"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/707 E., 2023/1758 K.
KARAR : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 13. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/350 E., 2023/177 K.
Taraflar arasındaki tanıma ve tenfiz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı eşiyle 08.04.2018 tarihinde Türkiye'de evlendiklerini, davacı müvekkili ile davalının evliliğinin sonrasında müşterek yaşayacaklarını belirledikleri Avusturya'ya eşinin yanına giderek evlilik birliğinin kurulmasının sağlanamaması nedeniyle 28.05.2020 tarihinde Avusturya devlet Klagenfurt Mahkemesi'nin 28.05.2020 tarih, 1 C 23/29i sayılı ve 16.07.2020 kesinleşme tarihli kararı ile evliliklerinin iptaline karar verildiğini, bahse konu Avusturya devleti Klagenfurt Mahkemesi'nin 28.05.2020 tarih 1C 23/19i sayılı ve 16.07.2020 kesinleşme tarihli ilamının yeminli mütercim ... tarafından tercüme ettirildiğini ve apostil şerhinin de mevcut olduğunu, yukarıda arz edilen nedenlerle; Avusturya Devlet Klagenfurt Mahkemesi'nin apostil şerhini ihtiva eden 28.05.2020 tarih, 1 C 23/19 i sayılı ve 16.07.2020 kesinleşme tarihli boşanma kararının Türkiye'de tanınması ve tenfizine, yargılama giderlerinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; öncelikle taraflarından karşı yan aleyhine Ankara 12. Aile Mahkemesi 2020/336 Esas sayılı boşanma davası açıldığını, karşı yanca da aynı dosya üzerinden karşı boşanma davasının açıldığını, davanın halen devam ettiğini, bu nedenle karşı yanın tanıma ve tenfiz taleplerinin yerinde olmadığını, diğer yandan, davacının tanınmasını ve tenfizini talep ettiği Avusturya Devleti Klagenfurt Mahkemesi 28.05.2020 tarih 1 C 23/19 sayılı boşanma kararının, Türk hukukunun temel değerlerine, genel ahlak anlayışına, Türk kanunlarının dayandığı temel adalet anlayışı
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.İlk Derece Mahkemesinin 09.03.2023 tarihli, 2022/350 Esas, 2023/177 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiş, davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 2021/507 Esas, 2022/916 Karar sayılı kararıyla, davacıya, yabancı mahkeme ilamının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslı veya ilamı veren yargı organı tarafından onanmış örneğini ibraz etmesi için uygun süre verilmesi, eksiklik tamamlandığı takdirde, tanıma talebinin kanunda gösterilen şartları taşıyıp taşımadığı incelenip, hasıl olacak sonucu uyarınca karar verilmesi, verilen süre içinde eksiklik tamamlanmaz ise, davanın usulden reddi yoluna gidilmesi yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesine önderilmesine karar verilmiştir.
2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların Avusturya devleti Klagenfurt Mahkemesinin 1 C 23/19 İ sayılı 28.05.2020 tarihli kararı ile evlilik birliğinin feshine dair karar verildiği, ve tarafların evlilik birliğine bu şekilde son verildiği, kararının 16.07.2020 tarihinde kesinleştiği, taraf teşkilinin sağlandığı, yabancı mahkeme karar aslı, onaylı tercümesinin ve apostil şerhinin mevcut olduğu, yabancı mahkeme kararının16.07.2020 tarihinde kesinleştiği, yabancı mahkeme kararının Türk Hukuk mevzuatı ile çelişmediği gerekçesi ile davacının davasının kabulü ile evliliğin feshine yönelik yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde ;davanın kabulü yönünden istinaf buşvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin Hukuk Muhakemeleri Kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu itibarla ilk derece mahkemesince yabancı mahkeme ilamının evliliğin feshi hükmünün tanınmasına ve tenfizine ilişkin verilen kararda herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı ,davalının yabancı mahkemede o ülkenin sitemine uygun olarak temsil edildiği anlaşıldığı gerekçesi ile davalının istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davanın kabulünün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizine karar verilmesinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 323, 326, 370 ve 371 inci maddeleri, 5718 sayılı Milletler Arası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanun 53 ve 58 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 25.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.