Logo

3. Hukuk Dairesi2022/8545 E. 2023/3539 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı avukatın, davalı şirketi birden fazla davada temsil ettiği iddiasıyla vekalet ücretine ilişkin açtığı davada, davalı şirketin vekâlet ilişkisini ve ücret talep hakkını reddetmesi nedeniyle oluşan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı avukatın, davalı şirketi temsil ettiği davalarda vekâletname sunamaması ve davalarda fiilen vekillik görevini ihbar olunan başka bir avukatın üstlenmiş olması, davacı avukatın davalıdan doğrudan vekalet ücreti talep etme hakkının bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki alacak (vekalet sözleşmesinden kaynaklanan) davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından duruşma istemli, davalı vekili tarafından duruşmasız temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,

Dosya içeriğine göre taleple bağlılık kuralı gereği hüküm altına alınan miktar 12.000,00 TL olmakla birlikte davacının fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulduğu ve tespit edilen alacağın 72.820,62 TL olduğu, sonuç olarak davalı tarafından temyize konu edilen toplam miktar 72.820,62 TL olup Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362 nci maddesi uyarınca kesinlik sınırı olarak belirlenen 107.090,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla; davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davacı vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra 05.12.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde gelen davacı asıl ... ile davalı vekili Avukat ...'in sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; Avukat ... ile birlikte davalının “davacı-karşı davalı” sıfatıyla tarafı olduğu ve ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/163 E. sayılı (açılış tarihi 08.03.2014, ilk esas no su 2004/131 E.) dava dosyasını başından sonuna kadar yürüttüğünü, davalıyı işbu davada asıl dava ve birleşen davalar ile (asıl dava ve bu dava ile birleşen ... 24. Asliye Hukuk Mah. 2004/445 E., ... 9. Asliye Ticaret 2009/647 E., ... 5. Asliye Ticaret Mah. 2005/615 E., ... 1.Asliye Ticaret Mah. 2006/234 E. ve 2006/235 E. sayılı dava dosyaları dahil) birlikte tamamında temsil ettiğini, davanın kazanılması için gerekli her türlü hukuki hizmeti vermiş olduğunu, kazanılan davaların gerçek değerinin hak edilen alacak ve faizi ile kurtulunan borç ve faizi toplamı 170 Milyon TL’nin üstünde olduğunu, tüm bu dosyaların davalı lehine kazanılmasında büyük ve önemli fikri ve maddi emek sarfettiğini ve zaman harcadığını, vekalet ücreti talebine konu davanın 2004 yılından 2017 yılına kadar toplam 13 yıl sürdüğünü, diğer dava ve işleri de ötelemek suretiyle şirket merkezinde tahsis edilen odada faaliyet yürüttüğünü, vekalet ücretinin ödenmesi hususunun davalı şirkete keşide edilen ... 36. Noterliğinin 03.12.2018 tarih ve 14529 sayılı ihtarnamesi ile bildirildiğini ancak buna da herhangi bir cevap alınamadığını beyan ederek fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla; vekalet ücreti olarak şimdilik toplam 70.000,00 TL vekalet ücretinin her birine hakkın doğum tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı vekili; davacının, 01.12.2010 tarihine kadar yaklaşık 6 yıl müvekkil şirketin de içinde yer aldığı grup şirketlerde hizmet akdi ile, sigortalı ve full-time çalışma esasına dayalı olarak görev yapmış olduğunu, bu hususun davacıya ait sigorta dökümünden anlaşılabileceğini, açıklanan nedenle, müvekkil şirketle davacı arasında bir vekalet akdi ve ilişkisi bulunmadığından, davaya bakmakla ... Mahkemelerinin görevli olduğunu, davacının hizmet akdi ile çalışmasının 01.12.2010 tarihinde sonlandığını, bu durumda dava tarihi itibarıyle davacının talebi zamanaşımına uğramış olmakla, davanın reddi gerektiğini, dava dilekçesinde bildirilen davaları takip etmek ve sonuçlandırmak üzere, müvekkil şirkete hukuk danışmanlığı hizmeti de veren ve dava tarihinde (2004) 30 yıllık mesleki tecrübesi olan Av. ...'ın görevlendirilmiş ve yetkilendirilmiş olduğunu, taraflar arasında bir vekalet akdi ve ilişkisi bulunmadığını, gerek asıl dava ve gerekse birleşen davalarda, bizzat müvekkil şirket tarafından davacıya verilmiş bir vekaletname söz konusu olmadığını, davaların baştan sona, Yargıtay aşaması da dahil müvekkili şirket adına ve müvekkili şirketi temsilen Av. ... tarafından takip edilip, sonuçlandırıldığı hususunun açık olduğunu, davada 164/4’e göre davacının talepte bulunup bulunamayacağının tek bir delili olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.

2. İhbar olunan Avukat ...; dava konusu ... içme suyu isale tüneli inşaatı ile ilgili hukuki nitelikli ve mahkemeye sunulan tüm dilekçe, yazışma ve çalışmaların tamamının kendi fikri üretimine ait olduğunu, bunların davacı ile ortak kullanılan bilgisayarlara kaydedildiğini, bunlarla aidiyeti ortaya koyacak olan hususun mahkemeye sunulan imzalı dilekçeler olup hiçbirinde davacının imzasının olmadığını, davanın dayanağı olan ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2004/131(bozma sonrası 2016/163 Esas) Esas sayılı dosyası ile birleştirilen 3 dosya ile birlikte celp edilip incelendiğinde yargılamanın sürdüğü 14 yıl boyunca bu davalara sunulan tüm dilekçelerin tarafınca verildiği, duruşmalara katılındığı, yargılama sırasında yapılan 2 keşifte de taraf vekili olarak hazır bulunduğu, kararın kesinleşmesine kadar temyiz duruşması, karar düzeltme dahil tüm kanun yollarına ait başvuruların tarafınca yapıldığının görüleceğini beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2004/131 Esas, ... 24. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/545 Esas, ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2005/615 Esas sayılı dosyaları bakımından vekaletname sunulmadığı, ... Asliye 1. Ticaret Mahkemesinin 2004/131 sayılı dosyasında İhbar olunan ... tarafından düzenlenmiş yetki belgesi bulunduğu, dava dilekçesinde de belirtildiği üzere söz konusu dosyanın davacı tarafça tek başına yürütüldüğünün iddia ve ispat olunamadığı, davacının dosyaya harcamış olduğu emek ve mesaiye ilişkin delillerin de vekil Avukat ... tarafından dosyanın davacıya devredildiğini göstermediği, davacının vekaletnamesinin bulunmaması ve ... tarafından yetki belgesi verilmesinden sonra işin tam olarak davacı tarafça yürütülmemesi nedeniyle doğrudan müvekkilden talep şartlarının Avukatlık Kanunu'nun 171 inci maddesi kapsamında oluşmadığı, bu nedenle husumet yokluğuna dayalı dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verildiği, ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2009/647 dosyası bakımından davacı tarafın vekaletinin bulunduğu, davanın ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2004/131 Esas sayılı dosya ile birleşmiş olmasının bu dosyanın birleşen dosya içerisindeki varlığını devam ettirmesine engel olmadığı, davacı tarafın hizmet aktiyle çalıştığı iddia olunan süre içerisinde düzenlenmiş vekaletname olmasına rağmen hizmet akdinin var olmadığı konusunda tarafların mutabık olduğu 01.12.2010 tarihinden sonra da yargılamanın ve vekilliğin devam ettiği, taraflar arasında uyuşmazlık konusu olan hizmet akdinin var olup olmadığının tartışılması ve değerlendirilmesinin bu dosya bakımından gerekli olmadığı gerekçesiyle; ''... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2006/234 Esas ve ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2006/235 Esas dosyalar bakımından, ilişkin davanın feragat nedeniyle reddine, ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2004/131 Esas (Bozma sonrası 2016/163) ... 24. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/545 Esas, ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2005/615 Esas sayılı dosyaları bakımından husumet yokluğuna dayalı dava şartı yokluğundan usulden reddine, ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2009/647 Esas sayılı dosyasında talebin %10 üzerinden 72.820,62 TL olarak belirlenmesine, ancak taleple bağlı kalınarak 12.000,00 TL nin ihtar tarihinden (03.12.2018) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı vekili; ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2004/131 Esas sayılı ana dosyasında yetki belgesi, ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2009/647 Esas sayılı dosyasında vekaletnamesi bulunduğunu, Avukatlık Kanunu'nun 171/4 maddesinin yanlış tatbik edildiğini, asıl ve birleşen tüm dosyalarda kararın kesinleşmesine kadar davalıyı Av. ... ile birlikte temsil ettiğini, vekillik faaliyetinin sadece ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/647 Esas sayılı dosya ile sınırlı olduğu sonucuna varılmasının mümkün olmadığını, Yargıtayın yerleşik uygulaması gereğince ... sahibi adına verilen yetki belgesine sahip avukatın artık alt vekil olarak kabul edilmediğini, ikame vekil olarak kabul edildiğinin benimsendiğini, kaldı ki son birleşen dosyadan gelen vekaletnamesinin bulunduğunu, davalı ... sahibinin kendisinin vekaletname ile işi takip etmesinin sonuçlarından yararlandığını, ihbar olunan diğer avukatın ise her iki dosyada kendisinin vekillik görev ve hizmetine muvafakat ettiğini, dosyalarda ihbar olunanın tek başına yaptığı ... ve işlemler olduğu gibi kendisinin de tek başına yaptığı ... ve işlemler olduğunu, alt vekil olarak kabulünün mümkün olmadığını, tanıklarının dinlenmediğini, ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2009/647 Esas sayılı dosyası için kazanılan dava değerinin %10'u kabul edilerek vekalet ücreti tesis edildiğini, bu kadar hacimli ve uzun zaman süren bir dosyadan ötürü mahkemenin alt sınırdan ayrılmamasının hatalı olduğunu, vekalet ücreti talebine konu dosyalar için ...'da dava konusu isale tüneli inşaatında günlerce süren keşif çalışmalarına katıldığının değerlendirilmediğini, vekaleti ve vekillik ilişkisinin tüm dosyalar için davanın sonuna kadar geçerli ve yürürlükte olduğunu, bilirkişinin reddi talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılması gerektiğini beyan ederek istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. Davalı vekili; taraflar arasında vekalet değil hizmet akdi bulunduğunu, davaya bakmaya ... Mahkemesinin görevli olduğunu, davacının hiçbir hukuki dava ve hizmet karşılığı kendilerinden Avukatlık Kanunu'nun 164 üncü maddesine göre herhangi bir ücret almadığını, mahkemenin birleştirilen ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/647 Esas sayılı dosya ile ilgili davacının talebini kabul etmesinin yasaya uygun bulunmadığını, davacının bu dosyaya sunduğu vekaletnamenin 08.10.2008, davacının girdiği birleştirme kararının verildiği duruşma tarihinin ise 31.12.2009 olduğunu, davacının bu tarihlerde hizmet akdi ile çalışan olduğunu, Avukatlık Kanunu'na göre avukatlık ücreti talep etmesinin mümkün olmadığını, mahkemece davacının hizmet akdi ile çalıştığı kabul edilmekte olup sonrasında dosya ile irtibatının devam ettiğinin kabul edilmesinin mücerret ve mesnetsiz bir tespit olduğunu, bu konuda somut ve kesin delil bulunmadığını, hizmet akdi ile çalışan bir kişinin hizmet akdi sonlandıktan sonra ayrıca bir ihbar veya talimat gerekmeksizin çalışanın işveren adına yaptığı bütün ... ve takiplerin akdin hitamı ile birlikte kendiliğinden sonlanacağını, akit sonlanmasına rağmen yarım kalan işler var olup bunun devamı işveren tarafından isteniyorsa bu konuda işveren tarafından çalışanın açıkça talimatlandırılması gerektiğini, kendilerinin böyle bir talimatı olmadığını, bunu ispat yükünün davacıya düştüğünü, davacının ibraname imzalamak suretiyle ... yerini terk ettiğini, bunun da davacının şirketten el çektiğini/çektirildiğini gösterdiğini, davacının ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2004/131 Esas sayılı dosyası ile hiçbir irtibatının olmadığını, davacının dava kesinleştikten 7 ay sonra 2016/163 (2004/131) Esas sayılı dosyayı mahzenden çıkartarak bu dosya içindeki Av. ... tarafından kendisine verilen 31.05.2004 tarihli yetki belgesinin fotoğrafını çekip bunu 04/12/2018 tarihli dilekçesine eklemek suretiyle kendi adına UYAP kaydı oluşturduğunu, bunun da tek başına davacının dosyalarla hukuki bir bağlantısının bulunmadığını ortaya koyduğunu, aksi düşünülse dahi Avukatlık Kanunu'nun 164/4 maddesine göre hesaplanan avukatlık ücretinin tamamının davacıya ait olabileceğinin kabulünün mümkün olmadığını, kararın aleyhlerine olan kısmının kaldırılması gerektiği ileri sürülerek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dosya kapsamı, mevcut delil durumu, hizmet akdi sona erdikten sonra vekalet ilişkisinin sonlandırıldığının ispatlanmamış olması, bu durumda davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olması, ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2004/131 Esas (Bozma sonrası 2016/163), ... 24. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/545 Esas, ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2005/615 Esas sayılı dosyalarında davacı avukatın alt vekil olup Avukatlık Kanunu'nun 171. maddesi gereğince doğrudan davalıdan talepte bulunamayacak olması, ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2009/647 Esas sayılı dosyası bakımından Avukatlık Kanununun 164 üncü maddesi kapsamında %10 üzerinden vekalet ücreti belirlenmesinin yerinde olması ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf başvuru dilekçesindeki beyanlarını tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, vekalet sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 171 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1136 sayılı Kanun'un 171/4 üncü maddesi gereği; avukat tarafından işe başka avukatlar teşrik edilmiş ise, avukat bundan dolayı ayrı bir ücret istiyemiyeceği gibi, işi birlikte takip eden avukat da müvekkilden herhangi bir ücret isteyemez. ... tamamen başka bir avukata bırakılmış ise, tevkil eden ve tevkil olunan avukatlar ücret sözleşmesindeki miktarı aşmamak şartiyle, harcadıkları mesaiye karşılık olan ücreti müvekkilden isteyebilirler.

Somut olayın incelenmesinde; davacı tarafından temyize konu edilen dosyalarda vekillik görevinin ihbar olunan ... tarafından gerçekleştirildiği, dilekçeler altında davacının avukat olarak imzasının bulunmadığı, duruşmalara katılmadığı, bizzat davalı şirket tarafından düzenlenmiş bir vekaletnamenin dosyaya sunulmadığı, dosyada Avukat ... tarafından davacı adına düzenlenmiş yetki belgesinin bulunması hususunun işin tamamen başkasına bırakıldığı anlamına gelmeyeceği, bu durumda davacı avukatın davalıdan herhangi bir ücret isteme hakkı bulunmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Davalının Temyizi Yönünden

Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin miktar yönünden REDDİNE,

B. Davacının Temyizi Yönünden

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine,

17.100,00 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.