Logo

2. Hukuk Dairesi2022/3635 E. 2022/8968 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında davalı erkeğin, davacı kadının nafaka ve tazminata yönelik istinaf başvurusuna cevaben katılma yoluyla yaptığı boşanma hükmüne yönelik istinaf başvurusunun bölge adliye mahkemesince inceleme dışı bırakılması.

Gerekçe ve Sonuç: Boşanma davalarında, boşanma hükmü ile fer'i nitelikteki taleplerin birbirinden ayrı değerlendirilemeyeceği ve davalı tarafın karşı tarafın istinaf başvurusuna cevaben katılma yoluyla boşanma hükmünü de istinaf edebileceği gözetilerek, bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından boşanma hükmü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen nafaka ve tazminatlar yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 09.11.2022 günü duruşmalı temyiz eden davalı ... vekili Av. ... geldi. Karşı taraf davacı ... ve vekili gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

Davacı kadın tarafından Türk Medeni Kanunu’nun 166/1. maddesi kapsamında açılan boşanma davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması neticesinde, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalı erkek tamamen kusurlu bulunarak, davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velayetinin anneye verilmesine, çocuklar için aylık 500’... Türk lirası iştirak nafakası, davacı kadın yararına aylık 500 Türk lirası yoksulluk nafakası ile 20.000 maddi ve 20.000 manevi tazminata hükmedilmiş, ilk derece mahkemesi kararına karşı davalı erkek erkek tarafından kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen maddi ve manevi tazminat yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuş, davacı kadın tarafından ise nafaka ve tazminatların miktarı yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacı kadınının istinaf başvuru dilekçesinin davalı erkeğe tebliğini müteakip, davacı erkek tarafından bu kez katılma yolu ile boşanma hükmü yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.

Bölge adliye mahkemesince, tarafların asıl istinaf başvuru dilekçelerinde boşanma kararına ilişkin istinaf kanun yolu başvurularının bulunmadığı, dolayısıyla ilk istinaf başvuru dilekçesinde yer almayan bir hususun, sonradan katılma yolu ile de ileri sürülemeyeceği belirtilerek, davalı erkeğin katılma yolu ile istinaf ettiği boşanma hükmü istinaf incelemesi kapsamı dışında bırakılmış ise de;

6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 348/1. maddesi gereğince istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvurma hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, vereceği cevap dilekçesi ile istinaf yoluna başvurabilir.

Türk Medeni Kanunu’nun 161 ve 166. maddeleri arasında düzenlenen boşanma davalarında, kanunda düzenlenen boşanma sebeplerinin, boşanma hükmü kurulması ile karar verilebilir hale gelen ve ancak boşanma hükmünün kesinleşmesi halinde infaz kabiliyeti kazanan boşanmanın feri niteliğindeki taleplerin niteliği gereği birbirinden ayrı değerlendirilmesi olanağı bulunmamaktadır. Boşanma davalarının kendine özgü bu niteliğinin bir neticesi olarak ilk derece mahkemesince verilen boşanma hükmünün feri sonuçlarından birine yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine, istinaf başvuru dilekçesi kendisine tebliğ edilen karşı taraf daha önceden istinaf kanun yoluna başvurusu olup olmadığına bakılmaksızın ve karşı tarafın da istinaf sebepleri ile bağlı olmaksızın katılma yoluyla boşanma davasını bütün yönleriyle istinaf etme hakkı bulunmaktadır.

Şu halde, davalı erkeğin katılma yoluyla istinaf başvuru dilekçesinde öne sürdüğü boşanma hükmü yönünden bölge adliye mahkemesince esastan inceleme yapılarak hüküm kurulması gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu davalı erkeğin katılma yolu ile istinaf başvurusunun inceleme dışı bırakılarak karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, hükmün münhasıran bu sebeple bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, duruşma için takdir olunan 8.400 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 09.11.2022 (Çrş.)