Logo

3. Hukuk Dairesi2023/113 E. 2023/1986 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından feragat edilen itirazın iptali davasında, davalı vekiline hükmedilecek vekalet ücretinin hesabında dava değerinin esas alınmaması nedeniyle uyuşmazlık çıkmıştır.

Gerekçe ve Sonuç: Davanın feragatle sona ermiş olsa dahi, vekalet ücretinin belirlenmesinde, davacının dava dilekçesinde belirttiği dava değerinin esas alınması gerektiği, tevzi formunda farklı bir bedelin yer almasının ve harcın eksik ödenmesinin davalı vekilinin vekalet ücretine etki etmeyeceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının davalı lehine hükmedilen vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1732 E., 2022/1637 K.

DAVA TARİHİ : 31.01.2022

KARAR : Davanın Reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kızıltepe 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/241 E., 2022/353 K.

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; miktar, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; 7155 sayılı Abonelikten Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun gereği merkezi takip sisteminin 2020/1057521 takip numaralı dosyası ile davalı aleyhine ödenmemiş elektrik fatura borcu nedeniyle takip başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, bahsi geçen Kanunun 7 nci maddesinin 3 üncü fıkrası gereği icra takibinin durduğunu, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek; itirazın iptaline, lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; aboneliğin kendisine ait olmadığını, aynı isimdeki başka birine ait olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; “1-Davanın feragat nedeniyle reddine, (..) 5- Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince feragatin ön inceleme aşamasından önce yapılması (nedeniyle);maktu vekalet ücretinin yarısı olan 2.550,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,…” karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde, dava değeri üzerinden nisbi vekalet ücreti hesaplanarak bunun yarısı olan miktarın müvekkiline ödenmesine karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla “her ne kadar dava değeri, dava dilekçesinde 111.002,37 TL olarak gösterilmiş ise de, tevzi formunda dava değerinin 1,00 TL olarak gösterilmesi ve davacı vekilince bir lira üzerinden 80,70 TL başvurma harcı ve 80,70 TL peşin harç yatırıldığı dava değeri üzerinden yatırılması gereken nispi harcın davanın başında yatırılmadığı ve yargılama aşamasında da tamamlanmadığı, bu durumda her ne kadar takibe konu miktar 111.002,37 TL ise de mahkemece harçlandırılmamış bu miktar üzerinden nispi vekalet ücreti hesaplanmayarak maktu vekalet ücretinin yarısına hükmedilmesi(nin) istinafa gelenin sıfatı da gözetilerek yerinde” olduğu gerekçesiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf sebeplerini tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, abonelik sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla merkezi takip sistemi aracılığıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 2022 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin (AAÜT) 6 ncı maddesi; “Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul, sulh veya herhangi bir nedenle; ön inceleme tutanağı imzalanıncaya

kadar giderilirse, bu Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur...”;

2. 13 üncü maddesi; “Bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için bu Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 10 uncu maddenin üçüncü fıkrası ile 12 nci maddenin birinci fıkrası, 16 ncı maddenin ikinci fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) bu Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.” hükmünü içermektedir.

3. Değerlendirme

1.Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ön inceleme tutanağı imzalanmadan önce davadan feragat edilmesiyle sona ermiştir.

2.Temyiz incelemesinin konusunu, davalı lehine hükmedilecek vekalet ücretinin belirlenmesinde dava açılırken yatırılması gereken (peşin) nispi karar ve ilam harcının eksik yatırılmasının etkisinin olup olmadığı oluşturmaktadır.

3.Dava, 7155 sayılı Kanun'un 7 nci maddesinin 3 üncü fıkrası atfıyla 2004 sayılı İcra İflas Kanun'un 67 nci maddesine dayanan itirazın iptali istemine ilişkin olup konusunun para olması nedeniyle haklı çıkan taraf lehine AAÜT'nin 13 üncü maddesi gereği tarifenin 3 üncü kısmına göre (nispi) vekalet ücreti belirlenmesi gerekir. HMK’nun 312 nci maddesinin 1 inci fıkrasında feragat edenin, aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkum edileceği öngörülmüştür.

4.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 26 ncı maddesine göre, hakim, tarafların talep sonucu ile bağlıdır. Talep sonucunun dava dilekçesinde açıkça belirtilmesi aynı Kanun'un 119 uncu maddesinin amir hükmünün gereğidir. Dava dilekçesinde bu konuda bir açıklık bulunmaması halinde hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğü (6100 Sayılı Kanun m.31) ve 119 uncu maddenin 2 nci fıkrasının bir gereği olarak davacıya süre verilerek talep sonucu açıklattırılır.

5.İtirazın iptali davalarında alınması gereken karar ve ilam harcı, değer ölçüsüne göre nispi (binde 64,31) esasa göre belirlenir ve davanın açıldığı tarihte 1/4’ü peşin olarak alınır. Kaldı ki, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 29 uncu maddesi uyarınca ilama dayanmayan takiplerde alacaklı, mahkemeye müracaatta mecbur kalırsa peşin alınan harcın alacaklıya iade edilebileceği gibi alacaklının borçlunun takibe itirazı sonrası açılan itirazın iptali davasında harçlara mahsup olunur. Buna rağmen peşin harcın eksik alındığının tespiti halinde 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 30 uncu maddesi uygulanır.

6.Somut olayda dava dilekçesi, talep sonucunun, 111.002,37 TL üzerinden başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı ödenmesi olduğu konusunda hiçbir duraksamaya yer vermeyecek şekilde açıktır.

7.Tevzi formu, tevzi bürosu ya da tevzi ile görevlendirilen yazı işleri personelince hazırlanır ve dava dilekçesinin hangi mahkemeye tevzi edildiğini gösterir. Tevzi formu, taraf işlemi olmadığından burada dava değerinin 1 TL gösterilmiş olmasının da, harcın buna göre eksik alınmış olmasının da dava dilekçesinin açıklığı karşısında hiçbir önemi ve bağlayıcılığı yoktur.

8.Bilindiği üzere feragat, davayı sona erdiren bir taraf işlemidir. Feragat halinde hakim elini davadan çektiği için davacıdan, talep sonucu hakkında ilam almak amacıyla ödenmesi gereken peşin harcın eksikliğinin tamamlatılmasını isteyemez. Bu durum, harç tamamlanmazsa müteakip işlemler yapılmaz kuralı ile de çelişmez. Zira eksik yatırılan harç, karar ve ilam harcı olup feragat ile zaten uyuşmazlığın mahkeme kararı ile çözülmesinden, talep sonucu hakkında ilam alınmasından vazgeçilmektedir. Yine, maddi hukuka da etki ederek davanın açılmamış sayılması haline göre davacı için daha ağır sonuçlar doğurduğundan feragatin harç eksikliğinden öncelikli olduğu kabul edilmelidir.

9.Öte yandan harç, bir külfettir. Külfet, kanun tarafından kendisine yüklenen bazı davranış ödevlerini yerine getirmeyen kişinin haklarını tamamen veya kısmen kaybetmesi kısaca kendi yararına bir hukuki durumu elde edememesi ondan yoksun kalmasını ifade eder (Prof. Dr. Necip Kocayusufpaşaoğlu, Borçlar Hukukuna Giriş, Hukuki İşlem, Sözleşme (1.Cilt), s.32, İstanbul 2010. ). Diğer bir ifadeyle külfeti yerine getirmeyen kişi, bunun olumsuz sonuçları ile bizzat karşılaşır. Harç, kişilerin özel çıkarlarına ilişkin olarak kamu kuruluşlarının hizmetlerinden yararlanmaları karşılığında yaptıkları bir ödeme olduğuna göre ödenmemesinin sonucu mükellefin o hizmetten yararlanamaması olmalıdır. Bu nedenle işbu dava ile malvarlığının 111.002,37 TL’lik kısmı tehdit edilen davalıya verilecek vekalet ücretinin belirlenmesinde davacının külfetinde olan harcın eksik yatırılmış olması dikkate alınarak davalı lehine daha az vekalet ücreti kararlaştırılamaz.

10.Sonuç olarak dava değerinin 111.002,37 TL olduğu, davanın ön inceleme tutanağı imzalanmadan feragatle sona erdiği sabit olduğuna göre; davalı lehine, AAÜT’nin 6 ncı ve 13 üncü maddeleri gereği 111.002,37 TL üzerinden Tarifenin 3 üncü kısmına göre belirlenecek miktarın yarısı kadar vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davalı lehine karar tarihindeki AAÜT‘ye göre maktu vekalet ücretinin yarısına hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanunu’nun 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının davalı lehine hükmedilen vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, davalı tarafın temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasının 5 numaralı bendinde yer alan “Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince feragatin ön inceleme aşamasından önce yapılması; maktu vekalet ücretinin yarısı olan 2.550,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” ibaresinin çıkartılarak yerine “Davalı, kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 6 ıncı ve 13 üncü maddeleri göre belirlenen 7.245,61 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine ” ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.