Logo

2. Hukuk Dairesi2022/11494 E. 2023/2398 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, davalı kadının tanıklarının dinlenmemesinin ve bu sebeple eksik inceleme yapılıp yapılmadığının tespiti.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı kadının tanıklarının dinlenmesi için kendisine verilen süre bildiriminde kesin bir tarih belirtilmemesi ve bu hususun usule aykırı olması nedeniyle eksik inceleme yapıldığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1185 E., 2022/1770 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara ... 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/316 E., 2021/265 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.

Kararın davalı kadın tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2015 yılında evlendiklerini, her iki tarafın da ikinci evliliği olduğunu, tarafların kış aylarında 1-2 ... Sincan'da müvekkilin evlilik öncesinde yaşadığı evde, diğer zamanlarda fer'îzli'de davalının evinde kaldıklarını, davalının fındık bahçelerinde, müvekkilinin ağır şartlarda çalıştığını, elde ettiği gelirlerin tamamının da davalı tarafından el konulduğunu, beraber yaşamaya başladıkları ilk günden itibaren müvekkilin emekli maaş kartına el koyduğunu, müvekkiline harçlık dahi vermediğini, 2018 yılında tarafların birikimi ile Sincan'da daire satın alındığını ve tapusunun davalı adına yapıldığını, söz konusu evden alınan kiranın da davalı tarafça alındığını, davalının, müvekkilini ... gördüğünü, onu istememeye ve dışlamaya başladığını, 'seni artık istemiyorum, sana ihtiyacım kalmadı, burası otel değil derhal evi terk et defol git' diyerek hor gördüğünü, 2020 yılının Ramazan ayında müvekkili evden kovduğunu, tehdit ettiğini iddia ederek, tarafların evlilik birlikteliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile 50.000,00 TL maddî, 50.000,00TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadın cevap dilekçesinde özetle; geçimsizliğin davacı erkekten kaynaklandığını, müvekkilin ilk eşinden olan çocukları bahane ederek huzursuzluk çıkarttığını, sorun olunca çocuklarla fer'îzli'deki evlerine döndüklerini, bir süre sonra davacının da fer'îzli'ye geldiğini ancak sorunlar çıkartarak Sincan'daki eve döndüğünü, kendisi ililgilenmemeye başladığını, evin geçimi konusunda destek vermediğini,müvekkiline boşanma teklifinde bulunduğunu, davacı erkeğin yakın komşusuna ilgi duyduğunu, davacının amacının boşanmak için bahaneler yarattığını iddia ederek haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalı kadının davacı kocanın maaşına el koyduğu, zaman zaman harçlık dahi vermediği bu şekilde ekonomik şiddet uyguladığı, ayrıca davalının maddî durumu düzelince "defol git" diyerek erkeği evden kovduğu, davacının birkaç gün komşularında kaldığı daha sonra oğlunun babasını alarak Ankara'ya getirdiği, davalının davacıyı kastederek "bir daha buruya gelirse çocuklarım ayaklarını kırar" diyerek tehdit ettiği, evlilik birliğinin sarsılmasında davalı kadının tam kusurlu olduğu, taraflar arasında evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek nitelikte geçimsizliğin bulunduğundan mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen ve boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan erkek lehine tazminatlara hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle davacı erkeğin davasının kabulü ile, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, erkek lehine 15.000,00 maddî ve 10.000,00 manevî tazminata hükmedilmesine, mal rejimi dosyasının tefrik edilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı kadın istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, tazminat miktarları, tanık dinletme hakkından elinde olmayan sebeplerden dolayı vazgeçilmiş sayılarak tanıklarının dinlenmemesi yönünden, hükmün tümüne ilişkin olarak Mahkeme kararının kaldırılarak, davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı kadın temyiz dilekçesinde özetle; evlilik birlikteliğinin çekilmez hale gelmesinde davacı erkeğin kusurlu olduğunu bu durumun tanık beyanları ile ispat edileceğini ancak tanık ücretlerini fındık bahçesinde çalışması ve gözlerinin ... görmemesinden dolayı yatıramadığını, hakimin davayı aydınlatma görevinin olduğunu bu nedenle tanıklarının dinlenmesi gerektiğini beyan ederek davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların kabulü ve miktarı yönünden temyiz talebinde bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte davalı kadından kaynaklanan bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, erkeğin boşanma davasının kabulü şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, kusur belirlemesi, erkeğin tazminat taleplerinin kabulünün ... olup olmadığı ve miktarının hakkaniyete uygun olup olmadığı, eksik inceleme bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 ... maddeleri. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ... ve 371 ... maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Davalı kadın süresinde sunduğu cevap dilekçesinde tanık deliline dayanmış, tanıklarını bildirmiş olduğu, İlk Derece Mahkemesince tanıkları için davetiye gideri ve masraflar için davalıya süre verildiği ve aksi taktirde aksi halde tanık deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağı ihtar edildiği görülmüştür. Davalı taraf tanığının dinlenmesinden açıkça vazgeçmediği gibi, tanığın dinlenmesine ilişkin ihtarda kesin sürenin bildirilmediği ve yapılan ihtarın bu nedenle usul ve kanuna uygun olmadığı anlaşılmıştır. O halde davalı kadının delil listesindeki bildirilen tanıklarına 6100 sayılı Kanun'un 243 üncü ve devamı maddelerinde gösterilen usullerle davetiye çıkarılması ve dinlenmesi tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması ... bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.İlk Derece Mahkemesi kararının eksik inceleme nedeniyle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

Temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

31.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.