Logo

2. Hukuk Dairesi2024/5292 E. 2024/5057 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Vefat eden babanın anne ve babası ile torunları arasında kişisel ilişki kurulması talebinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesince verilen kişisel ilişki kurulması kararının usul ve yasaya uygun olduğu, davalının temyiz itirazlarının kararı bozmaya yeterli olmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1655 E., 2024/741 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bucak 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2022/402 E., 2023/150 K.

Taraflar arasındaki kişisel ilişki kurulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacıların oğulları ...'in vefat ettiğini, oğullarının vefatından sonra davalının torunlarını kendisine göstermediklerini iddia ederek kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; cenaze defnedildikten sonra aynı gün davacıların evinde taziye ziyaretlerinin yapıldığı akşam saatlerinde davacıların oğlu ... ve bir kısım akrabaları tarafından bu çocuğu nereden peydahladın diyerek davalıya yönelik hakaret ettiklerini ve tekme tokat dövdüklerini, davalının ağız kısmının yırtıldığını, vücudunun bir çok yerinin morardığını ve kıyafetlerinin yırtıldığını, o sırada küçük ...'nin davalının elinden yere düştüğünü, davacı ...'nün torununu yerden dahi almadığını, davacıların oğlu ... 'nün, olaydan hemen sonra davalıya 'siktir git bir daha bu eve gelme' dediğini ve davalıyı yaka paça kovduklarını, davalının bir daha davacıların evine gitmediğini, çocuğu başka yerlerde görmeleri için pek çok girişimi olmasına rağmen çocuğu kendilerinin görmediklerini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacıların oğlunun 26.06.2022 tarihinde vefat ettiği, davaya konu çocuk ...'nin 18.11.2021 doğumlu olduğu, davalı ile davacılar arasında cenaze evinde başlayan husumet bulunduğu, kişisel ilişki için alınan uzman raporu, dosyada mevcut diğer bilgi ve belgelere göre küçük ile davacılar arasında kişisel ilişki tesisinin küçüğün üstün yararına uygun olduğu ancak tarafların yaşadıkları olaylar ve çocuğun yaşı dikkate alınarak çok sıkı kişisel ilişki kurulmasının küçüğün örselenmesine sebebiyet vereceği, hısımlık bağlarınının güçlenmesi, davacıların torun sevgisini yaşaması, küçüğün de babaanne-dede sevgi ve şefkatini hissetmesi ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 325 ici maddesinde belirtilen olağanüstü hallerin varlığının bulunduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, davacılar ile küçük arasında her ayın 2. Hafta sonu Cumartesi günü saat 11:00'den saat 17:00'a kadar; dini bayramların ikinci günü saat 13:00'den 18:00'a kadar kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili, davacı babaannenin psikolojisinin bozuk olduğunu, çocuğun yaşı çok küçük olduğu için davacıların küçüğün zorunlu ihtiyaçlarını dahi karşılayamayacaklarını, kişisel ilişki kurulmasının küçüğün üstün yararına açıkça aykırı olduğunu, süresinin de çok uzun olduğunu, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili, istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar etmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, babaanne ve dede ile torun arasında kişisel ilişki kurulması davası olup, uyuşmazlık davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, Mahkemece düzenlenen kişisel ilişkinin çocuğun üstün yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 182 nci, 323 üncü, 324 üncü, 325 inci, 326 ncı maddeleri; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi; Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi 3 üncü ve 12 nci maddeleri, Çocuk Haklarının Kullanılmasına dair Avrupa Sözleşmesi 3 üncü ve 6 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

01.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.