"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/818 E., 2023/1475 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Nazilli 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/144 E., 2021/116 K.
Taraflar arasındaki ayrılık ve boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine, tarafların 3 yıl süre ile ayrılmalarına, kadın yararına tedbir nafakasına, ayrılık süresince ortak konutun kadına tahsisine karar verilmiştir.
Kararın davalı-birleşen davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-birleşen davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-birleşen davalı kadın vekili dava ve birleşen dava cevap dilekçesinde özetle; davacı ile davalının 20.09.1967 yılında evlendiklerini bu evliliklerinden ortak çocukları olup reşit olduklarından velâyete tabi olmadıklarını, taraflar arasında evlilik birliğinin son iki yıldır sarsıntılar geçirmeye başlayıp davalının kusurlu hal ve hareketleri ile bu evliliğin önümüzdeki günlerde ciddi bunalımlara gebe olduğunu, davalının müvekkiline son iki yıllık süre içinde haraket, tehdit ve manevî cebir şeklinde şiddet uyguladığını, bu olaylar neticesinde müvekkilinin hayati tehlikesinin bulunmakta olduğunu, müvekkilinin baskılara dayanamayarak çocuklarının yanına sığınmak zorunda kaldığını, bu sığınmalarda bile davalının tehditlerine devam ettiğini bununla ilgili müvekkilinin jandarmaya müracaatta bulunduğunu, buna ilişkin kayıtların Kuyucak Jandarma Komutanlığında bulunduğunu, tüm bu nedenlerle davalı aleyhine açılan ayrılık davasının kabulü ile birlikte eşler arasındaki bu ayrılığın 3 yıl olarak tespitine, müvekkili lehine dava tarihinden itibaren başlamak üzere aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesine, hükmedilen tedbir nafakasının ayrılık kararının verilmesinden itibaren aylık 1.500,00 TL olarak ayrılık süresince devamına, müvekkilinin barınmaya ihtiyacı olması sebebiyle uzun yıllardır davalı ile birlikte oturduğu ortak ikametlerinin tedbiren müvekkiline tahsil edilmesini bu ikametin hükümlü birlikte ayrılık süresince müvekkili davacıya oturması ve barınması için tahsis edilmesine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin karşı taraf üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-birleşen davacı erkek vekili cevap ve birleşen dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin evliliğin başından bu yana evliliğin üzerine yüklediği sorumlukları tam ve eksiksiz olarak yerine getirdiğini, evliliklerinin 52 yıldır devam ettiğini, ancak davalı kadının kocaya karşı olumsuz söz ve davranışlarda bulunmaya başladığını, müvekkilinin yaşlarını dikkate alarak sürekli ılımlı yaklaştığını davalının son zamanlarda üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmemeye başladığını, ortak çocukları ...'ın etkisinde kalarak ortak haneyi müvekkilinin haberi yok iken terk ettiğini, ortak çocuk ile müvekkili arasında husumet bulunduğunu, müvekkili bir çok kez aracı gönderip davalıyı ortak haneye dönmesini istemiş ise de davalının eve dönmediğini, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında Cevriye'nin tam ve tek kusurlu olduğunu, davalı kadının müvekkiline karşı hakaret içerir söz ve davranışlarda bulunup haneyi terk etmeden önce müvekkili ...'ye yönelik artık senden bıktım, felç olup yatarsan o zaman san zevkle eziyet edeceğim dövüsün çocuğu şeklinde beyanla da bulunduğunu, müvekkilinin bir çok rahatsızlığı olup ilaç kullandığını, tüm bu nedenlerle davalarının kabulüne tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müvekkili davacı lehine 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı taraf üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ettikleri anlaşılmıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı-birleşen dosya davacısı erkeğin, davacı-birleşen dosya davalısı kadına hakaret ettiği, yine eşini tehdit ettiği ve tam kusurlu olduğu, davalı-birleşen dosya davacısı erkeğin iddialarını ispatlayamadığı anlaşıldığından, asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine, tarafların 3 yıl süre ile ayrılmalarına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir nafakasına, ayrılık süresince ortak konutun kadına tahsisine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-birleşen davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;hatalı kusur değerlendirmesi yapılarak asıl davanın kabulü ile birleşen davanın reddine karar verilmesi, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasının hakkaniyete aykırı ve fahiş olduğu gerekçeleri ile kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-birleşen davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; hatalı kusur değerlendirmesi yapılarak asıl davanın kabulü ile birleşen davanın reddine karar verilmesi, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasının hakkaniyete aykırı ve fahiş olduğu gerekçeleri ile kararın bozulmasına karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 4721 sayılı Kanun'un 170 inci maddesi gereği kadın tarafından açılan ayrılık davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, tedbir nafakası ile erkeğin reddedilen boşanma davasının kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ve 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu’nun 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 185 inci, 186 ncı, 170 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
01.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.