"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1017 E., 2023/1470 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Of Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/425 E., 2022/557 K.
Taraflar arasındaki nüfus kayıt düzeltme dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı vekili dava ve ıslah dilekçesinde özetle; davacının miras bırakanı olan ... ve ... kızı ...'nin nüfus kayıtlarında annesi olarak görünen ...'nin veraset ilamındaki müteveffa ... olduğunu, ancak ...'nin annesi olan ... ile babası ... Doğan'ın resmi evli olmadıklarından ... ile annesi arasında nüfus kayıtlarında bağlantı kurulamadığını, ...'nin annesi ... olarak gözükmekte olup ...'nin kim olduğuna dair bir irs ilişkisinin mevcut olmadığını, ...'nin annesi ... ile arasında irs ilişkisin bulunmadığından Çaykara Kadastro MAhkemesinin 2021/36 esas sayılı dosyası ile alınmış olan mirasçılık belgesinde ...'nin mirasçıları arasında kızı ...'nin gösterilmediğini, dolayısıyla mirasçılık belgesinin hatalı düzenlendiğini, bu nedenlerle müteveffa ...'nin, ... ve ... kızı ...'nin annesi olduğunun tespiti ile ... ile ... arasında annelik yönünden irs ilişkisi kurulması suretiyle nüfus kayıtlarının düzeltilmesine, Çaykara Kadastro Mahkemesinin 2012/36 esas sayılı mirasçılık belgesinin iptali ile ...'nin mirasçılık belgesinin çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; dava ile ilgisinin bulunmadığını, davayı kabul etmediğini ve reddine talep ettiğini beyan etmiştir.
2.Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; kök muris ...'in ... ile birlikte toplam 5 çocuğunun olduğunu, ...'nin, dedesinin kız kardeşi olduğunu(babasının halası), nüfus kayıtlarına göre ...'nin 10.08.1921 tarihinde 22 yaşında ve çocuksuz olarak vefat ettiğini, araştırma yapılarak ... isminde kızı olup olmadığının tespit edilmesini belirterek davanın reddini talep ettiğini beyan etmiştir.
3.Diğer davalılar süresi içinde cevap dilekçesi ibraz etmemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1. Of Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/47 esas sayılı dosyasında yer alan davacının ıslah talebine konu nüfus kayıt düzeltim talebi tefrik edilerek iş bu esas sırasına kaydının yapılarak yargılamasına devam olunmuştur.
2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Trabzon Adli Tıp Kurumu'nun 11.04.2019 tarihli raporunda; ...'ye ait olduğu bildirilen topraklaşmaya başlamış kemik parçalarından alınan örneklerden defaatle yapılan testler neticesinde, örneklerin içerdiği DNA miktarının azlığı, oransızlığı veya bütünlüğünü kaybetmiş olmasından kaynaklanabilecek sebeplerden dolayı mukayese için yeterli ve uygun nitelikte olmadığının rapor edildiği, davacının bildirmiş olduğu tanıkların beyanlarına bakıldığında duyuma dayalı olup, yaşları itibariyle de iddia edilen ...'yi tanıyabilecek durumda olmadığı ve görgüye dayalı beyanlarının olmadığı, yine dosya içerisinde mübrez eski tapu kayıtlarının beyan esaslı olarak tapu memurları tarafından düzenlendiğinden kesin delil teşkil etmediği, davacının miras bırakanı ...'nin nüfus kaydında 01.03.1922 Çaykara doğumlu olduğunun tescil edildiği, annesi olduğu iddia edilen ...'nin nüfus kaydında ölüm tarihinin 10.08.1921 olduğu görülmekle işbu nüfus kayıtlarının tescile dayalı belgeleri istenilmiş olup Dernekpazarı Nüfus Müdürlüğü'ne yazılan müzekkere cevabında gelen evraklar da iddia edilen ...'nin nüfus kütük fotokopisinde rumi olarak ölüm tarihinin 10.08.1337 olarak tescil edildiği, miladi takvime çevrildiğinde 10.08.1921 olduğu, davacının miras bırakanı ...'nin doğum tutanağında doğum tarihinin 01.03.1922 olduğunun belirtildiği, ...'nin doğmadan önce iddia edilen ...'nin öldüğü, başka bir söylemle ...'nin iddia edilen ...'nin ölümünden sonra doğduğu, iddia edilen ...'nin 10.08.1921 tarihinde öldüğü ve bu tarihinin gerçek olmadığı hususunda bir iddia olmadığı, nüfus kayıtlarının aksi ispatlanana kadar geçerli olduğu ve aksini ispatlayan aynı nitelikte bir delilinde olmadığı ve bu minvalde ...'nin iddia edilen ... öldükten sonra doğduğuna göre çocuğu olamayacağı, nüfus kayıtlarının aksinin ispatlanamadığı gerekçesi ile açılan davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kök muris ...'nin ölüm tarihinin nüfusa hatalı yazıldığını, nüfus kayıtlarının hatalı tutulmasından kaynaklanan davalarda Mahkemenin resen araştırma yetkisinin bulunduğunu, bu dosyanın mirasçılık belgesinin iptaline yönelik dava ile birleştirilip görülmesi gerekirken ayrı görülmesinin de doğru olmadığını belirterek, açılan davanın reddi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, toplanan deliller ve DNA incelemesi neticesinde ...'nin annesinin ... olduğu ispatlanamadığı, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, açılan davanın reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Davacılar tarafından açılan nüfus kaydının düzeltilmesi davasında uyuşmazlık, Mahkemece yeterince araştırma yapılarak karar verilip verilmediği, davanın reddine karar verilmesinin isabetli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 2 nci maddesi, 36 ncı maddesinin birinci fıkrası; 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun (5490 sayılı Kanun'un) 35 inci, 36 ncı ve devamı maddeleri; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 346 ve 366 ncı maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
Dava, nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Bu davada tarafların tasarruf yetkisi bulunmamakta olup re'sen araştırma ilkesi geçerlidir. Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve olaya uygun yasal düzenlemelere göre uyuşmazlığı çözmek hakime aittir. Somut olayda, davacı açtığı davada Çaykara Kadastro Mahkemesi'nin 2012/36 E.-45 K. sayılı veraset ilamında gözükmeyen ...'nin kök muris ... ve ... kızı ...'nin kızı olduğunu, ...'nin ... ile olan gayriresmi birlikteliğinden ...'nin dünyaya geldiğini ancak veraset ilamında gözükmediğini, ...'nin 20.01.2016 tarihinde vefat ettiğini, mirasçıları olarak davacı ..., ... ve ...'u bıraktığını iddia ederek önce veraset ilamının iptalini talep etmiş, Mahkemece davacı tarafa nüfus kaydının düzeltilmesi( kök muris ... ile kızı olduğu iddia edilen ... arasında bağ kurulması) yönünden süre verilmiş, davacı vekili ıslah dilekçesi sunarak ... ile ... arasında annelik yönünden ırs ilişkisi kurularak nüfus kaydının düzeltilmesi, yeni duruma göre ise veraset ilamının iptalini talep etmiş, İlk Derece Mahkemesi nüfus kaydının düzeltilmesi davasını tefrik ederek incelemeye konu olan nüfus kaydının düzeltilmesi davasının yargılamasına İlk Derece Mahkemesi'nin yukarıda yazılı esası üzerinden devam etmiştir. Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur. Nüfus kayıtları gerçeği yansıtmak zorundadır. Nüfus kayıtlarındaki her türlü hatalar dava yoluyla düzeltilebilir ve bu davalar her türlü delille kanıtlanabilir. Somut olayda, nüfustan gelen yazı cevabı ekindeki belgeden, ...'nin 1935 yılına ait doğum vukuat cetvelinin 6. Sırasında ve 25647 no ile tescili yapılan vukuattan annesi olarak gözüken ...'nin ... 124 hanede kayıtlı olduğu ibaresinin olduğu, bunun karşılığı nüfustan sorulduğunda yenisinin 35 Cilt, 49 Hane, 6 Bsn olarak bildirildiği, ...'nin ölüm tutanağının bulunmadığının belirtildiği, ayrıca ...'nin ölüm tarihinin 1921, ...'nin doğum tarihinin 1922 olduğu belirtilerek nüfustan çelişkinin neden kaynaklı olduğunun Mahkemece sorulduğu, cevabi yazıda hanede başkaca bir ...'ye rastlanmadığının belirtildiği anlaşılmıştır. ...'nin annesi olduğu iddia edilen ...'nin ölüm tarihinin rumi olara 10.08.1337 olarak, miladi takvime çevrildiğinde 10.08.1921 olarak nüfusa yazılmasının ...'nin annesi olmayacağı anlamına gelmez. Çünkü yapılan araştırma, inceleme ve özellikle DNA tespiti ile bu kişinin ...'nin annesi olduğunun kanıtlanması halinde nüfus kaydında yer alan ölüm kaydının gerçeği yansıtmadığı ortaya çıkacaktır. O halde yapılması gereken iş ...'nin annesi olduğu iddia edilen ...'nin ölüm tarihinin araştırılarak tüm deliller değerlendirilerek sonuca göre karar verilmesi gerekirken açılan davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
1 Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan harcın istek halinde yatırana geri verilmesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 05.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.