"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/194 E., 2022/666 K.
KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davalı vekili
Taraflar arasındaki evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece asıl davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme Kararının onanmasına karar verilmiştir.
Davalı vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I.DAVA
1.Davacı ... vekili asıl dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin annesi ...'ın 02.02.2011 tarihinde vefat ettiğini, evlat edinen ...'ın ölmeden çok kısa bir süre önce eşi ...'nın torunu olan davalıyı evlat edindiğini ancak evlat edinme sırasında tasarruf ehliyeti bulunmadığı gibi davalının baskısı ile oluşan yanılma, aldatma veya zorlama sonucu gerçekleştiğini, evlatlık ilişkisi kurulurken 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 313 üncü ve devamı maddelerinde öngörülen erginlerin evlat edinilmesindeki şekil şartlarına da uyulmadığını iddia ederek ... 2. Aile Mahkemesinin 2010/460 E., 2010/1568 K. sayılı kararı ile kurulan evlatlık ilişkisinin tüm sonuçlarıyla birlikte kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davacı ... vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kardeşi olan evlat edinen ...'ın tasarruf ehliyetinin bulunmadığını, psikolojik rahatsızlıkları olduğunu, ayrıca evlat edinme dosyasında evlat edinmeye ilişkin şartların hiçbirinin yerine getirilmediğini ileri sürerek ... 2. Aile Mahkemesinin 2010/460 E., 2010/1568 K. sayılı kararı ile kurulan evlatlık ilişkisinin tüm sonuçlarıyla birlikte kaldırılarak davalının ...'ın evlatlığından çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili süresinde verdiği asıl ve birleşen davalara cevap dilekçesinde özetle; evlat edinenin psikolojik ve ruhsal bir rahatsızlığının bulunmadığını, akli melekelerinin yerinde olduğu gibi korkutulması ve tehdit edilmesinin de söz konusu olmadığını, evlatlık ilişkisinin kaldırılması sebeplerinin 4721 sayılı Kanun'da sınırlı olarak sayıldığını, evlatlık ilişkisinin usule uygun olarak kurulduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece, 29.11.2012 tarih ve 2011/242 Esas, 2012/1088 Karar sayılı kararı ile; taraf beyanları, tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamına göre; ...'ın sağlıklı iken kendi iradesi ile davalıyı evlat edindiği, 4721 sayılı Kanun'da aranan evlat edinme şartlarının oluştuğu ve evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını gerektirir bir durum bulunmadığı gerekçesiyle davacılar Selvinas ile Durgut'un açmış oldukları davaların reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde asıl davada davacı ... vekili ile birleşen davada davacı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesinin 20.06.2013 tarih ve 2013/7557 Esas, 2013/10754 Karar sayılı kararı ile davacı ... vekilinin temyiz isteminin, kararın süresinden sonra temyiz edilmiş olması nedeniyle reddine karar verilmiş; davacı ... vekilinin temyizi yönünden; davacı ...'ın diğer iddialar yanında, mirasbırakanı ...'ın evlat edinme tarihinde ehliyetsiz olduğu iddiasına da dayandığı, Mahkemece vesayet dosyası, mirasbırakan ile ilgili tüm ilaç ve hastane kayıtları, hasta tabela kağıtları, ölüm nedeni ile ilgili belgeler dosya içine konulduktan sonra Adli Tıp Kurumu'ndan evlat edinme tarihinde fiil ehliyetinin olup olmadığı hakkında rapor alınıp tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesinin doğru görülmediği gerekçesiyle karar bozulmuştur.
B. İkinci Bozma Kararı
1.Bozmaya uyan Mahkemece, dosya arasına alınan hastane kayıtları ve Adli Tıp Kurumu Başkanlığının 23.06.2014 tarihli raporuna göre ...'ın evlat edinme tarihi olan 10.12.2010 tarihinde fiil ehliyetine haiz olduğu gerekçesiyle asıl davada davacı ...'ın açmış olduğu evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasının reddine, birleşen davada davacı ...'un açmış olduğu evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasının reddine ilişkin karar kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde asıl davada davacı ... vekili temyiz isteminde
bulunmuştur.
2.Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesinin 12.05.2015 tarihli ve 2015/15 E., 2015/8047 K. sayılı kararı ile; dosyadaki bilgi ve belgelerden; 1927 doğumlu ...'ın 29.01.1970 tarihinde 1928 doğumlu ... D. ile evlendiği, davacı ...'ın ... tarafından 30.04.1979 tarihinde evlat edinildiği, ... 2. Aile Mahkemesinin 2010/460 esas sayılı dosyasında 28.01.2011 tarihinde verilen ve kesinleşen kararı ile davalı 25.02.1985 doğumlu ...'yı 4721 sayılı Kanun'un 306 ncı maddesi uyarınca evlat edinen ...'ın 02.02.2011 tarihinde öldüğü, davacı ...'ın 01.04.2011 tarihinde dava açarak evlat edinme koşullarının gerçekleşmediğini ileri sürerek evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını istediği, mahkemece evlat edinme tarihinde ...'ın ehliyetinin bulunduğu ve davanın sabit olmadığı gerekçesiyle reddine karar verildiği, ...'ın davalıyı evlat edinme tarihinde alt soyu konumunda olan evlat edindiği kızı ...ın olduğu ve onun açık muvafakatinin bulunmadığı gibi evlat edinilen 1985 doğumlu ...'nın evlat edinenin eşi olan 1928 doğumlu ...'nın çocuğu olmayıp torunu olduğu; davanıni ergin kişinin evlat edinilmesi şartlarının oluşmaması nedeniyle kurulan evlatlık ilişkisinin kaldırılması istemine ilişkin olduğu, belirtilen yasal düzenlemeler ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, ergin kişinin evlat edinilmesine ilişkin koşulların evlat edinme davası sırasında gerçekleşmediğinden evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile davanın reddi doğru görülmediği gerekçesiyle karar bozulmuştur.
C. Üçüncü Bozma Kararı
1.Mahkemece, 08.12.2016 tarih ve 2016/1064 Esas, 2016/1239 Karar sayılı karar ile; 4721 sayılı Kanunun 317 nci ve 318 inci maddelerine göre yasal olarak rızası alınması gereken kişilerin rızasının alınmaması ve esasa ilişkin diğer noksanlıkların bulunması hâlinde evlatlık ilişkisinin kaldırılabileceği, davada rızasının alınmadığı bildirilen ve ...'ın evlat edindiği kızı olan ...ın rızasının ve muvafakatinin alınmasının gerekli olduğuna ilişkin yasal düzenleme bulunmadığı, kişilerin zaman içinde farklı tarihlerde farklı kişileri evlat edinmelerinin bir öncekinin muvafakatine bağlı olamayacağı, ...'ın, ... 'yı evlat edindiği sırada sağlığının yerinde olduğu, fiil ehliyetinin bulunduğu, 4721 sayılı Kanun'un 313 üncü maddesinde yapılan düzenleme ile öngörülen şartların oluştuğu, küçükken 5 yıl süre ile ...'yı bakıp büyüttüğü, gözettiği, evlat edinmeye eşinin rızasının bulunduğu, evlat edinilen ...'nın bekar olduğu, rızası alınması gereken eşinin bulunmadığı, evlat edinme davasında yasal şartların oluştuğu gerekçesiyle direnme kararı verilerek asıl davanın reddine hükmedilmiştir.
2. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 05.10.2021 tarih ve 2017/(18)2-2518 Esas, 2021/1155 Karar sayılı kararı ile incelenen dosya kapsamına göre; evlat edinilen ...'nın (25.02.1985 d.lu) ...'ın eşi olan ...'nın çocuğu olmayıp torunu olduğundan 4721 sayılı Kanun'un 306 ncı maddesinin uygulanma olanağının bulunmadığı, 4721 sayılı Kanunun 306 ncı maddesi gereğince eşlerin ancak birlikte evlat edinebileceği şartının yerine getirilmediği gibi evlat edinilen ...'nın dava tarihinde ergin olması nedeniyle 4721 sayılı Kanun'un 313 üncü maddesi gereğince evlat edinen ...'ın altsoyu konumunda olan davacı ...'ın açık muvafakatının alınmadığı; o hâlde, açıklanan yasal düzenlemeler ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, evlat edinme davası sırasında erginlerin evlat edinmesine ilişkin koşullar gerçekleşmediğinden evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerle bozulmasına oy çokluğu ile karar verilmiştir.
C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı ...'ın 01.04.2011 tarihinde dava açarak evlat edinme koşullarının gerçekleşmediğini ileri sürerek evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını istediği, ...'ın davalıyı evlat edinme tarihinde altsoyu konumunda olan evlat edindiği kızı ...ın olduğu, evlat edinilen 1985 doğumlu ...'nın evlat edinenin eşi olan 1928 doğumlu ...'nın çocuğu olmayıp torunu olduğu, eşlerin ancak birlikte evlat edinebileceği şartının yerine getirilmediği gibi evlat edinilen ...'nın dava tarihinde ergin olması nedeniyle evlat edinen ...'ın altsoyu konumunda olan davacı ...'ın açık muvafakatının alınmadığı gerekçesiyle davacı ... tarafından açılan asıl davanın kabulüne, müteveffa ... ile davalı ... arasında ... 2. Aile Mahkemesinin 2010/460 Esas, 2010/1568 Karar sayılı ilamı ile kurulan evlatlık ilişkisinin kaldırılmasına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Dairemizin 25.05.2023 tarihli ve 2023/3316 Esas, 2023/2682 Karar sayılı ilamıyla temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, Mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davalı vekili; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararının yerleşik içtihatlarla uyum içerisinde olmadığını, bu kararın hukuk sisteminde kalmasının, Medeni Hukuk alanında evlat, evlatlık, alt soy, üst soy, hısımlık ilişkileri açısından onarılamaz yara açacağını, bu konuda istikrar kazanmış kararlara aykırı olduğunu, kararlar arasında oluşan bu çelişkinin giderilmesi gerektiğini, davacı ...'in alt soy olmadığını, kendisinin de evlatlık olduğunu, müvekkilinin evlat edilmesinde rızasına ihtiyaç olmadığını, onama kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın düzeltilmesini ve Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; Dairemizin onama kararının isabetli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 440 ıncı maddesi.
3. Değerlendirme
1. Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle onanmış olup, temyiz ilamında yer alan açıklamalara göre karar düzeltme istemi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Karar düzeltme talebinin REDDDİNE,
1086 sayılı Kanun 442/son ve 4421 sayılı Kanunun 2 ve 4/b-1 maddeleri delaletiyle takdiren 1.470.00 TL para ceza ile 562.65 TL karar düzeltme ret harcının düzeltme isteyenden tahsiline,
21.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.