Logo

2. Hukuk Dairesi2024/634 E. 2024/8313 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında kusur belirleme, zina nedeniyle boşanma, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, ilk derece mahkemesinin tarafların kusur belirlemesi, kadının zina nedeniyle boşanmaya sebep olması, nafaka ve tazminat taleplerinin reddine ilişkin kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek temyiz isteminin reddine ve direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1834 E., 2023/1635 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Adana 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/100 E., 2021/62 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı-davalı kadın vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı-birleşen davacının ailesi ile aynı binada altlı-üstlü oturdukları, erkeğin ailesinin evliliğe müdahale ettiği, sürekli kadına ve ortak çocuklara fiziksel şiddet uyguladığı davalı-karşı davacının kadını aşağıladığı, hakaret ettiği, kötü muamelede bulunduğu, ailesinin hakaretine sessiz kaldığı, sorumsuz olduğu, ailesine bağımlı olarak yaşadığı, 20.01.2018 tarihinde ortak çocuk ...'ün evden kaçmasından davalı-birleşen davacı ve ailesinin kadını sorumlu tuttuğu, bu olay nedeniyle kadını darp ederek evden kovdukları, evden ayrıldıktan sonra da davalı-davacının tehditlerinin devam ettiği vakalarını ileri sürerek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebi ile boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 500'er TL tedbir ve iştirak nafakası, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası, 50.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminatın davalı-birleşen davacıdan alınarak davacı-birleşen davalı kadına ödenmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili cevap ve birleşen dava dilekçesinde özetle; kadının başka erkeklerle cinsel ilişkiye girdiği, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, 15 yaşındaki kızlarının ... isimli kişi ile kaçması olayında ...'ı koruduğu ve onu desteklediği, bu olaydan sonra evi terk ettiği vakalarını ileri sürerek asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulü ile tarafların TMK 161 maddesine dayalı zina nedenine dayalı boşanma; kabul olmaması halinde TMK’nın 166/1-2 maddesine boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, 250.000,00 TL manevî tazminatın yasal faizi ile davacı-birleşen davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 20.01.2018 tarihinde tarafların ortak çocuğu ...’ün evden kaçması sebebiyle taraflar arasında tartışma yaşandığı, ortak çocuğun ... isimli kişi ile kaçtığı yönünde beyan ve iddiaların bulunduğu, yaşanan tartışma esnasında davalı-davacı kocanın davacı-davalı kadına şiddet uyguladığı, bu durumun Adana 18. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2018/378 Esas 2019/230 Karar sayılı ilamı ile sabit olduğu, yaşanan kavganın ertesi günü davacı-davalı kadının ortak çocuk ... ile birlikte ortak konuttan ayrıldığı, tarafların bu tarihten itibaren ayrı yaşadıkları, yeniden bir araya gelmedikleri, davacı-davalı kadının dava dilekçesindeki diğer iddialarının ispatlanamadığı, birleşen dosya kapsamında ise davalı-davacı koca tarafından TMK 161 maddesine dayalı zina nedenine dayalı boşanma; kabul olmaması halinde TMK’nın 166/1-2 maddesine dayalı boşanma talebinde bulunulduğu, dosya arasına celp edilerek incelenen telefon kayıtlarında davacı-davalı kadının çok sayıda farklı numara ile çok sayıda görüşme ve mesajlaşmasının bulunduğu, davacı-davalı kadının sosyal inceleme raporundaki beyanında ... B. ve ... G. isimli kişilerle telefonda ve yüz yüze görüşmelerinin bulunduğunu, bu kişilerin davalı-davacı ile ayrılmadan önce kendisinden cinsel birliktelik talebinde bulunduğunu ancak kendisinin kabul etmediğini beyan ettiği, bu itibarla davalı-davacı kocanın beyan ve iddiasını kısmen doğruladığı, dosya arasına celp edilen otel kaydına göre davacı-davalı kadının 10.01.2018 tarihinde ... G. isimli kişi ile aynı otel odasında kaldığının tespit edildiği, birleşen dosya kapsamında ... ve ... G. isimli kişilerin davacı-davalı kadınla birliktelik yaşadıklarına dair el yazılı belgelerin bulunduğu, davalı-davacı tanığı ... Ö. davalı-davacı kocanın beyan ve iddialarını doğrular nitelikte anlatımlarının bulunduğu, tüm deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde davacı-davalı kadının zinasının sabit olduğu yaşanan olaylarda davacı-davalı kadının evlilik birliğinin devamı sırasında zina yapması sebebiyle ağır kusurlu olduğu, davalı-davacı kocanın ise 20.01.2018 tarihli tartışmada davacı-davalı kadına şiddet uygulaması nedeniyle hafif kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl davanın ve zina hukuki sebebi ile açılan birleşen davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuklar reşit olduğu için velâyet konusunda karar verilmesine yer olmadığına, kadının tedbir/yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, ortak çocuklar yararına reşit oldukları tarihe kadar ayrı ayrı 150,00'şer TL tedbir nafakasının davalı-birleşen davacıdan alınarak davacı-birleşen davalıya ödenmesine, çocukların reşit olması nedeniyle iştirak nafakası taleplerinin reddine, davalı-karşı davacı erkek lehine 25.000,00 TL manevî tazminatın davacı-birleşen davalıdan alınarak, davalı-birleşen davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi davacı-davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı-davalı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; birleşen davanın kabulü, kadının yoksulluk nafakası ile tazminat taleplerinin reddi, erkek lehine verilen manevî tazminat yönünden istinaf etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, İlk Derece Mahkemesince; tarafların İlk Derece Mahkemesince kabul edilen kusurlarının gerçekleştiği, davacı-karşı davalı kadının boşanmaya neden olan olaylarda ağır, davalı-karşı davacı erkeğin ise az kusurlu olduğu, İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, delillerin değerlendirilmesinde, kanunun olaya uygulanmasında, gerekçede ve kusur belirlemesinde hata edilmediği, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, tarafların evlilik süresi, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, kişilik haklarına yapılan saldırı ile günün ekonomik koşullarına göre İlk Derece Mahkemesince davalı-karşı davacı erkek lehine takdir edilen manevî tazminat miktarının hakkaniyete uygun olduğu, kadının yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine ilişkin kararda bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle, usul ve kanuna uygun olan hükme karşı davacı-davalı kadın vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen nedenleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; karşılıklı açılan boşanma davasında kusur belirlemesi, erkeğin zinaya dayalı davasının kabulü, nafakalar ve tazminatlar ile miktarları noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu’un 4 üncü, 6 ncı, 161 inci, 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci, 176 ncı maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-davalı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.