Logo

3. Hukuk Dairesi2022/7563 E. 2022/9476 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından miras yoluyla kendisine kalan taşınmazın değerinin altında satılmasından dolayı açılan müspet zararın tazmini davasında, bölge adliye mahkemesinin davalının istinaf sebeplerini incelemeden hüküm kurup kurmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemesinin, davacı ve davalı tarafça istinaf edilen ilk derece mahkemesi kararını incelerken, davacının istinaf sebeplerini değerlendirip davalının istinaf sebeplerini incelemeden hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : GAZİANTEP BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE MAHKEMESİ : GAZİANTEP 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen tazminat davasında verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı ve katılma yoluyla davalı mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, 25.03.2011 tarihinde kendisine miras kalan Gaziantep ... İlçesi ... Mah. ... mevkiinde bulunan taşınmazdaki payını davalıya değerinin çok altında sattığını, kendisinin Almanya'da ikamet ettiğini, davalının kendisine söz konusu yerin yeşil alan olabileceğinden satma konusunda sıkıntı yaşayabileceklerini ve fazla para etmeyeceğini belirterek gerçek değerinin çok altında satın aldığını, müspet zarara uğradığını, bilirkişi tarafından satış dönemindeki rayiç bedel hesaplanarak söz konusu bedel kendisinin sattığı bedelin %50 sinden fazla çıkması halinde gabin sebebiyle, aksi takdirde hata ve hile hükümlerine göre müspet zarararının tazmininin gerektiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL'nin satım tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 09.10.2018 tarihli ıslah dilekçesi ile 128.077,71 TL'nin dava tarihi itibariyle işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalı, davanın zamanaşımına uğradığını, imar uygulaması nedeni ile taşınmazın değerlendiğini belirterek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini dilemiştir.

İlk derece mahkemesince, taşınmazın davacı hissesinin satış bedeli olan 142.333,33 TL 'ye oranla, keşfen belirlenen 270.410,71 TL arasında fahiş oransızlık bulunmadığı, objektif koşulun yerine gelmediği, dava konusu taşınmazda aynı anda 3 hissedarın birlikte hisselerini sattıkları, hiçbirisinin piyasa koşullarından haberdar olmamasının mümkün olmadığı, davacının yaşı ve sosyal durumu, dinlenen davacı tanığının davacı ile aynı anda hisse satışı yapan kişilerden olduğu, davacının satış işlemi yaparken müzayaka halinde bulunmadığı hususları dikkate alınarak gabinin sübjektif koşulunun da yerine gelmediği anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı ve katılma yoluyla davalı tarafından istinaf edilmiştir.

Bölge adliye mahkemesi tarafından, davacı tarafından istinaf talep edildiği açıklanıp taraflar arasındaki satış işleminde aşırı yararlanmanın(gabin) ve irade bozukluğunun söz konusu olmadığı belirlenerek verilen kararın mahkemece, dosyada bulunan delillerin hukuka uygun şekilde değerlendirilmek suretiyle dairece de benimsenen yasal ve hukuksal gerekçelere dayandırılarak verilmiş olduğu anlaşılmakla, usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen karara karşı istinaf sebepleri yerinde bulunmadığı gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve katılma yoluyla davalı mirasçıları tarafından temyiz edilmiştir.

Uyuşmazlık, müspet zararının tazmini talebine ilişkindir.

1- 6100 sayılı HMK'nın 359. maddesinde, "(1) Karar aşağıdaki hususları içerir: a) Kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesi ile başkan, üyeler ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları, sicil numaraları. b) Tarafların ve davaya ilk derece mahkemesinde müdahil olarak katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin adı, soyadı ve adresleri. c) Tarafların iddia ve savunmalarının özeti. ç) İlk derece mahkemesi kararının özeti. d) İleri sürülen istinaf sebepleri. e) Taraflar arasında uyuşmazlık konusu olan veya olmayan hususlarla bunlara ilişkin delillerin tartışması, ret ve üstün tutma sebepleri, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebep. f) Hüküm sonucu ile varsa kanun yolu ve süresi. g) Kararın verildiği tarih, başkan ve üyeler ile zabıt kâtibinin imzaları. ğ) Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi. (2) Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir." şeklinde düzenleme yer almaktadır.

Somut uyuşmazlıkta bölge adliye mahkemesince, gerekçede davacı tarafın ileri sürdüğü istinaf talepleri değerlendirilip incelendiği halde davalı tarafın istinaf talepleri hiçbir şekilde incelenmemiş ancak hüküm kısmında davalı tarafın istinaf talebinin reddi gerektiği yönünde hüküm kurulmuştur.

Bu halde, ilk derece mahkemesi kararının hem davacı hem de davalı tarafça istinaf edilmesine rağmen bölge adliye mahkemesince davalının istinaf sebepleri ile ilgili olumlu veya olumsuz bir değerlendirme yapılmamış olması usul ve yasaya aykırı olup bu nedenlerle bölge adliye mahkemesinin kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

2-Bozma nedenine göre, davacının tüm, davalı mirasçılarının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı mirasçılar yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenler ile davacının tüm ve davalı mirasçıların sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edenlerden davalıya iadesine, HMK’nın 373/2. maddesi uyarınca dava dosyasının kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 14.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.