Logo

2. Hukuk Dairesi2024/1092 E. 2024/2696 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanmış eşler arasındaki çocukla kişisel ilişki düzenlemesinin yeniden belirlenmesi talebinin kabul edilip edilmemesi.

Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun üstün yararı gözetilerek, çocuğun babasıyla daha fazla zaman geçirmesinin ve baba-çocuk arasındaki bağın güçlendirilmesinin çocuğun gelişimine olumlu katkı sağlayacağı değerlendirilerek, istinaf mahkemesince verilen kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1727 E., 2023/1633 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulması

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kars Aile Mahkemesi

SAYISI : 2023/105 E., 2023/282 K.

Taraflar arasındaki çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı baba vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı anne vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı baba dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilerek çocuğuyla arasında kişisel ilişki kurulduğunu, o zaman çocuğun 2 yaşında olduğunu ve düzenlenen kişisel ilişkinin o zamana göre yeterli olduğunu ancak şu zaman içerisinde çocuğunun büyüdüğünü ve çocuğuyla yeterince zaman geçiremediğini, ilişki süresinin az olduğunu iddia ederek; daha çok zaman geçirecek şekilde kişisel ilişki kurulmasını talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı anne cevap dilekçesinde özetle; davacı babanın iddialarının asılsız ve gerçek dışı olduğunu, boşanma kararının üzerinden 4 yıl geçtiğini ve babanın 1 kez görüşme isteğinde bulunduğunu, çocuğuyla görüşme hususunda engel olmadıklarını, istediği zaman çocuğunu görebildiğini bu nedenle açılan davanın samimi gelmediğini beyan ederek davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı anne ve çocuk yönünden alınan 07.03.2023 tarihli raporda; çocuğun babayı tanımadığı, çocukla baba arasında kurulacak olan uzun süreli yatılı kişisel ilişkinin çocukta travma oluşturabileceği bu nedenle çocuğun babayı tanıması ve olumlu kabul gerçekleşmesi durumunda kişisel ilişkinin aşamalı olarak artırılabileceği yönünde görüş bildirildiği, davacı baba yönünden alınan 24.03.2023 tarihli raporda; çocukla baba arasında çocuğun gelişimsel düzeyi ile ikamet adresleri arasındaki mesafe dikkate alınarak sık biçimde kişisel ilişki kurulması baba ile çocuk arasındaki bağın gelişmesini teşvik edeceğinden çocuğun yüksek yararına olacağı yönünde görüş bildirildiği, 07.06.2023 tarihli üçlü uzman raporunda; çocuğun anne yanında mevcut düzeninden memnun olduğu, babayı tanımadığı, baba ile son beş yıl içerisinde hiç iletişim kurmadığı , çocuğun hali hazırda tanınmış olan kişisel ilişki hakkını kullanmadığı bu aşamada çocukla baba arasında mevcut bağ gelişmeden uzun süreli yatılı kişisel ilişki kurulmasının çocuk üzerinde travmatik sonuçlar doğurabileceği bu nedenle mevcut kişisel ilişkinin yeterli olduğu yönünde görüş bildirildiği, her ne kadar davacı baba yönünden alınan sosyal inceleme raporunda baba ile kişisel ilişkinin sık biçimde kurulmasının çocuğun üstün yararına olacağı değerlendirilmiş ise de alınan heyet raporunda her iki raporunda birlikte değerlendirildiği ve ortak çocuk ile bizzat görüşülerek düzenlendiği ve heyet halinde hazırlanan sosyal inceleme raporuna itibar edildiğini, davacı babanın çocuğu dava açılana kadar bir kez görmeye gittiği sonrasında ise icra marifetiyle ile de olsa görmeye gitmediği, mevcut kişisel ilişki hakkını kullanmadığı, bu nedenle müşterek çocuğun babasını tanımadığı, çocukla baba arasında herhangi bir bağ kurulamadığı gerekçesi ile boşanma kararı ile hükmolunan kişisel ilişki tesisinin yeterli ve işlevsel olduğu değerlendirilmiş, davacının kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasının reddine karar verilmiştir

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı baba vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı baba vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, çocuğun babasını tanımadığının alenen ortada olduğunu, kadın eşin kendisine verilen vekâlet hakkını kötüye kullandığını, yerel mahkeme tarafından yeterli araştırma yapılmadan karar verildiğini, 07.06.2023 tarihli üçlü uzmanın hazırladığı sosyal inceleme raporuna itiraz ettiklerini ancak yerel mahkeme tarafından dikkate alınmadığını, sosyal hizmet uzmanı tarafından velâyete ilişkin düzenlenen iki sosyal inceleme raporunun hüküm tesis etmek için yeterli olmadığını belirterek; reddedilen dava yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, ana ve babadan her biri, diğerinin çocuk ile kişisel ilişkisini zedelemekten, çocuğun eğitilmesi ve yetiştirilmesini engellemekten kaçınmakla yükümlüdür. Anne ve çocukla görüşülerek düzenlenen ilk sosyal inceleme raporunda kurulacak yatılı ilişkinin çocukta travma oluşturabileceği ,aşamalı olarak ilişkinin artırılmasına yönelik rapor düzenlendiği, daha sonra alınan 3 kişiden oluşan uzman heyeti ise uzun süreli ilişki tesisinin şu aşamada çocuk üzerinde travmatik sonuçlar doğurabileceği, talimat mahkemesi aracılığı ile davacı baba yönünden düzenlenen sosyal inceleme raporunda ise davacının çocukla kişisel ilişki kurmasına engel bir hal saptanmadığı, ikametler arası mesafe gözetilerek sık biçimde kişisel ilişki kurulması yolu ile baba ile çocuk arasındaki bağın gelişmesinin teşvik etmenin müşterek çocuğun yüksek yararına olacağı beyan edildiği, bir kısım uzman raporlarındaki kısa süreli yatılı kişisel ilişki kurulması önerisinin, özellikle çocuğun babayı tanımaması gözetildiğinde yetersiz kalacağı, çocuk ile babanın ayrı şehirlerde yaşıyor olması nedeniyle çocuğun baba yanında daha uzun süreli yatılı kalmasının babasıyla olan aile bağlarını ve kuracağı güven ilişkisinin gelişmesine önemli ölçüde katkı sağlayacağı ve ayrıca çocuğun bedensel, ruhsal ve kişisel gelişimine olumlu etkileri olacağı değerlendirilerek baba ile çocuk arasındaki mevcut kişisel ilişki süresinin yetersiz olacağı gerekçesiyle; davacı babanın istinaf başvurusunun kabulü ile, İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bendinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulü ile davacı baba ile küçük ... arasında Kars Aile Mahkemesinin 2018/286 Esas, 2019/348 Karar sayılı kararı ile kurulan kişisel ilişki kararının kaldırılarak her ayın 1. ve 3. hafta sonu cumartesi günü saat 10.00'dan pazar günü saat: 17.00 ye kadar, dini bayramların 2.günü saat 10.00'dan 3. günü saat 17.00 'ye kadar, sömestr tatilinin ilk haftası pazartesi günü saat 10.00 'dan pazar günü saat17.00 'ye kadar ve her yıl 1 Temmuz günü saat 10.00'dan 10 Temmuz günü saat 17.00'ye kadar baba yanında kalmak suretiyle kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı anne vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı anne vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacı baba yanında düzenlenen sosyal inceleme raporu haricinde düzenlenen tüm raporların bu aşamada baba ve çocuk arasında yatılı ilişki kurulmasının çocukta travma yaratacağı, bu tür bir ilişkinin ancak kademeli bir şekilde artırılmasının mümkün olduğu yönünde kanaat bildirmelerine rağmen Bölge Adliye Mahkemesinin davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, davacı babanın çocuğuna karşı ilgisiz olduğunu, maddî ve manevî olarak çocuğa bakabilecek durumunun olmadığını belirterek; kabul edilen davanın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, tarafların ortak çocuğu ile baba arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini gerektirecek bir durumun varlığının ispatlanıp ispatlanmadığı, Bölge Adliye Mahkemesi kararındaki kişisel ilişki düzenlenmesinin çocuğun üstün yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü, 324 üncü ve 325 inci maddeleri. Birleşmiş Milletler Çocuk hakları Sözleşmesi'nin 3 üncü maddesi, 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrası ve 12 nci maddesi. Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 3 üncü, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri. Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 4 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı anne vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,18.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.