Logo

3. Hukuk Dairesi2022/8543 E. 2023/730 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı birliğin, davacı fondan aldığı kredileri mevzuata aykırı kullanarak haksız kazanç elde edip etmediği ve davacı fona zarar verip vermediği hususunda alacak davası.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı birliğin, Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu’ndan aldığı kredileri mevzuata aykırı kullandığına ve davacı fona zarar verdiği iddiasının, dosyadaki tüm deliller ve bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde ispatlanamadığı gözetilerek, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2019/1371 E., 2020/1368 K.

KARAR : Davanın reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 9. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2016/102 E., 2018/409 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; Para-Kredi ve Koordinasyon Kurulu'nun "Çeşitli Tarım Ürünlerinin Desteklenmesi Amacıyla Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu'ndan Birliklere" konulu 27.10.1998 tarihli Tarımsal Kitlere Kredi Kullandırılması ile 25.01.1999 tarih 99/1 sayılı kararları ile Bakanlar Kurulu'nun 03.09.2000 tarih 2000/1236 sayılı "Çeşitli tarım ürünlerinin desteklenmesi, iç talebin karşılanması birlikte üreticilerin fiyat hareketlerinin korunması amacıyla destekleme ve fiyat istikrar fonundan tarım satış kooperatifleri ve tarımsal KİT'lere kredi kullandırılması ilişkin karar" kapsamında davalıya 1999-2000 ve 2000-2001 yılları ürün alım dönemlerinde kredi kullandırıldığını, birliklere teslim edilecek ürün bedellerinin Ziraat Bankası tarafından peşin olarak doğrudan üreticilere ödeneceğini, bankanın üreticilere yapacağı ödemelerde birliklerce düzenlenecek ürün alım bordrolarının esas alınacağının hükme bağlandığını, ancak davalı ...'in alınan kredilerden faiz geliri elde ettiğinin tespit edildiğini ileri sürerek, davalıya verilen ancak davalı tarafından mevzuata uygun kullanılmayan kredi nedeniyle oluşan 437.954 TL kurum zararının, davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı; öncelikle davanın zaman aşımına uğradığını, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Müfettiş... tarafından düzenlenen 27.05.2002 tarihli inceleme raporunda haksız kazancın olmadığının bildirildiğini, ayrıca T.C. Ziraat Bankası Başmüfettişi Mehmet Eroğlu tarafından kendisine gönderilen 24.10.2001 tarihli yazı ekindeki raporda da kredilerin vadesinin 31.12.2001 tarihli olması ve bu kredilerin iradi veya kanuni takibata dahil bulunmaması nedeniyle T.C. Hazine Müsteşarlığı'nın da herhangi bir zararının söz konusu olmadığının bildirildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı ... Müdürlüğünün davacı ile düzenlenen kredi antlaşmasına istinaden destekleme ve fiyat istikrar fonundan kredi kullandığı, kullanılan kredilerin bir bölümünün birlik ve bağlı kooperatifler tarafından erken ve usulsüz bir biçimde çekilerek bir kısmının ticari kredi hüviyetinde kullanıldığı, bir bölümünün ise birlik ve kooperatiflerin cari işlerinde kullanıldığı, bu tutarların her zaman faiz geliri elde etmek için kullanılmadığı, dolayısıyla da tutarlar ile ilgili olarak net bir faiz gelirinin tespitinin mümkün olmadığı, davalının davacıdan aldığı krediyi, faiziyle birlikte öz kaynaklarından geri ödediğinden davacı ...'nın Antbirlik'ten herhangi bir alacağının da bulunmadığı, bu nedenle de kamu zararı oluşmadığı gerekçesiyle, davacının davasının reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı, davalı birliğin 1999-2000 ve 2000-2001 ürün alım dönemlerinde ilgili kararlar uyarınca kredi kullandığını, kullandığı kredileri kararlarda belirlenen faiz tutarıyla birlikte zamanında geri ödediğini, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Müfettişleri ve T.C. Ziraat Bankası Müfettişleri tarafından yapılan inceleme sonucunda hazırlamış oldukları raporlarında; ”Birliğe tahsis edilen kredinin Bakanlar Kurulu Kararları ve Para Kredi Koordinasyon Kurulu kararlarında belirlenen usul ve esaslara aykırı olarak erkenden kullanıldığı, bu uygulamanın herhangi bir cezai ya da hukuki sorumluluk doğurmayan “bir projesine uymama hali” olarak değerlendirilerek, bu konuda yapılacak bir işlem bulunmadığı ve ...’nın da herhangi bir zararının söz konusu olmadığının belirtildiğini ancak TBMM'de yolsuzlukların Sebeplerinin, Sosyal ve Ekonomik Boyutlarının Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırma Komisyonu’nun 28.07.2003 tarih ve 624 sayılı yazısı ekinde yer alan ... Pamuk ve Narenciye Tarım Satış Kooperatifleri Birliği (ANTBİRLİK)’in Destekleme ve Fiyat İstikarar Fonu’nda kullandığı kredilerin kullanımına ilişkin olarak düzenlenen raporda özetle: “Birliğe bağlı Koooperatiflere 1999-2000 ve 2000-2001 ürün alım sezonlarında Birlik Genel Müdürlüğü tarafından alım dönemi boyunca, üreticilerden alınan toplam ürün bedelinin çok üzerinde para transfer edildiğini ve bu ihtiyaç fazlası paraların kooperatif tarafından beklenmeksizin Genel Müdürlüğün ...’da muhtelif bankalarda bulunan hesaplarına iade edildiğini, bu dönemlerde Antbirlik’e Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu’ndan tahsis edilen kredilerin birlik tarafından kullanılması sırasında Bakanlar Kurulu Kararları ile belirlenen kredi kullanım prosedürüne aykırı işlem yapıldığını ve böylece kredinin kısmen erken çekildiğini, birliğe bağlı Serik Kooperatifi tarafından ürün bedeli olarak gösterilen ve T.C. Ziraat Bankası Serik Şubesi nezdinde bulunan hesaptan kooperatif ortakları ve personeli adına çek düzenlenmek suretiyle para çekildiğini, çekilen bu paraların çekildikleri gün kooperatif kasasına alındığı, bu paraların bir kısmı ile ortaklara ürün ödemesi yapıldığını, yine bir kısmı ile kooperatif cari ödemelerinin yapıldığı aynı paralardan ...’nün Vakıflar Bankası ... Şubesi’ndeki hesabına aktarım yapıldığı ve faiz elde etmek amacıyla Vakıflar Bankası Serik Şubesi’nde yatırım hesapları açılarak değerlendirildiğini, Birlik yöneticileri tarafından Bakanlar Kurulu Kararları ile Para-Kredi Koordinasyon Kurulu kararlarına aykırı olarak Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu kaynaklarından ürün alım bordrolarının ibrazı kaydıyla, doğrudan ürün teslimi yapılan çiftçilere ödeme yapılmak üzere tahsis edilen krediden erken çekim yapılarak, bağlı kooperatifler aracılığıyla özel bankalarda repo yapılmak suretiyle üzerinde kanuni olarak hak sahibi olmadığı paralar üzerinden faiz geliri elde eden birliğin haksız kazanç elde ettiğini, davalı birliğin eyleminin mevzuata aykırı olduğunu, bilirkişi raporunun yeterli araştırma ve incelemeye dayalı, açık, net, gerekçeli, belgelere dayanan, denetime elverişli nitelikte ve yerleşik uygulama ve içtihatlar doğrultusunda tanzim edilmiş olması gerektiğini ileri sürerek; ilk derece mahkemesi kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından alınan bilimsel verilere uygun, tarafsız, yargı denetimine, hüküm kurmaya elverişli ve ilk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporuyla aynı doğrultudaki bilirkişi heyeti raporunda 1999-2000 ve 2000-2001 sezonunda kullanılan Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonundan kullanılan kredilerin satın alınan ürünlerden daha az olduğunun, davalının 1999 döneminde 7.774.420,00 TL, 2000 döneminde ise 6.125.621,00 TL tutarındaki ürünlerin bedellerini kendi bütçesinden karşıladığının, Bakanlar Kurulu kararına ve Para-Kredi ve Koordinasyon Kurulu kararlarında belirlenen usul ve esaslara uygun olarak ürün alım bordroları esas alınmak suretiyle kredilerin kullanıldığının, Kınık ve ... Kooperatiflerine erken ve fazla tahsis edilen kredilerin ..., Serik ve Manavgat kooperatiflerinden usulüne uygun olarak alınmasının mümkün olduğunun, bu durumun hukuki ve cezai sorumluluk içermediğinin sadece projelerinin hatalı planlanması ve uygulanması dolayısıyla meydana geldiğinin ifade edilmesinin, dava dilekçesi ekinde sunulan Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı Başmüfettiş... tarafından hazırlanan 27.05.2002 tarihli raporda da belirtildiği üzere davalı tarafça alınıp da fon hesabına geri ödeme tarihine kadar geçen zaman boyunca ürün bedeli ödemesi dışındaki amaçlara tahsis edilen bir kredinin söz konusu olmadığının, tahsis edilen ve toplam ürün alım bedelinin altında bir bedel olan kredinin, erken çekilmesinin söz konusu olduğunun, erken çekilen miktarların davalı tarafından kısa sürelerle kullanıldıktan sonra aynı alım sezonu içerisinde ürün bedeli olarak üreticiye aktarıldığının ve davalı tarafça kısmen erken çekilen destekleme kredisinin bankalarda değerlendirilmesiyle elde edilen faiz gelirini, haksız edinilmiş bir kazanç olarak mütalaa etmenin ve bundan dolayı işlemi yapanlar hakkında hukuki ve cezai sorumluluktan bahsetmenin doğru olmadığının belirtildiği hususu da dikkate alınarak, davalıya tahsis edilen kredilerin tahsis amacı, davalının erken çektiği kredileri bankalarda değerlendirdikten sonra aynı alım sezonunda ürün bedeli olarak üreticiye aktarması şeklindeki kullanış tarzı ve bilirkişi raporlarında da belirtildiği üzere 2000-2001 ürün alım sezonunda davalı ... tarafından kullanılan 9.500.000,00 TL kredinin 23.10.2002 tarihinde faiziyle birlikte 10.021.000,00 TL olarak Ziraat Bankası'na iade edilmiş olduğu gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf dilekçesinde bildirdigi sebepleri tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

a.4572 sayılı Tarım Satış Kooperatif ve Birlikleri hakkındaki Kanun'un geçici 1 inci maddesi E fıkrası şöyledir:

"Birliklerin, 1.5.2000 tarihi itibariyle mevcut özel bünye faaliyetleri ile ilgili borçları, borçların ödenmesine kadar geçecek süre içinde bu borçlardan doğan faiz ve gecikme zammı gibi fer’i borçları ile personel kadrolarında yapılacak düzenlemeler için gerekli tazminat tutarı, Yeniden Yapılandırma Kurulunun önerileri dikkate alınarak Hazinece üstlenilip tasfiye olunur."

b.4833 sayılı 2003 Mali Yılı Bütçe Kanunu'nun 28 inci maddesinin e fıkrası şöyledir:

" Tarım Satış Kooperatif ve Birliklerinin 1.5.2000 tarihi itibarıyla Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonuna olan borçlarından, Tarım Satış Kooperatif ve Birliklerinin yeniden yapılandırma sürecinde, Yeniden Yapılandırma Kurulunun önerileri doğrultusunda tasfiyesi uygun görülenler ile bu borçların tasfiyesine kadar geçecek süre içinde doğacak faizin terkin edilmesine, Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakanın teklifi üzerine Maliye Bakanı yetkilidir.

T.C. Ziraat Bankası A.Ş. tarafından 99/13288 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca Tarım Satış Kooperatif ve Birliklerine Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu koşullarında kullandırılan ve 2001/2312 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca Hazine kaynağına dönüşen kredilerden birliklerin yeniden yapılandırılma sürecinde tasfiyesi uygun görülenlerin "tasfiye tarihi itibarıyla kaydi bakiyesinin" terkin edilmesine Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakanın teklifi üzerine Maliye Bakanı yetkilidir."

3. Değerlendirme

Temyizen incelenen karar, tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, davacının itirazlarını karşılar şekilde hüküm kurmaya elverişli bilirkişi ispatına göre davacının temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle,

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.03.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.