Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9075 E. 2024/2608 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yabancı mahkeme boşanma ilamının Türkiye'de tanınmasının doğru olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, davalının temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1242 E., 2023/1313 K.

KARAR : Başvurunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 9. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/861 E., 2023/489 K.

Taraflar arasındaki tanıma ve tenfiz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Almanya Federal Cumhuriyeti Friedberg Aile Mahkemesi'nin 24.05.2018 tarihli, 710 F 740/16S Esas sayılı kararı ile boşandıklarını ve boşanma ilamının 17.07.2018 tarihinde kesinleştiğini beyan etmiş ve Almanya Federal Cumhuriyeti Friedberg Aile Mahkemesinin 24.05.2018 tarihli, 710 F 740/16S Esas sayılı kararının tanınmasını talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1.İlk Derece Mahkemesinin 03.12.2020 tarihli, 2019/681 Esas, 2020/567 Karar sayılı kararıyla Almanya Federal Cumhuriyeti Friedberg Aile Mahkemesinde ... tarafından davalı ... .'ye açılan boşanma davası sonucunda tarafların boşanmalarına dair verilen 24.05.2018 tarihli, 710 F 740/16S Esas sayılı kararın 17.7.2018 tarihinde kesinleştiği, boşanma kararın tanıması için yasal şartların oluştuğu buna mukabil karar içeriğinde Türkiye Cumhuriyetinde icra kabiliyeti bulunan bir hüküm bulunmadığı gerekçesi ile davanın kabulü ile Federal Almanya Cumhuriyeti Friedberg Aile Mahkemesinin 24.05.2018 tarihli, 710 F 740/16 S Esas sayılı 17.07.2018 kesinleşme tarihli tarafların boşanmalarına ilişkin kararın tanınmasına, kararda icra kabiliyeti bulunan bir hüküm bulunmadığından tenfiz talebinin reddine karar verilmiş, davalı kadın vekili tarafından davanın kabulü yönünden istinaf edilmiş, Bölge Adliye Mahkemesinin 2022/1550 Esas, 2022/1696 Karar sayılı kararıyla İlk Derece Mahkemesince ön inceleme duruşmasının 03.12.2020 tarihinde yapılmasına karar verildiği, ancak ön inceleme duruşma gününün davalı tarafa bildirilmediği, İlk Derece Mahkemesince belirlenen tarihte davalının yokluğunda ön inceleme duruşmasının yapıldığı yine aynı celse tahkikata geçilerek hüküm verildiği davalının ön inceleme duruşmasına davet edilmeden yokluğunda tahkikata geçilerek karar verilmesi hukuki dinlenilme hakkının ihlali niteliğinde olduğu, İlk Derece Mahkemesince 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) amir hükümlerine riayet edilmeksizin karar verilmesi doğru görülmediği gerekçesi ile davalı tarafın istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile nüfus aile kayıt tablosu, yabancı mahkeme ilâmı aslı ve onaylı tercümesi ile tüm dosya kapsamı çerçevesinde yapılan değerlendirmede; tarafların 28.07.1963 tarihinde evlendikleri, bu evliliklerinden reşit 3 ortak çocuklarının bulunduğu, Almanya Federal Cumhuriyeti Friedberg Aile Mahkemesinde Abdulvahap C.'ye tarafından davalı ... C'ye açılan boşanma davası sonucunda tarafların boşanmalarına dair verilen 24.05.2018 tarihli, 710 F 740/16S Esas sayılı kararın 17.7.2018 tarihinde kesinleştiği, boşanma kararın tanıması için yasal şartların oluştuğu buna mukabil karar içeriğinde Türkiye Cumhuriyetinde icra kabiliyeti bulunan bir hüküm bulunmadığı anlaşıldığından yabancı mahkeme boşanma kararının tanımasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı kadın vekili; istinaf dilekçesinde; davanın kabulü yönünden istinaf buşvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince verilen karar usul ve kanuna uygun olduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; davanın kabulünün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, yabancı mahkeme boşanma ilamının tanınmasına karar verilmesinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 5718 sayılı Milletler Arası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanun'un 53 üncü ve 58 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,18.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.