Logo

2. Hukuk Dairesi2022/3467 E. 2023/1016 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Görevsiz mahkemece verilen ve bozulan kararın taraf lehine kazanılmış hak doğurup doğurmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Görevsiz mahkemece verilen karar bozulduktan sonra, ilk karar taraf lehine kazanılmış hak teşkil ettiğinden, bozmaya uyularak verilen davanın reddine ilişkin karar, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

Taraflar arasındaki davacı kadın vekili tarafından açılan ziynet alacağı davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile evli oldukları dönemde yaklaşık 20.000,00 TL değerindeki 16 adet ... burması, 4 tanesi düz olmak üzere toplam 20 adet 22 ayar bileziğin Garanti Bankası Işıklar Şubesi'nde kiraladıkları kasaya koyduklarını, ortak hesap sözleşmesine göre altınların konulduğu kasanın ancak tarafların birlikte müracaatları sonucunda açılabileceğinin hükme bağlandığını, davalının boşanma davası devam ederken tek başına giderek sözleşme hükmü ihmal edilerek altınları teslim aldığını, banka görevlisinin sözleşmeye aykırı olarak kasa da bulunan altınları davalılardan Serdar'a verdiğini, bu nedenle sorumluluğunun söz konusu olduğunu, boşanma davası sonuçlanınca banka görevlisinin davacıyı aradığını ve ortak hesabın kapatılacağını beyan ettiğini, davacının 2 Temmuz 2014 tarihinde bankaya gittiğinde kasa görevlisinin kasayı açtığında, kasanın boşaltılmış olduğunu gördüğünü, kasada bulunan bilezikler dışında davalı ...'un elinde bulundurduğu 22 tane çeyrek 3 tane yarım 2 tane tam altın bulunduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 20.000,000 TL'nin tahsilinekarar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı vekili 29.04.2016 tarihli ıslah dilekçesi ile dava konusu miktarı 24.587,70TL olarak belirtip harcının yatırmıştır.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından daha önce boşanma davasında bu davaya konu olan takıların talep edildiğini, harcın verilen süreye rağmen tamamlanmadığını, bu nedenle ziynet konusunda karar verilmesine yer olmadığına kararı verildiğini, derdestlik itirazının olduğunu, boşanma davasından önce ... Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2013/16088 Esas 2013/9326 sayılı takipsizlik dosyasında verdiği ifadeye göre tarafların müşterek evdeki bütün eşyaları boşalttığını, davacının bu durumu açıkça beyan ettiğini, boşanma davasının karara bağlanmasından sonra anahtarların, davacı tarafından götürülmüş olduğunu, kasa için boşuna ücret ödemek zorunda kalmamak için banka kasasının kapatılmasını ilgili bankadan talep ettiğini ve bu durumdan davacının haberdar edildiğini, davacının kasayı tek başına kullanmak üzere devir aldığını, yine iadesi istenen 22 adet çeyrek 3 adet yarım 2 adet tam altının evlilik birliği içerisinde ortak mutabakat ile bozdurulup birlikte harcandığını, davacıyı boşanma davası ile birlikte 45.000,00 TL ziynet alacağı davası açtığını, şimdi ise 20.000,00 TL bedelli dava açıldığını, bu durumun çelişki olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Davacı kadın davasını asliye hukuk mahkemesinde açmıştır ve davanın ilk incelemesi ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 24/06/2016 tarih ve 2014/438 Esas, 2016/282 Karar sayılı kararı ile "...davanın konusu alacak davası olup; davacı davalılardan ... ile evli olduklarını aralarında boşanma davası olduğunu düğünde takılan takılardan toplam 20 adet bileziğin diğer davalı bankada ki kasaya bırakıldığını, ancak davalılardan ...'un davalı bankaya giderek kasayı tek başına açtığını ve altınları aldığını, bu bedelin davalılardan tahsilini, yine davalı ...'un 22 adet çeyrek 3 adet yarım 2 tane tam altının aldığını, bunların aynen iadesini, olmadığı takdirde bedelin tazminini talep etmekte olup; Davacının davalılardan ... aleyhine açmış olduğu 22 adet çeyrek, 3 adet yarım, 2 adet tam altının tahsili için yapılan yargılamada; yarım, çeyrek, tam altın diye tabir edilen altınların hayatın olağan akışına göre, evli olan taraflardan bayanda bulundurulduğundan, tanık beyanları ve davacının 02/07/2013 tarihinde ... Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2013/16088 sayılı soruşturma dosyasında vermiş olduğu ifade de bozdurulmuş olduğu beyan edilmesi karşısında söz konusu altınların evlilik birliğinin devamı süresince, ortak hayat nedeniyle bozdurulduğu kanısına varılmakla davacının çeyrek, yarım, tam altınlar yönünden açmış olduğu davayı ispatlayamadığından davanın reddine; ... ve Garanti Bankası aleyhine açmış olduğu toplam 20 adet bilezik yönünden yapılan yargılamada; dosyada alınan kuyumcu bilirkişisinin raporları ve CD kayıtları da dikkate alındığında CD kayıtlarına göre 10 adet 18 gram 22 ayar ... burma bilezik bulunduğu bu bileziklerin dava tarihinde değerinin 14.392,80-TL olduğunu, yine CD kayıtlarına göre 8 adet 22 ayar hediyelik bilezik bulunduğu bu bileziklerin bedelinin dava tarihi itibari ile değerinin 7.676,16-TL olmak üzere toplam 22.068,96-TL olduğunun beyan edilmesi yine taraflar arasında yapılan kiralık kasa sözleşmesi ve kasa kullanım kartı da dikkate alındığında kasanın iki kişinin birlikte açılacak şekilde anlaşma yapılmış olup, kasa kullanımı incelendiğinde söz konusu kasanın ayrı ayrı tarihlerde davacı ve davalı ... tarafından tek başına açılmış olması, davalılardan Serdar'ın kasayı en son 11/11/2010, 09/02/2011, 06/04/2011 tarihlerinde açmış olması sebebiyle, davalı bankanın tek başına kasa sahiplerine açtırması sebebiyle müştereken ve müteselsilen sorumluluklarının söz konusu olduğundan kuyumcu bilirkişinin raporunda belirlenen toplam 22.068,96-TL'lik kısım yönünden davacının davasının kabulüne ..." karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı vekili tümü yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 29.05.2018 tarih ve 2016/12615 Esas, 2018/4072 Karar sayılı kararı ile ilişkindir. Davacının birden fazla talebi olup, taleplerin nitelikleri itibariyle görevli mahkemelerin farklı olduğu, davacının taleplerinden birinin evlilik birliği içinde davalı ...’a verdiği ziynet eşyalarının iadesine karar verilmesi olduğu, diğer talebinin ise bankacılık işlemlerinden kaynaklanmakta olduğu, farklı mahkemelerin görev alanına giren davalarla ilgili öncelikle tefrik kararı verilmesi gerektiği, bozma sebep ve şekline göre davalılar vekillerinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar

1.İlk Derece Mahkemesinin 06.03.2020 tarih ve 2019/100 Esas, 2020/215 Karar sayılı kararı ile Mahkemede görülen davanın evlilik içinde bozdurulduğu belirtilen 22 çeyrek, 3 yarım, 2 tam altınla ilgili olduğu, davanın yapılan yargılamasında, evlilik içinde alınan ziynetlerin kadına ait olduğunu, ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin gerekçesinin dikkate alındığını, erkek tarafından alınan ve iade edilmeyen ziynetlerin iadesi gerektiğini, iade edilmemek üzere erkeğe verildiği de erkek tarafından ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, 22 adet çeyrek altın bedeli 9.104,14 TL, 3 adet yarım altın karşılığı 2.483,22 TL, 2 adet tam altın karşılığı 3.311,96 TL toplamı 14.899,32 TL'nin aynen olmadığı takdirde bedelinin tahsiline karar verilmiştir.

2.Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı vekili tümü yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.

3.Dairemizin 19.01.2021 tarih 2020/6113 Esas 2021/366 Karar sayılı kararı ile ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.06.2016 tarih ve 2014/438 E., 2016/282 K. Sayılı kararı ile davacı kadının davalı ... tarafından alındığı ve kendisine iade edilmediği iddia edilen 22 adet çeyrek, 3 adet yarım, 2 adet tam altının aynen olmadığı takdirde bedelinin iadesi talebinin reddine karar verildiği, davacı kadın tarafından bu kararın temyiz edilmemesi nedeniyle, davanın reddi yönünde davalı erkek yararına usuli kazanılmış hak oluştuğu, davalı erkek yararına oluşan usuli kazanılmış hak sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

4.Dairenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen bozma ilamına karşı davacı vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuş, Dairenin 21.09.2021 tarih ve 2021/6232 Esas, 2021/6327 Karar sayılı ilamı ile karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Üçüncü Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, İlk Derece Mahkemesinin tarih ve Esas, Karar sayılı kararı ile ziynet eşyasının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin iadesine ilişkin davanın yapılan yargılamasında ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.06.2016 tarih ve 2014/438 Esas, 2016/282 Karar sayılı kararla davacı kadının davalı ... tarafından alındığı ve kendisine iade edilmediği iddia edilen 22 adet çeyrek, 3 adet yarım, 2 adet tam altının aynen olmadığı takdirde bedelinin iadesi talebinin reddine yönelik karar verildiği bu kararın davacı kadın tarafından daha önce temyiz edilmediği, davanın reddi yönünde davalı erkek yararına usuli kazanılmış hak oluştuğu bozmaya uyularak davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin vermiş olduğu karar görevsiz mahkemece karar verilmesi gerekçesi ile bozulduğunu, görevsiz mahkemece verilen kararın kazanılmış hak teşkil etmeyeceğini, ...'dan sonra kadının tek başına kasaya gitmesinin söz konusu olmayacağı, davalı ...’ın 11 Kasım 2010-9 Şubat 2011 ve 6 Nisan 2011 tarihlerinde kasayı tek başına açtırıp içindekileri de boşalttığının sabit olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, görevsiz mahkeme tarafından verilen kararın kazanılmış hak oluşturup oluşturmayacağı, Mahkemece uyulmasına karar verilen bozma ilamı doğrultusunda karar verilip verilmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 220 nci, 222 nci ve 226 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Mahkeme kararının ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

14.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.