Logo

3. Hukuk Dairesi2023/1170 E. 2023/1135 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İtirazın iptali davasında, icra inkar tazminatı talebinin reddine ilişkin Yargıtay kararının düzeltilmesi talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin Yargıtay’ın ilk bozma kararına uymasının ardından davacı tarafından icra inkar tazminatına ilişkin temyiz yoluna başvurulmaması nedeniyle bu hususun kesinleştiği ve davacı lehine usuli müktesep hak oluşturduğu, bu sebeple karar düzeltme talebinin HMK 440. maddede öngörülen hallerden hiçbirine uymadığı gözetilerek karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/123 E., 2022/394 K.

DAVA TARİHİ : 30.07.2010

KARAR : Davanın kısmen kabulü, kısmen reddi

KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davalı vekili, Davacı vekili

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece hükmün onanmasına karar verilmiştir.

Taraf vekilleri tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; davalı ile aralarındaki sözleşme kapsamında, hak sahiplerine sunulan hizmetin karşılığı ödenmek üzere ibraz edilen faturaların ödememesi nedeniyle davalı hakkında takip başlattığını, takibe haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı; Emekli Sandığı faturalarının Sağlık İl Müdürlüğüne teslim edilmediğini, şirket müdürü ile yapılan görüşmelerde faturaların Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü'ne gönderildiğini ve faturaların 2004-2005-2006 ve 2007 dönemlerine ait olduğunun bildirildiğini, takibe konu fatura bedellerinin davacı şirkete ödendiğini, ödenmemiş herhangi bir fatura borcu bulunmadığını beyanla davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 14/04/2015 tarih ve 2010/360 E., 2015/74 K. sayısı ile belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1.Mahkeme kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 13.03.2017 tarihli 2015/38673 E., 2017/3008 K. sayılı kararı ile, hüküm bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 2019/15 E., 2019/313 K. sayılı kararı ile, davanın kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1.Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 22.06.2020 tarihli ve 2020/1549 E., 2020/3234 K. sayılı kararı ile; hüküm bozulmuştur.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 2021/123 E., 2022/394 K. sayılı kararı ile, bozma öncesinde alınan raporlar arasındaki çelişkiyi giderir hükme ve denetime elverişli olduğu değerlendirilen bozma sonrası alınan rapor doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile Elazığ 3. İcra Müdürlüğünün 2019/6176 E. sayılı takip dosyasında davalının itirazının 52.360,36 TL asıl alacak yönünden iptaline, alacak miktarı yargılama aşamasında netleştiğinden davacının icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Dairenin 19.12.2022 tarihli ve 2022/7961 E., 2022/9575 K. sayılı kararıyla, mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR DÜZELTME

A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran

Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

B. Karar Düzeltme Sebepleri

1.Davacı; tüm talepler yönünden davanın kabul edilmesi gerektiğini, icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, davalı kurumun kendi kayıtlarıyla, beyanları ve açık hesaba göre alacağın belli olduğunu, 240 adet faturanın inceleme dışı bırakıldığını, eksik inceleme ile karar verildiğini ileri sürerek; kararın düzeltilmesini ve Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı Kurum vekili; davanın tümden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı şirkete ait Emekli Sandığı faturalarının Elazığ Sağlık Merkez Müdürlüğüne teslim edilmediğini, davacı şirket müdürlü ile yapılan görüşmeler neticesinde, şirket müdürü tarafından faturaların Emekli Sandığı Genel Müdürlüğüne gönderildiğini ve faturaların 2004-2005-2006-2007 dönemlerine ait Emekli Sandığı Genel Müdürlüğünde olduğunun bildirildiğini, söz konusu takibe konu edilmiş olan davacı şirkete, karşılığı ödenmemiş herhangi bir fatura bulunmadığını, dava dosyasında ekli listede yer alan 17145 numaralı fatura bedeli 691,49 TL olarak belirtildiği halde ekli listede bu faturanın da yer aldığı toplam 25 adet fatura karşılığı icmal toplamı olan 14.789,25 TL’nin ödendiğini, göreve ilişkin itirazların değerlendirilmemiş olduğunu, usul ve yasaya aykırı olan bilirkişi raporunun hükümde esas alındığını ileri sürerek; kararın düzeltilmesini ve Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, 09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı kararının ilgili kısmı şöyledir:

''Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince karar verme mükellefiyeti meydana gelir ve bu itibarla mahkemenin sonraki hükmünün bozmada gösterilen esaslara aykırı bulunması, usule uygun sayılmaz, bozma sebebidir. Mahkemenin bozma kararına uymasıyla meydana gelen bozma gereğince muamele yapma ve hüküm verme durumu, taraflardan birisi lehine ve diğeri aleyhine hüküm verme neticesini doğuracak bir durum olup, buna " usuli müktesep hak" denilmektedir. Gerçekten, mahkemenin doğru bularak uyduğu veyahut uymak zorunda olduğu bozma kararı ile dava, usul ve kanuna uygun bir çığıra sokulmuş demektir."

3. Değerlendirme

1. Mahkemenin, Yargıtayın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (Hukuk Genel Kurulunun 20.12.2013 tarihli ve 2013/23-131 E. 2013/1681 K. sayılı kararı).

2. İlk Derece Mahkemesinin 2019/15 E., 2019/313 K. sayılı kararı ile; davanın kabulüne, itirazın 75.000 TL asıl alacak yönünden iptaline, icra inkar tazminatının reddine karar verilmiş olup, hüküm sadece davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı yanın icra inkar tazminatına ilişkin bir temyizi olmadığından, kesinleşmiş bu kısım, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur. Bu nedenle davacının icra inkar tazminatına ilişkin karar düzeltme talebi yerinde değildir.

3. Düzeltilmesi istenilen Yargıtay ilamında açıklanan gerekçelere göre düzeltme talebinde ileri sürülen sebepler 1086 Sayılı Kanun'un 440. maddesindeki yazılı hallerden hiç birisine uymadığından ve hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli olduğunun anlaşılmasına göre, taraf vekillerinin karar düzeltme taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin karar düzeltme taleplerinin REDDİNE,

Aşağıda yazılı para cezalarının taraflara yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

12.04.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.