisi kurulduğunu, evlat edinen tarafların vefatından sonra miraslarının müvekkiline kaldığını, ancak müvekkilinin nüfus işlemleri için nüfus müdürlüğüne gittiğinde evlat edinenlerin nüfus kütüğünde kayıtlı olmadığını fark ettiğini, nüfus müdürlüğüne müracaat edildiğinde noter senedi olmadığından dolayı nüfus kütüğüne kaydının yapılmasının mümkün olmadığı cevabını verildiğini iddia ederek evlat edinmenin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Dahili davalı davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın, 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin (743 sayılı Kanun) 256 ncı maddesinde düzenlenen evlat edinilmesine izin verilmesinin tespitine ilişkin olduğu, anılan maddede evlat edinmenin, evlat edinenin oturduğu yer sulh hakiminin izni üzerine yapılacak resmi bir senetle olacağı, evlat edinmenin doğum kütüğüne yazılacağı, hâkimin evlat edinmeye izin vermeden önce, duruma göre gerekli görebileceği her türlü soruşturmayı kendiliğinden yapacağı, tarafların belirttikleri sebebi haklı bulmadıkça, evlat edinmeye izin vermeyeceğinin düzenlendiği, evlat edinme işleminin gerçekleştirildiği belirtilen tarih itibariyle yürürlükte bulunan 743 sayılı Kanun'un 256 ncı maddesinin birinci fıkrasındaki evlat edinme, evlat edinenin oturduğu yer sulh hakiminin izni üzerine yapılacak resmi bir senetle olur ve evlat edinme doğum kütüğüne yazılır hükmü dikkate alındığında, evlat edinme işlemi 743 sayılı Kanun zamanında yasaya uygun olarak tamamlanmamış olduğu, ayrıca mahkemelerce, idareyi, idari bir işlem yapmaya zorlayıcı tescil kararı verilemeyeceği, davacının sunduğu Ereğli Asliye Hukuk Mahkemesi'nin E.1963/464-K.1963/655 sayılı kararı ile Ashap ... ve Fadime ...'un, ...'i evlat edinmelerine müsaade edilmesine dair karar verildiği fakat ilgili mevzuat gereğince evlat edinmenin geçerli bir şekilde tamamlanması için gerekli olan noter senedinin bulunmadığı, evlatlık sözleşmesinin dosyaya ibraz edilemediği, evlat edinme işleminin 743 sayılı Kanun zamanında yasaya uygun olarak tamamlanmamış olduğu, eldeki davanın ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili, 743 sayılı Kanun'da evlatlık ilişkisinin kurulmasına dair mahkeme izni yanında noter senedinin de bulunması şekli zorunluluk olsa da noter senedi evlatlık ilişkisinin kurulmasında kurucu unsur değil mahkeme kararını ortaya koyan bildirici ve tescil edici bir işlem olduğu, yürürlükte bulunan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 315 ... maddesinde mahkeme kararıyla evlatlık ilişkisi kurulduğunu, kanun koyucunun mahkeme kararını gerekli ve yeterli bir işlem olarak gördüğünü, davanın kabulü gerektiğini, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk derece Mahkemesince, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa (6100 sayılı Kanun) uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu itibarla davanın reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, 743 sayılı Kanun'da evlatlık ilişkisinin kurulmasına dair mahkeme izni yanında noter senedinin de bulunması şekli zorunluluk olsa da noter senedi evlatlık ilişkisinin kurulmasında kurucu unsur değil mahkeme kararını ortaya koyan bildirici ve tescil edici bir işlem olduğu, yürürlükte bulunan 4721 sayılı Kanunu'nun 315 ... maddesinde mahkeme kararıyla evlatlık ilişkisi kurulduğunu, kanun koyucunun mahkeme kararını gerekli ve yeterli bir işlem olarak gördüğünü, davanın kabulü gerektiğini, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, evlat edinmenin tespiti istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, evlat edinmenin geçerli şekilde kurulup kurulmadığı noktalarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
743 sayılı Kanun 256 ncı maddesi. 4721 sayılı Kanun'un 305 ..., 306 ncı, 307 nci, 308 ..., 309 uncu, 313 üncü, 314 üncü, 315 ..., 316 ncı maddeleri. 6100 sayılı Kanunu'nun 369 uncu, 370 ... ve 371 ... maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.