Logo

2. Hukuk Dairesi2024/1615 E. 2024/9586 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Fiili ayrılığa dayalı boşanma davasında, daha önceki boşanma davasının reddine ilişkin kararın kesinleşmesinden sonra açılan ve feragatle sonuçlanan davanın, üç yıllık ayrılık süresinin hesaplanmasında dikkate alınıp alınmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, reddedilen ilk boşanma davasına dayanarak açtığı ve sonradan feragat ettiği davanın, 4721 sayılı Kanun'un 166. maddesinin son fıkrası uyarınca dava açma hakkından vazgeçtiği anlamına geldiği ve feragat tarihinden itibaren dava tarihine kadar üç yıllık fiili ayrılık süresi geçmediği gözetilerek, boşanmaya karar verilmesi hatalı bulunarak bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/13 E., 2023/1969 K.

DAVA TÜRÜ : Boşanma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Büyükçekmece 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/198 E., 2022/750 K.

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından davanın kabulü yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin son fıkrasına (değişiklik öncesi düzenlemeye göre) dayalı fiili ayrılık nedeniyle boşanma davalarında, boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi halinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir.

Davacı erkeğin daha önce 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince

boşanma istemine ilişkin davası reddedilerek, hüküm 27.04.2010 tarihinde kesinleşmiş, kesinleşmeden itibaren üç yıllık süre geçtikten sonra davacı erkek, bu davaya dayanarak, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin son fıkrası gereğince

açtığı davasından feragat etmiştir. Bu feragat nedeniyle davacı erkek, ilk açtığı reddedilen davaya dayanarak, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca dava açma hakkından vazgeçmiştir. Artık ilk açtığı reddedilen davaya dayanarak, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca boşanma isteminde bulunamaz. Feragat tarihinden itibaren, dava tarihine kadar, üç yıllık fiili ayrılık süresi dolmadığından, feragatle sonuçlanan davaya dayanılarak 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin son fıkrasına göre de boşanmaya karar verilemeyeceğinden, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın fiili ayrılık hukuki nedenine dayalı olarak kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.

KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının davanın kabulü yönünden BOZULMASINA,

Temyiz peşin harcının istek halinde yatırana iadesine,

Dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.