Logo

3. Hukuk Dairesi2022/8443 E. 2023/195 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalıların sorumluluğunda gerçekleştirilen umre turunda meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacıların maddi ve manevi tazminat talepleri.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Yargıtay'ın önceki bozma kararına uygun hüküm kurduğu ve bozma kapsamı dışında kalan hususların kesinleştiği gözetilerek davacıların temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2022/17 Esas, 2022/47 Karar

DAVACILAR-BİRLEŞEN DOSYALAR

BİRLEŞEN DAVA

MAHKEMESİ : Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2005/660 Esas, 2005/607 Karar

BİRLEŞEN DAVA

MAHKEMESİ : İstanbul 43.Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2013/114 Esas, 2013/104 Karar

DAVA TARİHİ : 18.05.2005

KARAR : Asıl ve Birleşen Davaların Kısmen Kabulü

Taraflar arasındaki maddi ve manevi tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacılar-birleşen dosya davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usuli eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Asıl davada davacılar vekili; davacılardan ...ve Havva'nın 18.08.2003 tarihinde davalı ... Taş. Ltd. Şti. ile umre ziyareti işlemlerinin başlatılması için anlaştıklarını ve 1.350 USD ödediklerini, davalı ...'in hac ve umre organizasyonu yapan ve A karnesi bulunan ... Turizm İnş. İç ve Dış Tic. San. Ltd. Şti.'nin İstanbul'daki yetkili acentesi olduğunu, umre seyahati işlemlerini davalı ...'nun organize ettiğini, davalılardan ...'nun Suudi Arabistan şirketi olan dava dışı ... firması ile Suudi Arabistan'da gidilecek yerlere taşınma amacıyla haricen anlaşma yaptığını, davacılar ...ve ...'ın ... firmasına ait minübüs ile Mekke'den Medine'ye taşınmaları sırasında 05.09.2003 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacı ...'un ağır şekilde yaralandığını, uzun süre hastanede tedavi gördüğünü, 28.10.2003 tarihinde sorumlu doktorların hastanın boyundan aşağı bölümünün felç olduğunu ve iyileşme olanağının bulunmadığını belirttiklerini, akabinde davacı ...'un duruma uygun THY uçağıyla hasta nakline ilişkin talep edilen 13.974 Sar(Suudi Arabistan Riyali) ödenerek Türkiye'ye getirildiğini, özel ambulansla 30.10.2003 tarihinde İstanbul'da özel bir hastaneye yatırıldığını ve 06.01.2004 tarihine kadar hastanede yatarak tedavi gördüğünü, 06.01.2004 tarihinde hastanın hastaneden çıkartılarak evde bakım ve tedavisine halen devam edildiğini, özel hemşire ve fizik tedavi uzmanı tarafından tedavinin evde yapıldığını, felçli olarak yatağa bağlı yaşadığını, davacı ...'un kaza tarihinde 42 yaşında olup hayat standardı ve ticari kazancının yüksek olduğunu ve kazadan sonra ömür boyu yatağa mahkum olduğunu, davalıların umre için Suudi Arabistan'a gidiş ve dönüşe kadar meydana gelebilecek her türlü zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu bulunduklarını ileri sürerek, davacı ...için 40.000 TL, davacı ... ile 3 küçük çocuklarının her biri için 10.000 TL manevi tazminatın, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davacı ...için şu ana kadar yapılan ve daha sonra yapılması tartışmasız olan tedavi giderleri, ulaşım ve yol giderleri ile kaza sonucu uğradığı zararlar olmak üzere toplam 10.000 TL, diğer davacıların her biri için 1.000 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek reeskont faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemişler, 02.05.2005 tarihli dilekçe ile ... hakkındaki davayı atiye bıraktıklarını bildirmişler, 23.11.2009 tarihli ıslah dilekçesi ile ...... yönünden 10.000 TL maddi tazminat istemini 540.000 TL'ye artırmışlar, 26.11.2012 tarihli dilekçe ile de davacılar Havva, Erkan, Yaren ve ... yönünden maddi tazminat taleplerini atiye terk ettiklerini bildirmişlerdir.

Birleşen Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan dava ile davacılar; fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla ...... için şu ana kadar yapılan ve daha sonra yapılması tartışmasız olan tedavi giderleri, ulaşım ve yol giderleri ile kaza sonucu uğradığı zararlar olmak üzere toplam 1.000 TL maddi, 40.000 TL manevi, diğer davacıların her biri için fazlaya ilişkin hak ve talepleri saklı kalmak kaydı ile 1.000 TL maddi, 10.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek reeskont faizi ile davalı ... Turizm Seyahat Tic. Ltd. Şti.'den tahsilini istemişlerdir.

Birleşen İstanbul 43. Asliye Ticaret Mahkemesine açılan ek dava ile davacılar; asıl davada alınan bilirkişi raporuna göre 29.764,28 TL tedavi gideri ile 176.000 TL malüllük ve bakıcı giderlerinden oluşan maddi zararın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili; kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, ... Turizm Seyahat Acentasının sahibi ... Turizm İnş. İç ve Dış Tic. San. Ltd. Şti. olduğundan husumetin bu şirkete yöneltilmesi gerektiğini, kendilerinin davacılardan hiçbir şekilde para ve pay almadığını, hac ve umre organizasyonu ile ilgili tüm işlerin Bakanlıklar arası Hac ve Umre Kurulu tarafından yürütüldüğünü, kendilerinin Bakanlıklar ve ... tarafından belirlenen kriterler doğrultusunda yapılan bu umre organizasyonlarında herhangi bir hukuki sorumluluklarının bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.

Davalı ... Taşımacılık Ltd. Şti ve ... vekili; öncelikle iş bölümü itirazı nedeniyle dosyanın görevli Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesini, davalı ... Taşımacılık Ltd. Şti.'nin şirket merkezi ...'da olduğundan bu davalı yönünden davanın ...'da açılması gerektiğini, ...'nun ise Konya'da ikamet ettiğinden bu davalı yönünden davanın Konya'da açılması gerektiğini, davayı ... Turizm ile yasal bir ortaklığı olmayan ve sadece söz konusu acentanın memuru olarak görev yapan ...'ya yönlendirmesinin hukuka aykırı olduğunu, davanın ayrı ve bağımsız bir tüzel kişiliği olan dava dışı ... Turizm İnş. İç ve Dış Tic. San. Ltd. Şti.'ne yönlendirilmesi gerektiğini, şirketleri A grubu seyahat acentası olmadığından hiçbir şekilde hac ve umre organizasyonu düzenleme yetkisine sahip olmadığını, şirketlerinin sadece hac ve umre organizasyonu yapmaya yetkili A grubu seyahat acentalarına hacı kaydı yaptırma yetkisini haiz olduğunu, davacının kaydının şirketleri tarafından yapılıp yapılmadığının dahi belli olmadığını, davacının öncelikle Suudi Arabistan Şirketi olan ... Firması'na karşı bir talepte bulunması gerektiğini, manevi tazminat istemlerinin yasal olmadığını, davalılar arasında yasal olarak müteselsil bir ilişki olmadığını belirterek davanın kendileri yönünden reddini istemişlerdir.

Davalı ... vekili; haksız ve yersiz olarak açılan davada husumetin kendilerine yöneltilemeyeceğini, ... Turizm Seyahat Acentesi adına...nun 2003 yılında umre seferi düzenlemek üzere Başkanlıkla umre sözleşmesi imzalandığını, davacıların ... Turizm Seyahat Acentesi hakkında Başkanlık kayıtlarına intikal eden herhangi bir şikayetlerinin bulunmadığını,... Turizm Seyahat acentesinin 2003 yılı haccında başkanlıkla sözleşme imzalamadığı halde sözleşme imzalayan acenteler adına hacı toplayıp Suudi Arabistan'a götürdüğünü, hacca götürdüğü vatandaşlara gerekli hizmetleri vermediğini, durumun Başkanlık ile Kültür ve Turizm Bakanlığı müfettiş ve denetçileri tarafından tespit edilmesi üzerine söz konusu acentenin durumu Bakanlıklar arası Hac ve umre kurulunda görülüşülerek, anılan acenteye "bir daha hacı kaydı verilmemesine" karar verildiğini ve bu durumun şirkete tebliğ edildiğini, kendilerinin hizmetin işleyişinde tedbirsizlik, dikkatsizlik veya başka herhangi bir kusurlarının bulunmadığını, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini belirterek davanın reddini istemiştir.

Birleşen davalı ... Turizm İnşaat İç ve Dış Tic.San.Ltd.Şti. vekili; davacıların tevhit talebini kabul etmediklerini, dava 1 yıllık yasal süresi içinde açılmadığından alacağın zaman aşımına uğradığını, olayda şirketlerinin sorumluluğu ve kusuru bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 31.12.2014 tarihli ve 2014/1133 E., 2014/2070 K. sayılı kararıyla; asıl ve birleşen davalarda davalılar ... ile ... aleyhine açılan davanın husumet yönünden reddine, diğer davalılar hakkında açılan davaların kısmen kabulü ile asıl ve birleşen Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2005/2015 esas sayılı dosyasında; davacı ...... için 10.000 TL'nin dava tarihinden, 530.000 TL'nin ıslah tarihinden işleyecek yasal faizi ile ve 25.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ... ile davalı ... Turizm'den müteselsilen tahsiline, davacılar ... ve küçük çocukları için açılan maddi tazminata ilişkin davanın açılmamış sayılmasına, davacı ... ve küçük çocukları için açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile ... için 5.000 TL, küçük çocuklardan her biri için 3.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... ile davalı ... Turizm'den müteselsilen tahsiline, davalı ... aleyhine açılan davanın açılmamış sayılmasına, birleşen İstanbul 43. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/114 esas sayılı dosyasında davacı ...... için 205.764,28-TL'nin dava tarihi olan 29.04.2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar TURNET ve ... Turizm'den müteselsilen tahsiline karar verilmiştir

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKI YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1.Mahkeme kararına karşı davacılar ve davalı ... Turizm vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 25.05.2017 tarihli ve 2016/1503 E., 2017/6490 K. sayılı ilamında; davacılar ile davalılar arasındaki ve davalıların kendi aralarındaki sözleşme hükümleri ile konuya ilişkin mevzuat gözetilmek suretiyle yapılan seyahatin özellikleri, bulunulan ülkeler ve bu tür organizasyonlar ile süreç hakkında bilgi ve tecrübesi bulunan ulaşım, turizm ve benzeri konularda uzmanlardan oluşan üç kişilik bilirkişi heyetinden tarafların iddia ve savunmaları ile dosyadaki deliller doğrultusunda taraf, Mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli rapor almak suretiyle hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.

B. İkinci Bozma Kararı

1.Bozmaya uyan Mahkemece verilen 12.03.2020 tarihli ve 2019/4 E., 2020/91 K. sayılı kararıyla; asıl ve birleşen davada davalı ... aleyhine açılan davanın husumet yönünden reddine, diğer davalılar hakkında açılan davaların kısmen kabulü ile asıl ve birleşen Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2005/2015 esas sayılı dosyasında; davacı ...... için 10.000 TL'nin dava tarihinden, 530.000 TL'nin ıslah tarihinden işleyecek yasal faizi ile ve 40.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline, davacılar ... ve küçük çocukları için açılan maddi tazminata ilişkin davanın açılmamış sayılmasına, davacı ... ve küçük çocukları için açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile ... için 10.000 TL, küçük çocuklardan her biri için 10.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, davalı ... aleyhine açılan davanın açılmamış sayılmasına, birleşen İstanbul 43. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/114 esas sayılı dosyasında davacı ...... için 205.764,28 TL'nin dava tarihi olan 29.04.2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte diğer davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş; karara karşı, davacılar-birleşen dosya davacıları ve davalı-birleşen dosya davalısı ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 21.09.2020 tarihli ve 2020/10911E., 2021/8711K. sayılı ilamında; davacıların tüm temyiz itirazlarının reddine, bozma nedenine göre de davalı ...'nın sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek olmadığı belirtilerek, toplanan delillere göre davalı ...'nın denetim görevini yerine getirmediği, bundan dolayı kazanın meydana geldiği ve zararın da böyle bir ihmalden kaynaklandığının ispatlanamadığı anlaşılmakla, davalı ... yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; asıl ve birleşen davada davalı ... aleyhine açılan davanın husumet yönünden reddine, davalı ... aleyhine açılan davanın reddine, diğer davalılar hakkında açılan davaların kısmen kabulü ile asıl ve birleşen Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2005/2015 esas sayılı dosyasında; davacı ...... için 10.000 TL'nin dava tarihinden, 530.000 TL'nin ıslah tarihinden işleyecek yasal faizi ile ve 40.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline, davacılar ... ve küçük çocukları için açılan maddi tazminata ilişkin davanın açılmamış sayılmasına, davacı ... ve küçük çocukları için açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile ... için 10.000 TL, küçük çocuklardan her biri için 10.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, davalı ... aleyhine açılan davanın açılmamış sayılmasına, birleşen İstanbul 43. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2013/114 esas sayılı dosyasında; davacı ...... için 205.764,28 TL'nin dava tarihi olan 29.04.2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte diğer davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Basvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacılar-birleşen dosya davacıları vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar-birleşen dosya davacıları; davanın dayanağı denetim ve gözetim sorumluluğuna bağlı kusursuz sorumluluk hukuki müessesine dayandığından kendileri açısından kusur ve ihmal irdelemesi yapılamayacağını, kusur ve ihmal incelemesinin davalılar arasındaki rücu ilişkisinde ortaya çıkacağını, ... ve ...'ın denetim ve gözetim sorumluluğunun bulunduğuna dair yönetmelik hükmünün açık olduğunu, ayrıca kendilerinden komisyon alındığını, hayat sigortası yapılmadığını, bu eksiklik tamamlanmadan kendilerine çıkış onayı verilmemesi gerektiğini, tazminata mahkum edilen seyahat acentelerinden tazminatın alınmasının mümkün olmadığını, firmaların batık olduğunu ve malvarlıklarını kaçırdıklarını ileri sürerek kararın bozulmasını istemişlerdir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, davalıların sorumluluğunda gerçekleştirilen turda meydana gelen trafik kazasında davacı ......'ın yaralanmış olması nedeniyle maddi-manevi tazminat talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. Usuli kazanılmış hak olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK).

2. Bundan başka, Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün, bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş olan bu kısımları lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı YİBK).

3. Değerlendirme

Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin taraflarca ileri sürülen sebeplerin incelenmesinin artık mümkün olmadığı anlaşılmakla, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının 1086 sayılı Kanun'un 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davacılara yükletilmesine,

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi geregince kararın tebliginden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

22.02.2023 tarihinde oy birligi ile karar verildi.