"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/556 E., 2023/943 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Afyonkarahisar 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/143 E., 2022/815 K.
Taraflar arasındaki çocukla baba arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını, ortak çocukların velayetinin davacı anneye verildiğini, davalı ile kişisel ilişki tesis edildiğini, davalının 21.08.2013 tarihinde kasten öldürme suçundan 18 yıl hapis cezasına mahkum edildiğini, davalının cezaevinden izinli olarak çıktığında icra yolu ile çocuklarla görüşme sağladığını, ancak ortak çocukların görüşmeye gittiklerinde amcalarının evinde babası ve akrabaları tarafından fiziksel şiddete maruz kaldıklarını, bu sebeple çocukların babayla kişisel ilişki tesisini istemediklerini, çocuklarda babaları ile görüş günlerinde travmalar oluştuğunu, psikolojilerinin olumsuz etkilendiğini, eğitim hayatlarının tehlikeye girdiğini iddia ederek çocuklar ile davalı baba arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vasisi cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının doğru olmadığını, davalının Covid 19 nedeni ile cezaevinden izinli çıktığını, baba olarak çocuklarını görmek istediğini, ancak davacının bu talebi reddettiğini, davacının çocukları davalıya göstermemek için türlü bahaneler uydurduğunu,çocukları babaya karşı doldurduğunu, soyut iddialarla açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı baba ile ortak çocuklar arasında kişisel ilişki kurma hakkının kaldırılabilmesi için kurulan kişisel ilişki nedeniyle çocukların huzurunun tehlikeye girdiği, çocukların eğitim ve yetiştirilmesine engel teşkil ettiği veya kişisel ilişkinin kurulması sırasında davalının çocuklar ile ciddi olarak ilgilenmediği yahut başka önemli bir sebep ile kişisel ilişkinin kaldırılması gerektiğine dair yasanın öngördüğü koşulların gerçekleştiğinin davacı tarafça ispat edilmesi gerektiği, davalı ve diğer aile bireylerince çocuklara şiddet uygulandığı, hakaret edildiği davacı tarafça iddia edilmiş ise de dinlenen davacı tanıklarının görgüye dayalı beyanda bulunmadığı, dinlenen tutanak tanıkları ise iddiaları destekler mahiyette beyanda bulunmadığı, incelenen icra tutanaklarında da bu yönde bir delil tespit edilmediği, bilirkişi raporunda da ortak çocuklar ile davalı baba arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılmasını gerektirir bir durum olmadığı mütaala edildiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı babanın, Mahkemece kendisine verilen kişisel ilişki hakkını kötüye kullandığı, davalı babanın, davacının kardeşini öldürmesi sebebiyle cezaevinde bulunmasına rağmen izinli olarak çıktığı günlerde ortak çocuklarla görüşmek için icra yoluna başvurduğu, çocuklar babayla kişisel ilişkiye hazır olmayıp, direnç gösterdikleri, babanın çocuklara şiddet uygulayarak hakaretler ettiği, davacı tarafın davasını ispatladığı gerekçeleri ile davanın reddi yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosya kapsamına alınan icra tutanakları, tanık beyanları ile davalı babanın çocuklara karşı şiddet uyguladığı, kişisel ilişkinin kötüye kullanıldığının ispat edilemediği anlaşıldığından müşterek çocuklarla baba arasında kurulan kişisel ilişkinin tamamen kaldırılmasının yerinde olmadığı, ancak 31.03.2022 tarihli baba ile görüşülerek düzenlenen sosyal inceleme raporuna göre, babanın gece hayatı sektöründe çalışması nedeni ile yatısız olacak şekilde baba ile kişisel ilişkinin devamının çocukların üstün yararına olduğunun belirtilmesi karşısında; boşanma hükmü ile baba ve çocuklar arasında düzenlenen yatılı kişisel ilişkinin yatısız olacak şekilde belirlenmesi çocukların üstün yararına olduğundan davanın reddi hatalı görülerek; davacının, istinaf talebinin kısmen kabulü ile; İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, yerine yeniden hüküm tesisi ile buna göre; davanın kısmen kabulü ile; dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere " Her ayın birinci ve üçüncü haftası cumartesi günü saat 10:00'dan aynı gün akşam saat 17:00'e kadar, dini bayramların 2.günü saat 10:00'dan akşam 17:00'e kadar, babalar günü saat 10:00'dan akşam 17:00'e kadar yatısız olarak velayeti anneye verilen çocuk ile baba arasında şahsi münasebet tesisine" davacı yararına maktu vekalet ücretine ve yargılama giderlerine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı kadın vekili; davalı baba ile ortak çocuklar arasındaki kişisel münasebetin yatısız olacak şekilde sınırlandırılması yönündeki karara itirazları olmadığı, ortak çocuklar babayla kişisel ilişkiye hazır olmadığı, uzun süre kalmaya direnç göstertikleri, babayla kişisel ilişki kurulması ile ilgili ağlama tepkileri verdikleri dikkate alındığında davanın reddine karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; baba ile çocuklar arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması talebinin reddi yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.Davalı erkek vekili; davacının kişisel ilişkinin daraltılması talebi bulunmadığı halde Bölge Adliye Mahkemesinde talep aşılarak bu şekilde karar verilmesi, davalı babanın gece hayatı sektöründe çalıştığı gerekçesiyle çocuklarla arasında yatısız olacak şekilde kişisel ilişki kurulmasının hatalı olduğu, davalı babanın çalışma gün ve saatlerini çocuklarla kişisel ilişki kurulan günlere göre ayarladığı, çocuklarla kişisel ilişki tesis edilen günlerde izinli olduğu, çocukların yatılı olarak yanına gelmelerine ve babaları ile kalmalarına engel teşkil eden bir durum olmadığı ayrıca Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması nedeniyle, davanın reddine karar verilen kısım yönünden davalı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; baba ile çocuklar arasında kurulan kişisel ilişkinin sınırlandırılması, vekalet ücreti ve yargılama gideri yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, baba ile çocuklar arasında boşanma davasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması talebinin yerinde olup olmadığı ve boşanma davasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılarak kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi kararı verilmesinin çocukların üstün yararına uygun olup olmadığı, davanın kısmen kabulü nedeniyle davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun'un 323 üncü; Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi 3 üncü, 9 uncu ve 12 nci maddesi; Çocuk Haklarının Kullanılmasına dair Avrupa Sözleşmesi 3 üncü, 6 ncı ve 4 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine ,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.