Logo

2. Hukuk Dairesi2022/9719 E. 2022/10302 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını sonradan kazanan davalının, ilk evliliği devam ederken yaptığı ikinci evliliğin Türk Medeni Kanunu'nun 145/1. maddesi uyarınca iptal edilip edilemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Evliliğin geçerliliği ve Türk kamu düzenine aykırılığı konusunun 4787 sayılı Kanun uyarınca aile mahkemesinin görev alanına girdiği ve asliye hukuk mahkemesinin HMK md. 1 uyarınca bu konuda yetkisiz olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesinin evliliği iptal kararına yönelik bölge adliye mahkemesinin direnme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle bir evliliğin Türk Hukukuna uygun olarak gerçekleşip gerçekleşmediğini (TMK. m. 124-160) değerlendirmenin 4787 sayılı Kanun gereğince aile mahkemesinin görevi kapsamında kalmasına; bir evliliğin geçerliliğinin ve Türk kamu düzenine aykırılığının asliye hukuk mahkemesi tarafından incelenemeyeceğinin HMK. md. 1 hükmü uyarınca tabii bulunmasına göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 397.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesine kesin olarak oy çokluğuyla karar verildi.12.12.2022 (Pzt.)

KARŞI OY YAZISI

Dava, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından TMK'nın 145/1. maddesi uyarınca mutlak butlan hukuki sebebine dayalı olarak açılan "evliliğin iptali" davası olup, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucu davanın kabulü ile davalının ikinci evliliğinin TMK'nın 145/1.maddesi gereğince iptaline karar verilmiş, işbu karara yönelik davalının istinaf talebi Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi tarafından esastan reddolunmuştur. Bu kez yine davalı tarafından bölge adliye mahkemesi kararına karşı temyiz kanun yoluna müracaat edilmiş ve Dairemizce yapılan temyiz incelemesi neticesinde oy çokluğu ile temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanmasına karar verilmiştir.

Davaya ve hükme dayanak yapılan TMK'nın 145/1. maddesi, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak evli olan bir kişinin, ilk evliliğinin sona erdiğini ispatlamadan (TMK m. 130) yapmış olduğu ikinci evliliğinin iptalini düzenleyen bir hükümdür. MÖHUK'un 13. maddesinde "Evlenme ehliyeti ve şartları, taraflardan her birinin evlenme

anındaki milli hukukuna tabidir. Evliliğin şekline yapıldığı ülke hukuku uygulanır" hükmü yer almaktadır. Somut olayda da taraflar Suriye Devleti vatandaşı iken tabii oldukları milli hukuka göre evlilik akitlerini gerçekleştirmişlerdir. Kendi milli hukuklarına uygun olarak yapılan ve hukuken geçerli olan bir evliliğin sonradan kazanılan vatandaşlık nedeniyle Türk mevzuatlarına göre, iptal edilmesine ilişkin yasal bir düzenleme mevcut değildir. MÖHUK'un 5'... maddesinde ifade edildiği üzere "Yetkili yabancı hukukun belirli bir olaya uygulanan hükmünün Türk kamu düzenine açıkça aykırı olması halinde, bu hüküm uygulanmaz, gerekli görülen hallerde, Türk hukuku uygulanır" hükmü yer almaktadır. Suriye Devleti vatandaşı iken sonradan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını da kazanan davalıların ikinci evliliklerinin Türk kamu düzenine aykırılığı ileri sürülüyor ise davaya genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak bakılması gerekir.

09.05.2020 tarih ve 31122 sayılı "Nüfus Hizmetleri Uygulama Yönetmeliğinin çok vatandaşlığa sahip olan kişilerin nüfus olaylarının tescili" başlıklı 21.maddesinin (1) ... fıkrası, çok vatandaşlığa sahip olan kişilerin, vatandaşlığını taşıdıkları diğer devlet kimliği ile yapmış oldukları kişisel durum değişikliklerinin aile kütüklerine tescil edilebilmesi için tescili istenen olayın Türk hukukuna uygun olarak gerçekleşmesi gerektiği hükmünü içerir. Nüfus idaresince, hukukumuzda yeri olmamasına rağmen mevzuata ve hukuka aykırı olacak şekilde yapılan tescil yolsuz bir tescildir. Yolsuz tescilin iptaline ilişkin olarak da ancak genel mahkemelerde nüfus kaydının düzeltilmesi davası açılabilir. Belirlenen sebeplerle somut olaydaki ikinci evliliğin TMK'nın 145 ... maddesinde düzenlenen mutlak butlan hukuki sebebiyle iptaline karar verilmesi yerinde olmayıp bu yöndeki kararın onanması şeklindeki ... çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.