"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1661 E., 2022/1661 K.
DAVA TARİHİ : 04.09.2021
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 8. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/643 E., 2022/463 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı erkek vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 28.02.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen 28.02.2024 gününde temyiz eden davacı ... vekili Avukat ... geldi. Karşı taraf davalı ... gelmedi. Gelenin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saatte Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2020 yılında evlendiğini, bu evlilikten ortak çocuklarının olmadığını, kadının, hakaret ettiğini, birlik görevini ihmal ettiğini, tehdit ettiğini, ekonomik ve cinsel şiddet uyguladığını, yatağını ayırdığını, müsrif olduğunu, erkeği zehirlemeye çalıştığını, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, ortak konutu terk ettiğini iddia ederek davanın kabulü ile tarafların öncelikle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 162 nci maddesi hükmü uyarınca kabul edilmediği takdirde ise aynı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası hükümleri gereğince boşanmalarına, erkek yararına yasal faizi ile birlikte 500.000,00 TL maddî tazminat, 500.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadına, dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen davalı kadın tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; her ne kadar dava dilekçesinde taraflar arasındaki evlilik birliğinin sarsıldığı iddiası ile boşanma talebinde bulunulmuş ve tanık deliline dayanılmışsa da davacı tarafa ön inceleme duruşmasında tanıklarını bildirmesi için kesin süre verildiği, verilen kesin süreye rağmen tanıklarını bildirmediği, tahkikat duruşmasında da hazır etmediği, dava dilekçesindeki iddialarını ispata yarar başkaca bir delil de bulunmadığı, telefon kayıtlarında, davalı kadına ait görüşme kaydının bulunmadığı, davalı kadın tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı ve dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaların tamamının inkar edildiği, dava dilekçesinde dayanılan iddiaların ispatlanamadığı gerekçesiyle 4721 sayılı Kanun'un 162 nci ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası hükümlerine dayalı davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğu ve kadının bu kusurlu davranışları sebebiyle aleyhine davaların açıldığı, eksik inceleme ile karar verildiği, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğu belirtilerek; hükmün tamamı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; dava dilekçesindeki iddiaları ispat etmek amacıyla İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen süre içerisinde tanıkların gösterilmediği, dava dosya arasına sunulan karar göre taraflar arasında yaşanan olay sebebiyle takipsizlik kararı verildiği, davacı erkek tarafından davalı erkek aleyhine açılan tapu iptal ve tescil davasının ise halen derdest olduğu, dava dilekçesinde dayanılan iddiaların ispatlanamadığı ve İlk Derece Mahkemesi tarafından davanın reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı erkek temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın hatalı olduğu, davalı kadın tarafından davacı erkek aleyhine Kayseri 7. Aile Mahkemesinin 2022/642 Esas sayılı dosyası ile boşanma davası açtığı ve halen derdest olduğu, her iki davanın birlikte görülmesi gerektiği ve bu kapsamda birleştirme kararı verilmesi gerektiği, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile hükmün tamamı yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı erkek tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın reddine karar verilmesinin hatalı olup olmadığı, iş bu dava dosyası ile verilen ret hükmü kesinleşmediğinden erkek aleyhine açılan Kayseri 7. Aile Mahkemesinin 2022/642 Esas sayılı dava dosyasının birleştirilerek görülmesinde hukuki yarar olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi, 162 nci maddesi, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun’un (6100 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi, 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.
3.Değerlendirme
Davacı erkek dava dilekçesi ile öncelikle 4721 sayılı Kanunu’nun 162 nci maddesi hükmü uyarınca kabul edilmediği takdirde ise 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanma davası açmıştır. İlk Derece Mahkemesince ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş, İlk Derece Mahkemesinin bu kararı davacı erkek vekili tarafından hükmün tamamı yönünden istinaf edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi hukuk dairesinde yapılan inceleme sonucunda; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu belirtilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesinin bu kararı davacı erkek vekilince yukarıda belirtildiği şekilde tüm yönlerden temyiz edilmiştir. Erkek tarafından açılan boşanma davasına ilişkin yargılama devam ederken ve henüz karar kesinleşmemişken davalı kadın tarafından Kayseri 7. Aile Mahkemisinin 2022/642 Esas sayılı dosyası ile boşanma davası açılmış ve davasının eldeki dava ile birleştirilmesini talep edilmiştir. Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar. Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması, ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda bağlantı var sayılır. Evlilik birliği sona erinceye kadar, herhangi bir sebeple açılmış boşanma davalarında taraflara yüklenmiş tüm kusurlar, birlikte değerlendirilip, tarafların kusur oranlarının bir kez belirlenmesi ve belirlenen bu orana göre maddî ve manevî tazminatlar ile yoksulluk nafakası konularında her bir taraf yönünden bir kez hüküm kurulması gerekir. Tarafların kusurları bölünerek, her bir dava için ayrı kusur belirlemesi yapılıp, fer'î konularda da her bir dava için ayrı hüküm kurmak, 4721 sayılı Kanunu'ndaki düzenlemelere aykırı düşer. Boşanma Hukukunun temel ilkelerinden birinin tarafların kusur belirlemesine ilişkin olduğu, 4721 sayılı Kanun'un 162 nci maddesi kabul edilmediği takdirde 166 ncı maddesinin birinci fıkrası hukuki sebeplerine dayalı iş bu boşanma davasında verilen karar davacı erkek vekili tarafından hükmün tamamı yönünden kanun yolu başvurularına konu edilmekle; boşanma davalarında tarafların kusurlarının belirlenmesi, boşanmanın fer'îsi niteliğinde bulanan tazminatlar, yoksulluk nafakası gibi taleplerin sağlıklı değerlendirilerek doğru karar verilebilmesi bu davaların birlikte görülmesi ve delillerin birlikte değerlendirilmesiyle mümkündür. Bu nedenle, davalar arasında bağlantı bulunduğuna göre eldeki boşanma davası ile kadın tarafından açılmış olan davanın birleştirilerek delillerin birlikte değerlendirilip davaların esası hakkında hüküm kurulması gerektiğinden hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
Duruşma için takdir olunan 17.100,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
28.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.