"İçtihat Metni"
TOKAT 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen alacak davasının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik kararın süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
YARGITAY KARARI
Davacı vekili, davalı ...'ın 2547 sayılı Kanununun 35.maddesi gereğince lisansüstü eğitim yapmak üzere kadrosunun geçici olarak ...Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsüne mecburi hizmet yüklenerek aktarıldığını davalının ... Üniversitesinde görev yapmakta iken 05/04/2018 tarihinde dört kişiyi katletmesi nedeni ile YÖK Yüksek Disiplin Kurulunun 19/07/2018 tarihli kararı ile kamu görevinden çıkarıldığını, 04/09/2012 tarihli taahhütname ve kefaletname senedinin 11.maddesi ile davalı ...'ın "mecburi hizmet süresi sona ermeden meslekten , memurluktan veya hizmetinde bulunduğu üniversitesinden ihraç olunduğu" taktirde " taahhütname gereğince namına tahhakkuk ettirilen borcun yekününden ifa ettiği mecburi hizmet süresine tekabül eden miktar tenzil vesair kanuni ödemelerle birlikte hüküm istihsaline hacet kalmaksızın nakten ve defaten ödeyeceğini kabul ve taahhüt ettiğini, diğer davalıların taahhüt senedinde belirtilen hususların yerine getirilmesinden doğacak sorumluluklarla ilgili olarak taahhüt sahibi Volkan Bayar ile birlikte müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla yapılan tüm ödemeleri kanuni faizi ile birlikte ödemeyi kabul ettiklerini belirterek borçlandığı 316.623,99 TL maaş ödemesinin her bir maaş tahakuk tarihindeki mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı ile beraber tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı kefiller vekili, davanın reddini dilemiş, davalı ... sonraki beyan dilekçelerinde davanın kabulünü talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince;davanın reddine dair verilen karar davacı tarafça istinaf edilmesi üzerine bölge adliye mahkemesince; davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; hüküm, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının davalı ...’a yönelik temyiz itirazları dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, zorunlu hizmet karşılığı olan ödenen maaşların tahsili istemine ilişkindir.
Taraf ehliyeti, davada taraf olabilme yeteneğidir. Taraf ehliyeti medeni hukuktaki, medeni haklardan istifade (hak) ehliyetinin medeni usul hukukunda büründüğü şekildir. Gerçekten, kimlerin taraf ehliyetine sahip bulundukları Medeni Kanuna göre belirlenir (HUMK m. 38, TMK m. 8 ve 48).
Buna göre medeni haklardan istifade (hak) ehliyeti bulunan her gerçek (MK m. 8) ve tüzel (TMK m. 48) kişi, davada taraf olabilme ehliyetine sahiptir. Taraf olma ehliyeti, medeni haklardan yararlanma hakkının bir sonucu olup; usul hukukunda süje olma, usul hukukundan yararlanma yeteneğidir.
Bir davada tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları dava şartlarındandır (HMK m. 114/d).
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 308.maddesine göre de davayı kabul, "Kabul, davacının talep sonucuna, davalının kısmen veya tamamen muvafakat etmesidir. Kabul, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davalarda hüküm doğurur." Davayı kabul etme yetkisi ancak kendisine karşı dava açılmış olan kişiye yani davalıya aittir.
Türk Medeni Kanununun 448 .maddesinde vesayet dairelerinin yetkilerine ilişkin hükümler saklı kalmak kaydı ile vasinin vesayet altındaki kişiyi bütün hukuki işlemlerde temsil edeceği belirtilmiş,yine aynı Kanunun 451/1. maddesinde ayırt etme gücüne sahip olan vesayet altındaki kişinin vasinin açık veya örtülü izni veya sonraki onamasıyla yükümlülük altına girebileceği veya bir haktan vazgeçebileceği belirtilmiştir.
Somut olayda ,davalı ...’a Eskişehir 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 24/09/2021 tarih 2021/2465 -2021/2405 sayılı kararı ile 1 yıldan daha uzun süreli özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkum olduğu gerekçesiyle Türk Medeni Kanununun 407. maddesi gereğince kısıtlanmasına ve vasi atanmasına karar verildiği kararın 29/12/2021 tarihinde kesinleştiği ve eldeki dosyada tebliğlerin vasi ...’a yapıldığı anlaşılmıştır.
Dosyada , davalı ... 08/02/2022 tarihli dilekçesinin ikinci sayfasında üniversite ile en ufak ihtilafı olmadığını ,davayı kabul ettiğini bildirmiştir.
Dava ehliyeti olmayan davalıya karşı veya onun tarafından yapılan usul işlemleri geçersizdir. Ancak kanuni temsilci davalıya karşı veya onun tarafından yapılan işlemlere icazet verebilir.Davaya kabul beyanı aynı zamanda vesayet makamının iznini gerektirmektedir. (TMK m. 462/8)
Hal böyle olunca ,davalı ...’ın kabul beyanının yukarıdaki maddeler gereğince değerlendirilmemiş olması hatalı olup bozmayı gerektirir.
İlk derece mahkemesi kararının, yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmasına karar verilmiş olduğundan, HMK'nin 373. maddesinin birinci fıkrası uyarınca,iş bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının da kaldırılmasına karar verilmiştir.
./..
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının davalı ...’a yönelik temyiz itirazları dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine;ikinci bentte açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK'nin 373. maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, aynı Kanununun 371. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesi kararının davacı yararına BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 29/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.