"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/495 E., 2022/369 K.
KARAR : Davanın reddi
Taraflar arasındaki İtirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararı davacı vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmekle kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 11.07.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde gelen davacı vekili Av. ... ... ile davalı vekili Av. ...'ın sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, davalı ile arasında 12.08.2012 tarihinde 000201 numaralı ... alım satım sözleşmesinin yapıldığını, 360 ton elmanın kiloğramı 0,87 kuruştan toplam 313.200 TL üzerinden anlaşıldığını, elmaların teslim edildiğini, davalı borçlu tarafından 102.000 TL ödendiğini ancak bakiye kalan 211.200 TL ödenmediğini, bakiye kısım için ... 1. İcra Müdürlüğünün 2013/1430 Esas sayılı dosyasında icra takibi başlattığını, davalının itiraz ettiğini, söz konusu itirazın iptaline ve takibin devamına, haksız ve kötü niyetli olarak borca itiraz eden davalı aleyhine %20'den ... olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, kantar fişlerini kabul etmediklerini, davacının satış bedeli talep ettiği elmaları teslim almadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 20.04.2016 tarih 2013/581 E.- 2016/350 K. sayılı kararı ile; davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 26.01.2021 tarih ve 2020/11266 E.- 2021/449 K. sayılı ilamı ile;
Mahkemece öncelikle, olayda tanık dinlenip dinlenemeyeceği hakkındaki yasal düzenlemeler gereğince teslim hususunda teamül araştırması yapılarak, bu hususta oluşmuş bir teamülün varlığının tespiti halinde tarafların tanıklarının dinlenmesi ile sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinden bahisle karar bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; eldeki davada, tanık dinlenebilmesi için, davalının tanık dinlenmesi için açık muvafakâtinin olması veya bu tip satışların senede bağlanmadan yapıldığının yörede teamül haline gelmiş olması gerektiği, mahkemece bu konuda ilgili yerlere yazılan müzekkerelerde taraflar arasında gerçekleşen sözleşmede herkes tarafından inanılan, genel bir teamülün olmadığı sonucuna ulaşıldığı, senetle ispat kuralının geçerli olduğu taraflar arasındaki sözleşmede, tanıkla ispata imkan verilmediği, yine senetle ispat kuralına bağlı kalındığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, yargılama aşamasındaki beyanlarını tekrar ederek, eldeki davada tanık dinlenebileceğini, ayrıca açıkça yemin deliline dayandıklarını ancak yemin teklif etme hakkının mahkemece hatırlatılmadığını belirterek mahkeme kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ödenmediği iddia olunan meyve satış bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 67 nci maddesi: Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. Usuli kazanılmış hak olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK).
3. Değerlendirme
Bir davada mahkemenin veya tarafların yapmış olduğu bir usul işlem ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakka usule ilişkin kazanılmış hak denir. (Prof ... ... Hukuk Mahkemeleri Usulü Cilt V sayfa 4737) Usuli kazanılmış hakka ilişkin yasal bir düzenleme mevcut değilse de gerek doktrinde gerekse Yargıtay kararlarında bu husus kabul edilmiştir. Usuli Kazanılmış haklardan birisi de Yargıtay bozma ilamına uyulması ile oluşur. Yargıtay bozma ilamına uyulmakla artık bozma ilamında belirtilen şekilde işlem yapılması zorunluluk haline gelir. Mahkeme bozmaya uyma kararı ile bağlıdır. Bozma kararının gereklerini yerine getirmekle yükümlüdür.
Mahkemece uyulmasına karar verilen Dairemizin 26.01.2021 tarih ve 2020/11266 E.- 2021/449 K. Sayılı bozma ilamında açıkça teslim şekli konusunda bir teamül oluşup oluşmadığının araştırılması gerektiği belirtilmiş olmakla birlikte gelen müzekkere cevaplarında daha çok alım-satım ilişkisinin kuruluş şekli hakkında bilgi verilmiş olup bu haliyle uyulmasına karar verilen bozma ilamının gereklerinin tam olarak yerine getirildiğinden bahsedilemez. O halde mahkemece, teslim konusunda bir teamülün varlığının mevcut olup olmadığı net bir şekilde belirlenmeli, sonucuna göre karar verilmelidir. Kabule göre de davacının dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayandığı hususu gözetilerek gerektiğinde yemin teklif etme hakkının hatırlatılması ve sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yanılgılı gerekçe ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Mahkeme kararının 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 ... maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA,
8.400 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
6100 sayılı Kanun'un Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
11.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.