Logo

2. Hukuk Dairesi2023/4169 E. 2023/3021 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Çocuk teslimine yönelik icra emrinin iptali talebinin reddi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz edilmesiyle oluşan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin, davalı babanın çocukla kişisel ilişki kurma hakkını kullanmak için başlattığı icra takibine karşı açılan iptal davasının reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararını bozmayı gerektirecek nitelikte görülmeyerek, usul ve yasaya uygun bulunan karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/268 E., 2023/671 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 7. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/1144 E., 2022/2119 K.

Taraflar arasındaki çocuk teslimine yönelik icra emrinin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince görevsizlik kararı verilmiştir. Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin hükmünün kaldırılmasına ve dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2020 yılında boşandıklarını, ortak çocuğun velâyetinin anneye verildiğini, boşanma tarihinden bu yana davalı babanın toplamda dört ya da beş kez bir saatliğine ortak çocukla kişisel ilişki kurduğunu, son üç dört aydır ise ortak çocukla kişisel ilişki tesisi için herhangi bir girişimde bulunmadığını, buna rağmen ortak çocukla kişisel ilişki tesisi için davacı kadın aleyhine icra takibi başlatıldığını ve icra emri tebliğ edildiğini belirterek; ... 12. İcra Dairesinin 2021/10334 Esas sayılı dosyası üzerinden davacı kadına gönderilen Çocuk Teslimi veya Çocukla Kişisel İlişki Kurulmasına İlişkin 16.12.2021 tarihli icra emrinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; dava dilekçesinde dayanılan vakaların gerçeği yansıtmadığını, tarafların boşandıklarını ve boşanma kararı gereği ortak çocuğun velâyetinin anneye verildiğini, ortak çocukla baba arasında ise kişisel ilişki kurulmasına karar verildiğini, davacı kadının, ortak çocukla baba arasında kurulması gereken kişisel ilişkiye engel olduğunu, çocuğu sürekli olarak kaçırdığını bu sebeple icra takibi başlatıldığını iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 05.05.2022 tarih ve 2022/18 Esas ve 2022/692 Karar sayılı kararı ile davanın, çocuk teslimine yönelik icra emrinin iptaline yönelik olduğu, aile mahkemelerince tedbiren velâyet hususunda verilen kararlara yönelik ilgili mahkemesinden talepte bulunulabileceği, ilama dayalı başlatılan icra takibinde ise görevli mahkemenin icra hukuk mahkemeleri olduğu, göreve ilişkin hükümlerin kamu düzenine ilişkin olduğu ve yargılamanın her aşamada re'sen dikkate alınabileceği, dava konusu uyuşmazlığın çözümünde icra hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili tarafından hükmün tamamı yönünden yönünden istinaf başvurusunda bulunulması üzerine; Bölge Adliye Mahkemesinin 08.07.2022 tarih ve 2022/1789 Esas, 2022/1431 Karar sayılı kararı ile tarafların 2020 yılında boşandığı, boşanma kararı gereği ortak çocuğun velâyetinin anneye verildiği ve baba ile ortak çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verildiği, davalı babanın ortak çocukla kişisel ilişki kurabilmek amacıyla başlattığı ve davacı kadın tarafından ... 12. İcra Müdürlüğünün 2021/10334 Esas sayılı dosyası üzerinden çocuk teslimi veya çocukla kişisel ilişki kurmasına ilişkin icra emrinin şikayet yoluyla iptali için işbu davayı açtığı, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun (5395 sayılı Kanun) 7343 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile getirilen ek 41/C maddesinin 3 üncü bendinin f maddesi gereğince çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilamların yerine getirilmesi için icra müdürlüğüne başvurulduğu takdirde müdürlükçe yapılan iş ve işlemlere karşı öğrenme veya tebliğ tarihinden itibaren bir hafta içinde işlemi yapan müdürlüğün bulunduğu yer aile mahkemesine şikayette bulunabileceğine dair düzenleme bulunması nedeni ile çocuk teslimine ilişkin icra emrinin iptaline dair işbu davada yargılama yapma görevinin Aile Mahkemesine ait olduğu belirtilerek; davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın, davanın esası hakkında yargılama yapılıp karar verilmek üzere İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; işbu davada ispat yükünün davacı tarafta olduğu, davalı tarafın hiçbir talepte bulunmadan doğrudan icra takibi başlattığını ispatlayamadığı, yine icra takibi başlatıldığı tarihte ... İlinde Adli Destek Müdürlüklerinin çocuk teslimi uygulamasına başlamadığı belirtilerek; davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri

Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek; hükmün tamamı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ... İli'nin pilot bölge olarak belirlenmemesi sebebi ile kişisel ilişki tesisinde 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (2004 sayılı Kanun) 25 inci ve 25-a maddeleri uyarınca icra müdürlüklerinin görevli ve yetkili olduğu, bu suretle velâyeti kendisinde bulunan anneye icra emri tebliğinin yerinde olduğu, 5395 sayılı Kanunu'nun 41/B maddesindeki ilamın yerine getirilmesinde müdürlüklerin yetkili ve görevli olacağı, bu kapsamda ilamın yerine getirilebilmesi için önce yükümlü ile her türlü iletişim aracı ile irtibata geçileceği, aksi halde bu durumun tutanağa bağlanarak yükümlüye ihtar tebliğ edileceği ve müdürlük tarafından çocuğun teslim yerinin belirleneceği hususlarının henüz ... İli kapsamında icraata geçmediği ve davanın reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının hatalı olduğu belirterek istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle hükmün tamamı yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava; çocuk teslimine yönelik icra emrinin iptali istemine ilişkindir. Uyuşmazlık, icra emrinin iptali koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri, 2004 sayılı Kanunu'nun 24 üncü ve 25 inci maddeleri, 5395 sayılı Kanunu'nun 41/C maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.