"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/263 E., 2023/199 K.
KARAR : Bozma sorası karar verilmesine yer olmadığına.
Taraflar arasındaki bağımsız tedbir nafakası davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların evli olduklarını, kadının Almanya'da eşi ile birlikte yaşadığı ancak eşinden şiddet gördüğünü ve eşinin alkol kullanması sebebiyle Türkiye'ye geldiğini kadının bakıma muhtaç olduğunu herhangi bir gelirinin olmadığını 1.000,00 Euro karşılığı 2.190,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı tarafa dava dilekçesi 11.10.2012 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 26.03.2015 tarihli kararı ile davacının nafaka ihtiyacının bulunduğu, dava açmakta haklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davanın açıldığı 15.08.2012 tarihinden geçerli olmak üzere davacı yararına aylık 500,00 Euro karşılığı Türk Lirası tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar davalıdan alınmasına, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiştir
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde hüküm davalı vekili hükmün tamamı yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 17.12.2019 tarihli ilamında, mahkemece talep aşılarak ve yabancı para birimi üzerinden hüküm kurulmasının doğru olmadığı ve erkek yönünden sosyal ekonomik durum araştırması yapılarak karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile karar verildiği yönünden bahisle hükmün bozulmasına karar vermiştir.
B. İkinci Bozma Kararı
1.Bozmaya uyan Mahkemece verilen 12.03.2021 tarihli kararda, bozma ilamına uyularak, tarafların Gaziantep 4. Aile Mahkemesinin 18.02.2020 tarihli ve 2019/500 Esas, 2020/94 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını ve tarafların anlaşması ile maddî-manevî tazminat ve tedbir-yoksulluk nafakasına karar verilmediği gerekçesi ile konusuz kalan dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
2.Karara karşı, süresi içinde davacı vekili hükmün tamamı yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
3.Dairemiz 10.02.2022 tarihli ilamı ile her davanın açıldığı tarihe göre değerlendirildiğini, davacı kadın tarafından açılan bağımsız tedbir nafakası davasının 15.08.2012 tarihinde açıldığını, tarafların ise boşanmanın fer'îlerinden olan tedbir nafakasına yönelik 11.02.2020 tarihinde düzenlenen protokol uyarınca anlaşmaya vardıklarını, bu durumda; bağımsız tedbir nafakası dava tarihinden tarafların anlaşmaya vardığı 11.02.2020 tarihine kadar bağımsız tedbir nafakası istemi hakkında değerlendirme yapılarak davanın esası hakkında karar verilmesi gerektiğini belirterek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, yargılama devam ederken nafaka borçlusu davalının 17.06.2022 tarihinde vefat ettiğini, davalı mirasçıları tarafından davalı vekiline vekâletname verildiğini, tarafların yargılama devam ederken boşandıklarını, tedbir nafakasından mirasçıların sorumlu olmadığını belirterek tedbir nafakası davasının konusuz kaldığı gerekçesi ile davanın konusuz kaldığının tespitine ve karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı kadın vekili kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek bağımsız tedbir nafakası dava tarihinden tarafların anlaşmaya vardığı 11.02.2020 tarihine kadar kadın lehine meydana gelen birikmiş nafaka alacağı bulunduğunu, bu alacağının tahsil edilememesi kazanılmış hakkın ihlalini oluşturacağını, murisin borçlarından mirasçılarının müteselsil olarak sorumlu olacağını, biriken tedbir nafakası alacağından mirasçıları sorumlu tutulması gerektiğini belirterek hükmün tamamı yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, bağımsız tedbir nafakası davasında, evlilik birliğinin devam ettiği süre içinde sağ kalan eş olan davacının birikmiş tedbir nafakası alacağından vefat eden davalı eşin mirasçılarının sorumlu tutulup tutulmayacağına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun)197 nci, 641 inci maddesi. 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrası, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Davacı kadın 4721 sayılı Kanun'un 197 nci maddesi uyarınca tedbir nafakası talebi ile dava açmış, mahkeme ilk kararında davanın kısmen kabulü ile davacı yararına aylık 500 Euro’nun Türk Lirası karşılığının davalı erkekten alınmasına karar vermiş, davalı erkeğin temyizi üzerine Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 17.12.2019 tarih ve 2019/5731 Esas, 2019/10206 Karar sayılı kararı ile; talep aşılarak ve yabancı para birimi üzerinden hüküm kurulmasının doğru olmadığı ve erkek yönünden sosyal ekonomik durum araştırması yapılarak karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile karar verildiği yönünden hüküm bozulmuş sair yönlerden temyiz itirazlarının ise reddine karar verilmiştir.
2.Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden verilen kararda, tarafların Gaziantep 4. Aile Mahkemesinin 18.02.2020 tarihli ve 2019/500 Esas, 2020/94 Karar sayılı kararı ile boşandıkları ve tarafların anlaşması ile maddî-manevî tazminat ve tedbir-yoksulluk nafakasına karar verilmediği gerekçesi ile konusuz kalan dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Hükmün davacı kadın tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemiz 10.02.2022 tarihli ilamı ile bağımsız tedbir nafakası dava tarihinden tarafların anlaşmaya vardığı 11.02.2020 tarihine kadar bağımsız tedbir nafakası istemi hakkında değerlendirme yapılarak davanın esası hakkında karar verilmesi gerektiğinden bahisle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
3.Bozma ilamının akabinde davalı erkek 17.06.2022 tarihinde vefat etmiş olmakla İlk Derece Mahkemesince 14.03.2023 tarihinde davanın konusuz kaldığının tespitine ve karar verilmesine yer olmadığına kararı verilmiş, hüküm davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmiştir.
4.Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; davacı kadının talebinin bir miktar para alacağı olduğu, kadın lehine tedbir nafakası verilmesi hususunun ilk bozma ilamı ile bozmanın kapsamı dışında bırakılarak kesinleştiği, Dairemiz 10.02.2022 tarihli bozma ilamı ile de ödenmesi gereken döneme ait borcun açıkça tespit edildiği, bu miktarın tereke borcuna dahil olduğu dolayısıyla mirasçıların ödeme yükümlülüğünün bulunduğu gözetilerek önceki bozma ilamı doğrultusunda davanın esasına girilerek yapılacak yargılama sonucunda karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
İş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
28.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.