Logo

2. Hukuk Dairesi2024/4155 E. 2024/7324 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair verilen hükmün çocuğun yüksek yararına uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki tüm deliller, tarafların beyanları ve sosyal inceleme raporu değerlendirildiğinde, babanın çocukla sağlıklı bir bağ kurma isteği ve motivasyonu, genel yaşam tarzı, olanakları ve ebeveynlik sorumlulukları bilinci gözetilerek kişisel ilişki kurulmasına dair verilen hükmün çocuğun yüksek yararına uygun olduğu ve usul/kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/366 E., 2024/498 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Alanya 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/597 E., 2023/724 K.

Taraflar arasındaki çocukla kişisel ilişki kurulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne, baba ile kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik dışı birlikteliklerinden doğan çocukları ...'in davacı tarafından hukuken tanındığını, davacının çocuğu ile görüşmesinin davalı tarafça engellendiğini iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 323 üncü maddesi gereğince davasının kabulüne, çocukla kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının şiddete meyilli olduğunu, kendisini boşanmış olduğuna kandırdığı için birlikte olduklarını, davacının ailesinin çocuğa şiddet uyguladığını, davacının da çocuğa şiddet uyguladığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı baba ile çocuk arasında soybağının tanıma yoluyla kurulduğu, dosya kapsamı, dinlenen tanık beyanları ve alınan sosyal inceleme raporu bütün halde değerlendirildiğinde davacı babanın çocukla sağlıklı bir bağ kurmak istediği, bu hususta motivasyonunun yüksek olduğu, genel yaşam tarzı ve olanakları bakımından çocukla kişisel ilişki kurmasına engel olabilecek bir durumun olmadığı, ebeveynlik sorumluluklarının bilincinde olduğu, çocuğun mağduriyet yaşamasına sebep olacak riskli bir tutumunun olmadığı, çocuk E. A. ile davacı baba arasındaki bağın kuvvetlenmesi, E. A.'in baba rol modeli olarak davacı babayı benimseyebilmesi ve baba yoksunluğu hissetmemesi için düzenli ve sık bir şekilde kişisel ilişki süresinin belirlenmesinin uygun olacağı, ortak çocuğun anne bakımına ihtiyaç duyabileceği bir yaş döneminde olduğu, ancak çocuğun daha önce davacı baba yanında uzun süreli yatılı olarak kaldığı, bu süreçte çocuğun emniyetinin tehlikeye atıldığını gösterir herhangi bir olgunun olmadığı, tarafların farklı illerde ikamet etmeleri göz önünde bulundurularak çocuğun baba yanında yatılı kalmasında herhangi bir sakınca tespit edilemediği gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 323 üncü maddesi gereğince davanın kabulüne, baba ile çocuk arasında her ayın 2. ve 4. haftası Cumartesi günü 10.00'da anneden alınıp Pazar günü 17.00'da anneye teslimi (Sömestır ve Yaz tatilinde de geçerli olmak üzere), Ramazan ve Kurban bayramlarının 2. günü saat 10.00'dan 3. günü saat 17.00'a kadar, çocuk 6 yaşını doldurduktan sonra her ayın 2. ve 4. hafta sonu Cumartesi sabah saat 10.00'dan Pazar günü saat 17.00'a kadar, yarıyıl tatillerinin birinci haftası Pazartesi günü sabah saat 10.00'dan Pazar günü saat 17.00'a kadar, yaz tatillerinde 1 Temmuz günü saat 10.00’dan 31 Temmuz günü saat 17.00'a kadar, Ramazan ve Kurban bayramlarının 2. günü saat 10.00'dan 3. günü saat 17.00'a kadar, her yıl babalar günü saat 10.00'dan aynı gün saat 17.00'e kadar olacak şekilde baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; aşamalardaki beyanlarını tekrarlamakla birlikte, çocuğun yüksek yararına aykırı olacak şekilde kişisel ilişki kurulmasının hatalı olduğunu ileri sürerek kararın tümü yönünden kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin birinci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; istinaf başvuru dilekçesini tekrarlamakla birlikte, babanın uyguladığı şiddet yüzünden çocuğun erken doğduğunu, beyninde hasara neden olduğunu, babanın ve ailesinin şiddet meylinin olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının tüm yönlerden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kurulan kişisel ilişkinin çocuğun yüksek yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 323 üncü maddesi, 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü madde, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi 3. maddesi, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi 9 uncu ve 12 nci maddesi, Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi 3 üncü, 4 üncü ve 6 ncı maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.