Logo

3. Hukuk Dairesi2023/1028 E. 2023/2443 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Eksik ödendiği iddia edilen kira bedelleri ve işlemiş faiz alacağının tahsili istemine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma ilamında belirtilen hususlara uygun şekilde inceleme ve araştırma yaparak hüküm kurduğu, bozma kararı kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş hususlara ilişkin iddiaların incelenmesinin mümkün olmadığı ve bilirkişi raporundaki hesaplamaların doğru olduğunun anlaşılması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

DAVA TARİHİ : 18.01.2013

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, bozmaya uyan Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin, davalı ile 08.10.1997 tarihinde Ankaray istasyonlarına gıda otomatlarının konularak işletilmesi hususunda kira sözleşmesi imzaladığını, Sayıştay tarafından 2012 yılına ilişkin yapılan inceleme sonucunda; kira sözleşmesi gereğince tüketici enflasyonu oranında yapılması gereken artışların bu oranda yapılmaması nedeniyle davalının kira bedellerini eksik ödediğinin tespit edildiğini, ayrıca 2008 yılında konulan 4 adet ek otomatın kira bedelinin de hatalı hesaplanmasından dolayı devam eden yıllarda eksik kira bedeli ödenmeye devam edildiğini iddia ederek, 1998 yılı Ekim ayından itibaren eksik ödenen 154.614,12 TL kira bedelinin tahakkuk ettiği her aya ilişkin vade tarihlerinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davaya konu alacağın zamanaşımına uğradığını, kira sözleşmesinin başlangıcından itibaren öngörülen bedelleri süresinde ödediğini, davacı şirketin faturaları kesip gönderdiği ve kendilerinin ödemeleri yaptığını, bu kadar yıl sonra böyle bir dava açılmasının iyi niyetle bağdaşmadığını, tarafların karşılıklı mutabakatı ile bugüne kadar gelindiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 10.05.2016 tarihli ve 2013/69 E., 2016/620 K. sayılı kararıyla; davalı vekilinin 21.02.2013 tarihli süre uzatım isteminde zamanaşımı itirazında bulunmadığı, 07.03.2013 tarihli cevap dilekçesinde zamanaşımı itirazında bulunduğu ancak duruşmada davacı tarafın zamanaşımı itirazına karşılık savunmanın genişletilmesi itirazında bulunmadığı, bu nedenle zamanaşımı itirazı nazara alınarak yapılan hesaplamaya göre davacının davalıdan talep edebileceği herhangi bir alacağın bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairece verilen 25.09.2019 tarihli ve 2017/14165 E., 2019/7119 K. sayılı ilamla; zamanaşımı def’inin süresinde ileri sürülmediği dikkate alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle hükmün bozulmasına karar verilmiş, bozma ilamına karşı davalı vekili, süresi içinde kararın düzeltme yoluna başvurmuştur

3. Dairece verilen 20.10.2020 tarihli ve 2020/2418 E., 2020/5831 K. sayılı ilamla; davalı vekilinin iki haftalık kanuni süre içerisinde Mahkemeye başvurarak cevap süresinin uzatılması talebinde bulunduğu, Mahkemece cevap süresinin iki hafta uzatılmasına ilişkin verilen karar sonrasında 07.03.2013 tarihli cevap dilekçesi ile zamanaşımı def'inde bulunulduğu, bu durumda davalının kanuni süresi içerisinde dava dilekçesine karşı zamanaşımı def'inde bulunduğu, Mahkemece zamanaşımına göre verilen karar yönünden bir usulsüzlük bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile bozma ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra, Mahkemece hangi rapora neden öncelik tanındığı belirtilmeden ve raporlar arasındaki çelişki giderilmeden itiraza uğrayan bilirkişi raporuna göre karar verilmesinin doğru olmadığı, Mahkemece önceki bilirkişiler dışında yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulundan çelişkileri gideren, tarafların rapora itirazlarını karşılayan, Yargıtay ve taraf denetimine elverişli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle, Mahkeme kararı bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı yanın zamanaşımı def'i doğrultusunda 18.01.2008 tarihinden önceki kira alacaklarının zamanaşımına uğradığı, taraflar arasında imzalanan davaya konu kira sözleşmesinin amir hükmü gereğince tüketici enflasyonu oranında yapılması gereken artışların yapılmadığı, bu suretle davalının kira bedellerini eksik ödediği ve 2008 yılında konulan 4 adet ek gıda otomatının kira bedelinin de hatalı hesaplanmasından dolayı devam eden yıllarda eksik kira bedeli ödenmeye devam edildiğinin hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporu ile de tespit edildiği, davacı yanın 18.01.2008-18.01.2013 tarihleri arasında eksik ödenen kira bedeli ve kademeli faiz alacağı ile 2008 yılı Mart ayında konulan 4 adet otomatın eksik ödenen kira bedeli ve bu bedele işlemiş faiz alacağının davalı yandan alınarak davacı yana verilmesi gerektiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile 18.01.2008-18.01.2013 tarihleri arasında 20 adet otomatın eksik ödenen kira bedeli 30.006,33 TL ve bu miktarın işlenmiş kademeli faiz alacağı 14.695,41 TL; 2008 yılı Mart ayında konulan 4 adet otomatın eksik ödenen kira bedeli 7.068,34 TL ve bu miktarın işlenmiş faizi 3.216,11 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili; bilirkişi raporunda önceki raporlardaki çelişkilere değinilmişse de bu çelişkilerin giderilmediğini, bilirkişinin hukuki değerlendirmelerde bulunduğunu, zamanaşımı def'inin kabul edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davalının sözleşmeyi ticari faaliyette bulunmak amacıyla imzaladığını ve basiretli tacir kavramı gereği kira sözleşmeleri için öngörülen Yargıtay İçtihatları ve yasal artış oranı sınırlamalarının uygulanamayacağını, aylık artış oranlarının hatalı uygulandığını ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili; söz konusu çelişkiler giderilemediği gibi ek rapor alınması talebinin de kabul edilmediğini, her iki tarafın itirazlarının ek raporla ya da yeni bir raporla giderilmesi gerektiğini, zamanaşımı konusunun tam olarak dikkate alınmadığını, hesaplamaların dayanağı olmadığını, fazla ödemeleri bulunduğunu ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, eksik ödenen kira alacağı istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. Bir Mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK).

2. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 313 üncü maddesi gereğince, kiracı kira bedelini ödemekle yükümlüdür.

3. Değerlendirme

Mahkemece uyulan bozma ilamında gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yapılarak yine o ilamda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verilmiş olmasına, bozma kararının kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin ileri sürülen sebeplerin incelenmesinin artık mümkün olmamasına ve özellikle bilirkişi raporundaki hesaplamaların doğru olduğunun anlaşılmasına göre, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,

Bakiye temyiz harçlarının temyiz edenlere yükletilmesine,

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

02.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.