"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; davacılar vekilinin başvurusunun esastan reddine, davalılar vekilinin başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili; ... Mahallesi 343 ada 23 parselde kayıtlı arsa üzerinde inşa edilecek binadan müvekkilere verilmesi gereken dükkanın davalıları adına tescil edilmesi üzerine 9,10 ve 11 no'lu dükkanların tapu kayıtlarının iptali ve adlarına tescili için dava açıldığını, yargılamada dükkanların 1/3 hissesinin müvekkilleri adına tesciline karar verildiğini, kararın kesinleştiğini ve tapuya tescil edildiğini, dükkanların davalılar tarafından ... ... Mağazalar A.Ş.ye kiraya verildiğini, bu dükkanların kira bedelinin 1/3'ünün müvekkillere ait olduğunu, davalıların kira bedellerinin tamamını aldığını, kira sözleşmesinin başlangıç tarihinin 01.06.2009 ve bir aylık kira bedelinin 3.500,00 TL olduğunu, kira sözleşmesi kapsamında 07.07.2009 tarihinden itibaren 07.06.2017 tarihine kadar davalılar tarafından toplam 447.839.24 TL kira bedelinin tahsil edildiğini, bu miktarın 1/3’ü olan 149.279,75 TL’nin müvekkillerine ait olması gerekirken davalılar tarafından haksız olarak tahsil edildiğini, davalılar tarafından, kendi paylarına karşılık tahsil edilen kira bedellerinin tahsili için takip başlattıklarını, davalıların takibe haksız olarak itiraz ettiğini, alacağın belirli ve likit olduğunu ileri sürerek; itirazının iptaline, lehlerine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili; davacıların tapu iptal kararının kesinleşme tarihi olan 14.06.2017 tarihi öncesine ilişkin olarak kira alacağı istemelerinin hukuken mümkün bulunmadığı, dava dışı kiracı ... A.Ş.ye kiralanan yerin sadece 9,10 ve 11 nolu bağımsız bölümler olmadığını, zemin katın tamamı ve ... katının da kiralandığı, kiralanan alanın 200 m²' nin çok üzerinde olduğu, davacıların 1/3 oranında malik oldukları 9,10 ve 11 no'lu bölümlerin toplam 71 m² olduğunu, davacıların kira bedelinin 1/3’ünü taleplerinin haksız olduğunu savunarak davanın reddini istemişler, ıslah dilekçesi ile zamanaşımı itirazında bulunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tarafların paylı mülkiyetinde olan taşınmazın daha önce davalılar adına tapuda kayıtlı olduğu, davalılar tarafından 3 üncü kişiyle yapılan sözleşmeyle kiraya verildiği, 07.07.2009 tarihinden itibaren taşınmazdan kira geliri sağlandığı, davacılar tarafından tüm kira dönemi boyunca payları oranında ödenmeyen ecrimisil alacağının tahsilinin talep edildiği, dava konusu taşınmazların toplam yüzölçümünün 71 m² olduğu, davalılar tarafından ortak alan ve 243 ada 24 parsel sayılı taşınmazın 4 üncü ve 5 inci ... kat bağımsız bölüm ve ortak alanlarının da ilave edilmek suretiyle dava dışı ... A.Ş.ye kiraya verildiği, kira sözleşmesi kapsamında toplam kullanılan alanın 399,85 m² olduğu, davalılarca tahsil edilen kira bedelinin dava konusu taşınmazın yüzölçümüne oranlama yapılarak ve davalının zamanaşımı def'i de dikkate alınarak alacağın hesaplandığı, alınan raporun hüküm kurmaya elverişli ve denetime açık olduğu gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, davalı tarafın icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 19.533,06 TL üzerinden devamına, asıl alacağa 14.08.2017 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, alacağın yargılama sırasında belirlendiği anlaşıldığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacılar vekili; ıslah talebiyle zamanaşımı def'inin ileri sürülmesinin hukuka aykırı olduğunu, kira sözleşmesinin 343 ada 23 parselde bulunan 9, 10 ve 11 nolu dükkanlara ilişkin olduğunu, işyeri ruhsatından da görüleceği üzere ruhsat verilen alanın 66 m² olduğunu, bu durumun kiracı tarafından kullanılan alanın sonradan genişletildiğinin göstergesi olduğunu, başlangıçta imzalanan kira sözleşmesinin 9, 10 ve 11 numaralı dükkanlara ilişkin olup davalılara ödenen kira bedelinin bu sözleşme kapsamında sadece söz konusu dükkanlar için ödendiğinin sabit olduğunu, davalıların aldığı tüm kira bedelleri üzerinden hesaplama yapılması ve aldıkları tüm kira bedellerinin toplamının 1/3'ünün müvekkillere ödenmesine karar verilmesi gerektiğini, bilirkişilerce ödenen bedelin tüm alana ilişkin olduğunun kabul edilmesinin ve toplam alanın kira bedeline bölünerek 9, 10 ve 11 nolu dükkanlara isabet eden kira bedelinin hesaplanmasının yanlış olduğunu, 9, 10 ve 11 nolu dükkanlar dışında kalan alanların hiçbir değerinin bulunmadığını, ruhsatlandırılma imkanının bulunmadığını, bu nedenle 9,10 ve 11 nolu dükkanların, diğer alanlarda metrekare bazında eş değer kabul edilemeyeceğini, alacağın bilirkişi raporu ile belirlenmesi nedeniyle icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verildiğini ancak müvekkillerin alacağının belli olduğunu, bilirkişi raporu ile tespit edilmesini gerektirir bir durumun söz konusu olmadığını, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesinin hukuka uygun olmadığını ileri sürerek, kararın kaldırılmasını istemiştir.
2.Davalılar vekili; vekalet ücretinin nispi davalarda kabul veya red oranına göre belirlenmesi gerektiğini, davalı yararına eksik vekalet ücretine hükmedildiğini ileri sürerek, kararın bu yönüyle düzeltilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; yargılama sırasında davalı tarafça usulünce cevap dilekçesi sunulduğu, usulüne uygun cevap dilekçesi sunulması durumunda ıslah yoluyla zamanaşımı def'inin ileri sürülmesi imkanı olduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli bulunduğu, davalı tarafın istinaf istemi yönünden Mahkemece reddedilen miktar üzerinden vekalet ücreti takdiri gerekirken maktu ücret takdir edilmesi hatalı olduğu gerekçesiyle; davacılar vekilinin istinaf isteminin reddine, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden hükmün kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne, davalı tarafın icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 19.533,06 TL alacak üzerinden devamına, asıl alacağa 14.08.2017 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, alacak yargılama sırasında belirlendiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, vekaletsiz ... görmeden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 177 nci maddesi, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (2004 sayılı Kanun) 67 nci maddesinin ikinci fıkrası
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında; hukuki ilişkinin ve bu ilişki nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarının doğru şekilde belirlendiği anlaşılmakla; davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. 2004 sayılı Kanun'un 67 nci maddesindeki düzenlemeye göre; davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi için, davaya konu alacağın gerçek miktarın belli olması veya belirlenebilmesi için bütün unsurlarının borçlu tarafından bilinebilecek nitelikte bulunması, hakimin takdirine bağlı olmaması gerekir. Davacılar, yazılı kira sözleşmesine dayalı olarak sözleşmede belirlenen kira bedelini esas alarak alacak talebinde bulunduklarına göre, alacağın likit olduğunun kabulü gerekir. O halde Bölge Adliye Mahkemesince; davacıların icra inkar tazminatı isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle bu konudaki istemin reddine karar verilmesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE,
2. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (B) bendinin (2) numaralı alt bendinde yer alan “2-Alacağın yargılama sırasında belirlendiği anlaşıldığından icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,” ibaresinin çıkartılarak yerine “2-Kabul edilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacılara ödenmesine,” ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
İstek halinde peşin alınan temyiz harcının davacılara iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.