"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesi
Taraflar arasında, İlk Derece Mahkemesinde görülen hakem heyeti kararına itiraz davasında davanın reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince kesin olarak verilen kararın kanun yararına temyizen incelenmesi Adalet Bakanlığı tarafından istenilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davalı... tarafından hizmet almadığı bir işleme karşılık kredi kartından haksız olarak 4.500,00 Türk Lirası çekildiği ve çekilen bu paranın şirkete aktarıldığı sebeplerine dayanılarak Şehzadeler İlçe Tüketici Hakem Heyetine başvuru yapıldığını, Tüketici Hakem Heyeti tarafından şirket aleyhine karar verildiğini, 6493 Sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun uyarınca Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından tesis edilen elektronik para kuruluşu ve ödeme hizmetleri lisansına sahip bir kuruluş olarak hizmet verdiğini, lisanslı bir ödeme ve elektronik para şirketi olduğunu, kredi kartını çıkartan bankaya hiçbir husumet yöneltilmeksizin sadece bir aracı kurum olarak ödeme hizmet sağlayıcısı konumundaki şirkete talep yöneltilmesinin iyiniyetli olmadığını, davalı...'un “.../... bakiye yükleme işlemi” yapmak üzere söz konusu parayı Satılmış ... isimli şahsa ait alt hesaba gönderdiğini, ilgili tutarın gönderimine ilişkin hesap hareketleri ve Satılmış ...'e ait bilgilerin
de Mahkemeye sunulduğunu, ayrıca söz konusu işlemin 3D secure onayı ile gerçekleşmiş olduğundan karşı tarafın bilgisi dışında yapıldığı iddiasının gerçeği yansıtmayacağının da açıkça ortada olduğunu, başvurucu tarafından gönderilen miktarın söz konusu paranın gönderildiği kişi tarafından ne şekilde harcanmış olduğunun da şirketin bilgisi dahilinde olmadığını, hiçbir kusurları olmamasının göz önünde bulundurulması gerektiğini belirterek Şehzadeler İlçe Tüketici Hakem Heyetinin 31.03.2022 tarihli ve 162320220001181 Karar no.lu kararının iptalini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı; Tüketici Hakem Heyeti kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının dava dilekçesinde belirttiği üzere 6493 Sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun uyarınca Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından tesis edilen elektronik para kuruluşu ve ödeme hizmetleri lisansına sahip bir kuruluş olarak hizmet verdiği, BDDK'nın 28841 no.lu Tebliği'nin 5 inci maddesine göre yükümlülüğü bulunduğu, ayrıca yine aynı Tebliğ'in 7 nci maddesinin birinci bendinin "Bilgi alışverişi kuruluşları ve Risk Merkezi, üye kuruluşlar ile olan bilgi iletişiminin güvenli, doğru ve yeterli sıklıkta gerçekleşebilmesi için gerekli önlemleri alır; söz konusu önlemleri üye kuruluşa iletir ve bu önlemlerin yerine getirilmesini gözetir; bilgilerin ne ölçüde güncel tutulacağına ilişkin yönetim kurulu kararı alır ve bir ay içerisinde Kuruma ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasına yazılı olarak iletir." hükmünü ihtiva ettiği, bilgilerin doğruluğunun, güvenliğinin ve güncelliğinin sağlanması yükümlülüğünün BDDK tarafından verildiği, dava dosyası içerisinde yapılan incelemelerden müşteri bilgilerinin güvenli, doğru olmadığı ve yeterli sıklıkta teyid edilmediği, AYPARA/Paladyum Elektronik Para ve Ödeme Hizmetleri Anonim Şirketi'nin müşterisi olan ve sosyal mühendislik yöntemleri ile Satılmış ...'e haksız olarak aktarılan 4.500,00 TL'yi ve davalı tarafından yapılmış tüm masrafları iade etmesi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. KANUN YARARINA TEMYİZ
A. Kanun Yararına Temyiz Yoluna Başvuran
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararının kanun yararına temyizen incelenmesi Adalet Bakanlığı tarafından istenilmiştir.
B. Temyiz Sebepleri
Adalet Bakanlığınca; Mahkemece taraflar arasında tüketici işlemi bulunmadığından Tüketici Hakem Heyetinin anılan uyuşmazlığın çözümünde görevli olmadığı dikkate alınıp davaya konu hakem heyeti kararının iptaline karar verilmesi gerekirken işin esası hakkında karar verilmiş olması doğru olmadığı ve yine duruşma açılmadan yapılan değerlendirmeyle hukuki dinlenilme hakkını ihlal edecek şekilde hüküm kurulmuş olmasının da usul ve yasaya aykırı bulunduğu ileri sürülerek, kararın kanun yararına bozulması talep edilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu uyuşmazlığın hakem heyetinin görevine girip girmediği ve dava konusu uyuşmazlık hakkında mahkemece dosya üzerinden karar verilip verilmeyeceğine noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 363 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemelerinin kesin olarak verdikleri kararlar ile istinaf incelemesinden geçmeden kesinleşmiş bulunan kararlarına karşı, yürürlükteki hukuka aykırı bulunduğu ileri sürülerek Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına temyiz yoluna başvurulur.
2. Temyiz talebi Yargıtayca yerinde görüldüğü takdirde, 6100 sayılı Kanun’un 363 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca karar kanun yararına bozulur ve bu bozma, kararın hukuki sonuçlarını ortadan kaldırmaz.
3. 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun'un Kapsam başlıklı 2 nci maddesi; "Bu Kanun, ödeme ve menkul kıymet mutabakat sistemlerini, ödeme hizmetlerini, ödeme kuruluşları ile elektronik para kuruluşlarını kapsar." şeklindedir.
4. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (6502 sayılı Kanun) Tanımlar başlıklı 3/k maddesinde; "Tüketici: Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi", yine 3/l maddesinde; "Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi" olarak açıklanmıştır.
5. 6502 sayılı Kanun'un Tüketici Mahkemeleri başlıklı 73 üncü maddesinin birinci fıkrası ise; "Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir." şeklindedir.
6. 6502 sayılı Kanun'un Diğer hükümler başlıklı 83 üncü maddesinin ikinci fıkrası şöyledir: "Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez."
7. 6502 sayılı Kanun'un Karar ve Karara İtiraz başlıklı 70/4 üncü maddesi şöyledir: "İtiraz olunan kararın, esas yönünden kanuna uygun olup da, kanunun olaya uygulanmasında hata edilmiş olmasından dolayı itirazın kabul edilmesi gerektiği veya kanuna uymayan husus hakkında yeniden yargılamayı gerektirmediği takdirde tüketici mahkemesi evrak üzerinde, kararı değiştirerek veya düzelterek onama kararı verebilir. Tarafların kimliklerine, ticari unvanlarına ait yanlışlıklarla, yazı, hesap veya diğer açık
ifade yanlışlıkları hakkında da bu hüküm uygulanır. Karar, usule ve kanuna uygun olup da gösterilen gerekçe doğru bulunmazsa, gerekçe değiştirilerek veya düzeltilerek onanır."
8. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Hukuki Dinlenilme Hakkı başlıklı 27 nci maddesi şöyledir:
"(1) Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler.
(2) Bu hak;
a) Yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını,
b) Açıklama ve ispat hakkını,
c) Mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini, içerir."
9. Hukuki dinlenilme hakkının bir gereği olarak duruşma açılarak karar verilmesi konusunda emsal nitelikte olan Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 20.06.2022 tarihli ve 2022/4398 E., 2022/5939 K. sayılı ilamı; 23.05.2022 tarihli ve 2022/2657 E., 2022/4869 K. sayılı ilamı; 14.03.2022 tarihli ve 2022/1046 E., 2022/2167 K. sayılı ilamı; 11.05.2023 tarihli ve 2023/2056 E., 2023/1422 K. sayılı ilamı.
3.Değerlendirme
1. Dava dosyasının incelenmesinde; davacının 6493 sayılı Kanun kapsamında ödeme hizmeti veren kuruluş olduğu, davalının davacı ödeme aracı kurum vasıtasıyla dava dışı Satılmış ...'e 4.500,00 TL 25.07.2021 tarihinde ödeme yaptığı, ancak söz konusu ödemenin internet üzerinden ... hesabına para yüklemesi esnasında yönlendirildiği site aracılığıyla olduğu, sunulan hizmetin ayıplı olduğu iddiası ile Tüketici Hakem Heyetine başvurulduğu, davalının 6502 sayılı Kanun'da tanımlandığı şekliyle tüketici olduğu, uyuşmazlığın Tüketici Hakem Heyetinin görevine girdiği anlaşıldığından Adalet Bakanlığının bu yöne ilişkin kanun yararına temyiz talebinin reddi gerekir.
2. Yine dava dosyasının incelenmesinde; Mahkemece duruşma açılmaksızın dosya üzerinden karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, Tüketici Hakem Heyeti kararına itiraz davasında yeniden yargılama yapılması gerektiğinden ve dosya kapsamında bilirkişi incelemesi de yaptırıldığından 6502 sayılı Kanun'un 70 inci maddesinin dördüncü fıkrası ve hukuki dinlenilme hakkının bir gereği olarak duruşma açılarak karar verilmesi gerekirken dosya üzerinden hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
O halde, Adalet Bakanlığının bu yöne ilişen kanun yararına temyiz talebinin kabulü gerekmiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle Adalet Bakanlığının görev hususunda kanun yararına bozulması talebinin REDDİNE,
2. Yukarıda ikinci bentte açıklanan nedenlerle Adalet Bakanlığının 6100 sayılı Kanun’un 363 üncü maddesinin birinci fıkrasına dayalı kanun yararına temyiz istemlerinin kabulü ile kararın sonuca etkili olmamak üzere KANUN YARARINA BOZULMASINA,
Dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına gönderilmesine,
06.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.