Logo

3. Hukuk Dairesi2023/1261 E. 2024/635 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yetki belgesi ile yargılamaya katılan vekile yapılan tebligatın geçerli olup olmadığı ve buna bağlı olarak istinaf başvuru süresinin geçirilmiş sayılıp sayılmayacağı.

Gerekçe ve Sonuç: Avukatlık Kanunu ve Tebligat Kanunu hükümleri uyarınca yetki belgesi ile yargılamaya katılan vekile yapılan tebligatın geçerli olduğu, yetki belgesini hükümsüz kılan bir işlem yapılmadığı ve istinaf başvuru süresinin vekile yapılan tebliğ ile başladığı gözetilerek, süresinden sonra yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2056 E., 2022/1529 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 9. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2014/256 E., 2021/448 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, İlk Derece Mahkemesince eksik istinaf harcının yatırılmadığı gerekçesiyle verilen 23.02.2022 tarihli ek kararla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

23.02.2022 tarihli ek karara karşı davacı vekili tarafından yasal süre geçtikten sonra istinaf talebinde bulunduğundan İlk Derece Mahkemesince 12.10.2022 tarihli ek karar ile davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.

Ek kararların davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 15.02.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde gelen davacı vekili Avukat ... ve davalı vekili Avukat ...'nun sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; davalı şirket ile müvekkili arasında yapılan sözleşmeye göre 3 adet araç teslim edileceğinin taahhüt edildiğini, söz konusu araçlar için davalı tarafça 3 adet proforma fatura düzenlenerek teslim edildiğini ancak yapılan ihtarlara rağmen söz konusu araçların teslim edilmediğini, ihtarname davalıya tebliğ edildikten sonra müvekkilinin eşi hesabına 50.000,00 TL yatırıldığını, bunun davalının araçları iade etmek yerine araçların değerlerini ödeme hakkını kullandığını gösterdiğini belirterek; araçların dava tarihinden itibaren değerlerinin hesaplanmasını, bu hesaplamadan davalının ödediği miktarın mahsup edilmesi suretiyle fazlaya ilişkin her türlü dava ve talep haklarının saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 15.000,00 TL'nin ödemelerin yapıldığı tarihten itibaren ticari işlere uygulanan faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesini talep etmiş; 02.05.2017 tarihli dilekçe ile dava değerini 175.134,99 TL 'ye yükseltmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davacı ile müvekkili şirket arasında araç alım satımına ilişkin imzalanan bir sözleşmenin olmadığını, dava dilekçesi ekinde yer alan proforma faturalarda belirtilen şasi numaralı araçların 09.10.2013 tarihinde müvekkili şirket kayıtlarında ve stoklarında bulunmadığını, davacı tarafından yapılan bir ödeme söz konusu olmadığı gibi müvekkili tarafından da bir iade söz konusu olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1. İlk Derece Mahkemesinin 02.12.2021 tarihli ve 2014/256 E., 2021/448 K. sayılı kararıyla; davacının davasını ispat edemediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.

2. İlk Derece Mahkemesinin 23.02.2022 tarihli ek kararıyla; usulüne uygun muhtıra tebliğine rağmen eksik istinaf karar harcı, istinaf yoluna başvurma harcı ve gider avansının yatırılmadığı gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 344 üncü maddesi uyarınca istinaf isteminin reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.

3. İlk Derece Mahkemesinin 12.10.2022 tarihli ek kararıyla; istinaf talebinin reddine ilişkin verilen 23.02.2022 tarihli ek kararın davacı vekiline 02.04.2022 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilinin verilen kararı yasal süre içerisinde istinaf etmediği, kararın kesinleştikten sonra istinaf edilmesi ve yatırılması gereken harçlar ile gider avansının kanuni süresinde yatırmadığı gerekçeleriyle, davacı vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararlarına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; istinaf başvurusunun reddine ilişkin 23.02.2022 tarihli ilk ek kararı 11.10.2022 tarihinde haricen öğrendiğini, davada asıl avukat olduğu halde gerekçeli karar, muhtıra ve ek kararların duruşmaya girmeye yetkili avukat ...'e tebliğ edildiğini, istinaf başvurusunda kendisinin bulunduğu halde harç tamamlama ile ilgili muhtıranın tebliğ edilmediğini, ek kararda adı geçtiği halde ek kararın da kendisine gönderilmediğini, yetkili kılınan avukatın esasa ilişkin bir işlem yapmayıp sadece birkaç duruşmaya girdiğini, adı geçen avukatı sağlık nedenleriyle yetkilendirdiğini ve buna ilişkin raporların dosyaya sunulduğunu, usulsüz tebligatlar ve hukuka uygun olmayan kararların kanuna aykırı olduğunu, ek kararda hangi bölge adliye mahkemesine başvurulacağının belirtilmediğini, davacı müvekkili ile ilgisiz vekillerin dosyaya eklendiğini, kopyala yapıştır yapıldığını, talep tarihinin kararda yanlış gösterildiğini belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Mahkemece verilen 23.02.2022 tarihli ek kararın davacı vekili sıfatıyla 02.04.2022 tarihinde Avukat ...'e tebliğ edildiği, tebligatın usulüne uygun ve geçerli bir tebligat olduğu ancak söz konusu ek karara karşı davacı vekili sıfatıyla avukat ... tarafından 6100 sayılı Kanun'un 345 inci maddesinde belirlenen kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık istinaf süresi geçtikten sonra, 11.10.2022 tarihinde istinaf başvurusunda bulunulduğu, bu itibarla istinaf talebinin süre yönünden reddine karar verilmesinin usul ve kanuna uygun bulunduğu gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; yetki belgesi ile yargılamada yer alan vekile yapılan tebligatın geçerli olup olmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun (1136 sayılı Kanun) 56 ncı maddesinin beşinci fıkrası.

2. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun (7201 sayılı Kanun) 11 inci maddesinin birinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davanın, davacı asıl tarafından verilen vekaletname ile Avukat ... tarafından açıldığı, daha sonra anılan vekil tarafından Avukat ... adına yetki belgesi düzenlendiği, yetki belgesi verilen avukatın üç celseye katıldığı, gerekçeli karar, muhtıraya ilişkin tebligat ve ek karar evrakının Avukat ...'e tebliğ edildiği görülmektedir.

2. 1136 sayılı Kanun’un 56 ncı maddesinin beşinci fıkrasında; avukatların veya avukatlık ortaklığının başkasını tevkil etme yetkisini haiz oldukları bütün vekâletnamelerini kapsayacak şekilde bir başka avukata veya avukatlık ortaklığına vekâletname yerine geçen yetki belgesi verebileceği ve bu yetki belgesinin vekâletname hükmünde olduğu belirtilmiştir.

3. 7201 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasında; vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılacağı, vekil birden çok ise bunlardan birine tebligat yapılmasının yeterli olduğu ifade edilmiştir.

4. Açıklanan mevzuat hükümlerine göre; yetki belgesi ile yargılamaya katılan vekile yapılan tebligatın geçerli olduğu, yetki belgesini hükümsüz kılacak bir işlemin yapılmadığı, istinafa başvuru süresi vekile yapılan tebliğ ile başladığından ek karara yönelik süresinden sonra yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verildiği anlaşılmakla, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

17.100,00 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

15.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.