"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek, vekili dava dilekçesinde özetle; ... Aile Mahkemesi'nin 2006/333 esas 2007/47 karar sayılı kararı ile açılan boşanma davanın reddine dair verilen kararın 15.03.2007 tarihinde kesinleşmesinden sonra tarafların bir araya gelerek müşterek hayatı yeniden kurmadıkları gerekçesiyle davalı kadın aleyhine 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca fiili ayrılık nedenine dayalı açtığı davada tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; tarafların 1973 yılında evlendiklerini, bu evlilikten 2 çocuklarının olduğunu, 1998 yılına kadar tarafların mutlu ve huzurlu olduğunu, 1998 yılında ...'in birden bire değiştiğini, evini ve eşini ihmal ettiğini, eve uğramaz olduğunu, davalıyı demirle dövdüğünü, davalı ... eşinin bu davranışlarından sonra .../Hasanağa köyünde bulunan kardeşlerinin yanına gittiğini, davacının açtığı davanın reddine, mahkeme aksi kanaatte olması olması halinde lehine tedbir nafakasının 750,00 TL olarak belirlenmesine, müteakip yoksulluk nafakası olarak devamına, 50.000,00 TL manevî, 25.000,00 TL maddî tazminata, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen karar ile, reddedilen davayı açarak boşanma sebebi yaratan, evi terk ederek ayrı yaşamaya sebebiyet veren, eşine şiddet uygulayan erkek tam kusurlu bulunarak, koşulları oluşan davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin son fıkrası gereğince boşanmalarına, yararına yoksulluk nafakası ve tazminat verilmesi koşulları oluşan davalı kadın lehine 25.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminat ile dava tarihinden itibaren hükmedilen aylık 375,00 TL tedbir nafakasının kararın kesinleşmesine müteakip 425,00 TL yoksulluk nafakası olarak devamına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraflar istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı erkek vekili; tazminat miktarlarının yüksek olduğunu belirterek kusur tespiti ve tazminatlar yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Davalı kadın vekili ise; davanın reddi gerektiğini, fiili ayrılığın gerçekleşmediğini, miktarların da az o olduğunu beyanla, hükmün bütünü yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan tarafların istinaf taleplerinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde, erkeğin kusurlu olduğunu,evi terkettiğini, şiddet uyguladığını, tazminat ve nafaka miktarlarının düşük olduğunu, erkeğin davasının reddedilmesi gerektiğini söyleyerek hükmün bütünü yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; erkeğin boşanma davası şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, kusur belirlemesi, tazminat ve nafaka miktarlarının yeterli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin son fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi ve 175 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.