Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6825 E. 2024/4010 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında, tarafların daha önce yabancı bir mahkemede boşanmış olmaları nedeniyle yargılama giderlerinin davacı kadın lehine hükmedilmesinin doğru olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların yabancı mahkeme kararıyla boşanmış olmaları nedeniyle, Türkiye'deki boşanma davasında haklılık araştırması yapılamayacağı ve davacının dava açmakta haklı sayılamayacağı gözetilerek, davacı lehine hükmedilen yargılama giderleri ve vekalet ücretine ilişkin yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/821 E., 2023/1264 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Merzifon 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2020/242 E., 2022/421 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince boşanma davası yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin müvekkiline verilmesine, çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 1.250,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 200.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkeğe dava dilekçesi 16.11.2020 tarihinde tebliğ edilmiş, vekilinin 29.04.2021 tarihinde verdiği dilekçesinde; davacının iddialarının asılsız olduğunu ve kabul etmediklerini, tarafların Hollanda'da anlaşmalı boşandıklarını, kararın kesinleştiğini, boşanma davasındaki protokolde boşanmanın fer'isi ve mal rejiminin tasfiyesine yönelik hususların hüküm altına alındığını, öncelikle tanıma ve tenfiz davasının bekletici mesele yapılmasına karar verilmesini, davacının davasının kötüniyetli olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı ile davalının Zeeland - West - Brabant Hukuk Mahkemesi Aile ve Çocuk Mahkemesinin 03.07.2020 tarih ve C.2 368004, FA RK 20-305 sayılı ve 23.04.2021 tarihli apostil şerhli ve kesinleşen kararıyla boşandıkları, Mahkememizde bulunan boşanma davasının 23.09.2020 tarihinde açıldığı, yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizine yönelik davanın bu davadan sonra açıldığı, Mahkemenin 2022/18 Esas ve 2022/123 Karar sayılı kararıyla tanınmasına ve tenfizine karar verildiği, ilgili kararın Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 2022/2495 Esas ve 2022/2867 Karar sayılı ilamı ile istinaf itirazların esastan reddine karar verildiği ve kararın 25.10.2022 tarihinde kesinleştiği, taraflar 25.10.2022 tarihinde boşanmış olduklarından boşanma davası yönünden karar verilmesine yer olmadığına, diğer yandan davacının dava açmakta haklı olduğu gözetilerek, davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, kendini vekil ile temsil ettiren davacı lehine maktu vekâlet ücretine hükmedilerek, yargılama giderlerinin davalıya yüklenilmesine karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile boşanma davası yönünden karar verilmesine yer olmadığına, davacı lehine 400,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına, davacının yoksulluk nafakası talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, davacının maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, ziynet eşyalarına yönelik talebin bu dosyadan tefrikine karar verildiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, davacı lehine tayin ve taktir edilen 9.200,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınıp davacı ödenmesine, yargılama masraflarının davalıya yükletilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili, davalı aleyhine hükmedilen yargılama giderleri yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, yabancı ilamın kesin hüküm veya kesin delil özelliği kazanması Türkiye'de tanıma veya tenfizine bağlı olup tanınmasına karar verilen yabancı ilamın kesin hüküm veya kesin delil etkisi yabancı ilamın kesinleştiği andan itibaren hüküm ifade etse de, mevcut davanın 23.09.2020 tarihinde, tarafların yabancı ülkede boşanmalarının tanınmasına ilişkin davanın 25.05.2021 tarihinde açıldığı değerlendirildiğinde, dava açıldığı tarihte davacının boşanma davasını açmasına engel bir yasal hükmün bulunmadığı, daha sonra yabancı boşanma hükmünün tanınmasına karar verilmesinin dava tarihi itibariyle henüz bir tanıma davası bulunmayan davacının dava açmakta haksız olduğunun değerlendirilemeyeceği, bu nedenle İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesi ile davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili, davalı aleyhine hükmedilen yargılama giderleri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında davacı kadın yararına yargılama giderlerine hükmedilmesinin usul ve kanuna uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi,166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı, 194 üncü, 297 nci, 323 üncü ve 326 ncı maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Davacı kadın tarafından evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle 23.09.2020 tarihinde açılan iş bu boşanma davasının yargılaması devam ederken tarafların, Zeeland - West - Brabant Hukuk Mahkemesi Aile ve Çocuk Mahkemesinin 03.07.2020 karar tarihli ve 23.04.2021 kesinleşme tarihli C.2 368004, FA RK 20-305 sayılı kararıyla anlaşmalı olarak boşandıkları, davada kusur belirlemesinin yapılmadığı, bu kararın da 25.10.2022 tarihinde kesinleşen Merzifon 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 07.04.2022 tarih ve 2022/18 Esas, 2022/123 Karar sayılı ilamı ile tanıma ve tenfizine karar verildiği anlaşılmaktadır.

2.Tarafların boşanma ve fer'îleri yönünden anlaşmak suretiyle yabancı mahkemede anlaşmalı olarak boşanmaları nedeniyle tarafların bu kararın kesinleşmesinden önce açılmış olan boşanma davalarında birbirlerine kusur izafeleri mümkün olmadığı gibi artık haklılık araştırması (6100 sayılı Kanun md. 331) da yapılamaz. Bu halde, Mahkemece davacı kadının dava tarihi itibari ile boşanma davası açmakta haklı olduğu değerlendirmesi yapılarak davacı kadın yararına yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.

VI.KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davalı erkek vekillinin temyiz itirazının kabulü ile temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı kadın yararına hükmedilen yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönünden KALDIRILMASINA,

2.İlk Derece Mahkemesi kararının davacı kadın yararına hükmedilen yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönünden davalı erkek lehine BOZULMASINA

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,29.05.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

KARŞI OY YAZISI

Davacı kadın 23.09.2020 tarihinde boşanma davası açmış; davalı erkek ise yurt dışında verilen tarafların boşanmalarına dair yabancı mahkeme ilamının tanınmasını 25.05.2021 tarihinde ayrı bir dava açarak talep etmiştir.

Tanıma davasının kabul ile sonuçlanması üzerine somut davada karar verilmesine yer olmadığına, davacı kadın yararına vekâlet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf talepleri üzerine esastan ret kararı verilmiştir.

Somut davanın açıldığı tarihte, tanıma davası henüz açılmadığından ve davacı kadın tanıma veya boşanma davası açmakta tercih hakkına sahip olduğundan, bu davayı açmakta haklı sebebinin bulunmadığı söylenemeyecektir.

Bu nedenle, kararın onanması görüşünde olduğumdan Sayın çoğunluğun kararına katılmıyorum.