"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I.DAVA
Davacılar vekili; davacı ...'un eşi, diğer davacıların babası olan ...'un 11.08.2012 tarihinde geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetmesinden dolayı aracın sigorta şirketi olan ... Sigorta A.Ş aleyhine ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1116 Esas sayılı dosyasında açılan tazminat davasında davalı avukatın davacıların vekili olarak davayı takip etmekte iken davacıların yazılı rızası ve muvafakati olmadan sigorta şirketi ile ibraname imzalayarak sigorta şirketinden toplam 128.260,00 TL tazminat ödemesi aldığının öğrenildiğini, 28.08.2014 tarihinde almış olduğu parayı davacılara ödemeyen davalının ... 1. Noterliğinin 07.08.2019 tarih ve 6492 yevmiye numaralı azilnamesi ile vekillik görevinden azledildiğini, müvekkillerinin ağır hak kaybına uğradığını, öyle ki ... 1931 yasanın tablosuna göre faizi ile birlikte 302.847,97 TL destekten yoksun kalma tazminatına hak kazandıklarını davalı avukatın düşük bedelle sulh olarak zarara uğrattığını ileri sürerek, davalı hakkında bu tutar üzerinden ... İcra Dairesinin 2019/7806 Esas sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, davaya cevap vermemiş bilirkişi raporuna itirazında vekalet ücretinin ödenmediğini bu nedenle ücretin mahsup edilmesi gerektiğini bildirerek davanın reddini dilemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalının vekaletnamede sulh yetkisinin bulunduğu, destekten yoksun kalma tazminatının tahsili için açılan davada davalının sigorta şirketi ile sulh olmak sureti ile davadan feragat ettiği, sigorta şirketinin sulh gereği 128.260,00TL'yi davalının hesabına gönderdiği, davalının inkar savunması dışında başkaca bir savunmada bulunmadığı, bununla birlikte kendisine vekalet sözleşmesi kapsamında ödenen bedeli davacılara ödediğine dair herhangi bir belge ibraz etmediği, böylelikle davacılar için sigorta şirketinden tahsil edilen bedelin davalı uhdesine kaldığı, ayrıca her ne kadar davalının vekaletnamede sulh yetkisi var ise de; anlaşılan miktar yönünden davacılardan muvafakat almadığı, aldıysa buna ilişkin herhangi bir belge ibraz etmediği, davalı vekilin bu davranışı ile TBK'nın 506 ncı maddesinde düzenlenen basiretli bir vekilin göstermesi gereken davranışlarda bulunmadığı ve sadakat ve özen ile görevini yerine getirmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalının ... İcra Müdürlüğünün 2019/7806 Esas sayılı takipteki itirazının kısmen iptali ile takibin 84.575,90 TL'si ...'a, 107,12 TL'si ...'a, 9.638,36 TL'si Sefa Çabuk'a, 28.741,15 TL'si ...'a ait olmak üzere 123.062,53 TL asıl alacak ile bu alacağa 20.08.2019 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi üzerinden devamına, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili; mahkemenin ... - 2010 yaşam tablosunu baz alması gerekirken ... - 1931 yaşam tablosunu baz almasının hatalı olduğunu, ulusal mortalite tablosuna ve güncel parametrelere göre hesaplama yapılması gerektiğini, destek süresinin az tutulduğunu, davalıya 28.08.2014 tarihinde ödeme yapıldığından hükmedilecek tazminata da bu tarihten itibaren faiz işletilmesi gerektiğini, davalının eylemi nedeniyle oluşan bütün zararlarından sorumlu olduğunu, lehlerine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
2.Davalı vekili; davalı müvekkili ile dava dışı ... Sigorta A.Ş. arasında imzalanan ibranamede davacıların tazminatlarına yönelik olarak 105.370,00 TL anapara ve 2.630,00 TL yasal faiz olmak üzere toplam 108.000,00 TL ödeme alınmış olması ve taraflar arasında yer alan avukatlık ücret sözleşmesi uyarınca avukata ödenmesi lazım gelen tutarların mahsubu ile hesaplama gerçekleştirilmesi gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; TBK'nın 508/2 nci maddesi uyarınca vekil, vekâlet verene tesliminde geciktiği paranın faizini de ödemekle yükümlü olduğu, TBK'nın 117 nci maddesince temerrüde düşürülmesine gerek bulunmadığı, davalı avukatın almış olduğu ödeme yanında, davacıların oluşan gerçek zararından, başka bir deyişle sigorta şirketinden talep edebileceği toplam tazminattan sorumlu olduğu, davalı avukatın, sigorta şirketinden davacılar adına 108.000,00 TL tahsil etmiş olmasına ve bu meblağı davacı müvekkillerine ödememiş bulunmasına göre, belirtilen miktar açısından alacak likit olmasına rağmen, İlk Derece Mahkemesince hukuki olmayan gerekçeyle icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesinin de hatalı olduğu, davalı avukatın açtığı tazminat davası, yargılamanın hemen başında sulh ile sonuçlandırıldığından, emeğine göre %10 akdi vekalet ücreti takdiriyle 10.800,00 TL olarak hesaplanan akdi vekalet ücretinin asıl alacaktan mahsup edilerek hüküm kurulması gerektiği, davacıların toplam talep edebileceği tazminat miktarı olan 123.062,53 TL'den, davalı avukatın 10.800,00 TL akdi vekalet ücreti alacağı düşüldükten sonra davacıların icra takibindeki asıl alacağı 112.262,53 TL olarak, işlemiş yasal faiz alacağı ise 28.08.2014 (ödeme tarihinden) icra takibine kadar olan dönem için 50.490,46 TL olarak hesaplandığı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne, davalının ... İcra Müdürlüğünün 2019/7806 Esas sayılı takibindeki itirazının 112.262,53 TL asıl alacak ile 50.490,46 TL işlemiş faiz açısından iptali ile takibin asıl alacağa icra takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte devamına, 108.000,00 TL'nin % 20'si olan 21.600,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili; ...-2010 yaşam tablosuna göre hesaplama yapılması gerektiğini, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından davalı lehine vekalet ücreti takdirine gidilerek %10 şeklinde değerlendirme yapılmasının yerinde olmadığını, davalının müvekkillerinin iradesini sormaksızın sigorta şirketi ile sulh yoluna gittiğini, vekil olarak esaslı hiçbir işlem yapmadığını, müvekkillerinin mahrum kaldığı tazminat hesabında ...-31 tablosuna göre yapılan raporun hükme esas alınmasının hatalı olduğunu, hükme esas alınan raporda müvekkillerine ilişkin destek süresinin az takdir edildiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, vekilin hesap verme yükümlülüğüne ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 508 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Dava vekilin hesap verme yükümlülüğüne ilişkindir. 6098 sayılı TBK'nın 508 nci maddesinde "Vekil, vekâlet verenin istemi üzerine yürüttüğü işin hesabını vermek ve vekâletle ilişkili olarak aldıklarını vekâlet verene vermekle yükümlüdür. Vekil, vekâlet verene tesliminde geciktiği paranın faizini de ödemekle yükümlüdür." düzenlemesi mevcuttur. Dosya kapsamından davalı vekilin davacılara vekaleten takip ettiği sigorta şirketine yönelik açılan davada sigorta şirketi ile sulh olunarak anlaşılan tazminatın davalı vekilin hesabına ödendiği, davalı vekil tarafından davacı müvekkillere bir ödeme yapılmadığı sabittir.
2. Davacılar vekili; her ne kadar destekten yoksun kalma tazminatının düşük hesaplandığını, ...-2010 tablosunun dikkate alınması gerektiğini ileri sürmüş ise de; dava dilekçesi ve öncesinde davalıya gönderilen ihtarda da hesaplamanın ...-1931 tablosuna göre yapıldığını belirtmiş olup, dava dilekçesinde ...-2010 tablosuna göre hesaplama yapılmasını talep etmemiştir. Bununla birlikte davalı lehine vekil olarak takip ettiği dava dosyası nedeniyle akdi vekalet ücreti takdir edilmesi ve bu ücretin en alt sınırdan belirlenmesinde de hukuka aykırılık görülmemiştir.
3. O halde temyizen incelenen; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşımakla davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun kararın onanması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.