Logo

3. Hukuk Dairesi2023/1713 E. 2023/3430 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı vergi dairesinin, davacı şirkete gönderdiği haciz ihbarnamesine karşı açılan menfi tespit davasında, davacı şirketin haciz ihbarnamesi tebliğ tarihi itibariyle kamu borçlusuna borcunun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporunda, davacı şirketin haciz ihbarnamesi tebliğ tarihi itibariyle kamu borçlusuna borcu olmadığı, aksine alacağı olduğu tespit edilmesi ve bu tespitlerin hüküm kurmaya elverişli olması gözetilerek, davalı vergi dairesinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; davalı ... tarafından dava dışı kamu borçlusunun borcuna ilişkin gönderilen haciz ihbarnamesinin 29.07.2016 tarihinde müvekkili şirkete tebliğ edildiğini ancak itiraz süresinin sehven kaçırıldığını, dava dışı kamu borçlusunun müvekkili şirketten herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığını, aksine cari hesaba göre dava dışı kamu borçlusundan müvekkili şirketin alacağı bulunduğunu ileri sürerek, haciz ihbarnamesinden dolayı davalı kuruma borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; haciz ihbarnamesinin 29.07.2016 tarihinde davacıya tebliğ edildiği halde 7 günlük süre içerisinde itiraz edilmediğini, davacı tarafından dava dışı kamu borçlusuna değişik tarihlerde mal satışı yapıldığının sunulan beyannamelerden anlaşıldığını, ödemeye ilişkin de bir belge sunulmadığını, davacının muavin defterinin 01.01.2016 tarihli olup haciz yazısının ise sonraki tarihli olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde haciz bildirisinin tebliğ tarihi itibari ile davacı şirketin dava dışı takip borçlusuna borcunun bulunmadığı, aksine davacı şirketin takip borçlusundan 581,65 TL alacağının bulunduğunun belirlendiği, raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu gerekçesiyle; davanın kabulüne, davalı tarafından davacıya gönderilen 13.07.2016 düzenleme tarihli ödeme emrine konu 285.140,77 TL'den davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; bilirkişi raporunun sadece davacı defterleri esas alınıp dava dışı kamu borçlusu tarafından sunulan beyannameler dikkate alınmadan eksik inceleme ile hazırlandığını, dava dışı kamu borçlusunun BS formuna ilişkin açıklama yapılmaması bakımından raporun doğru olmadığını belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının ticari defter ve belgelerinin incelenmesi sonucu düzenlenen 11.07.2018 ve 15.03.2019 tarihli bilirkişi raporlarıyla; davacı şirket ile dava dışı vergi borçlusu arasında 28.09.2015 tarihinde son bulan cari bir ilişki olduğu, takip borçlusuna 28.09.2015 tarihinde 3.515,00 TL ödeme yapıldığı, bu ödemeden sonra davacı şirketin takip borçlusuna borcu kalmadığının aksine 581,65 TL alacaklı bulunduğunun belirlenmesine göre, kararın usul ve kanuna uygun bulunduğu gerekçesiyle, davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un (6183 sayılı Kanun) 79 uncu maddesine dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6183 sayılı Kanun'un "Üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczi" başlıklı 79 uncu maddesi.

3. Değerlendirme

1. 6183 sayılı Kanun'un 79 uncu maddesi uyarınca açılan menfi tespit davalarında, dava dışı mükelleflerin üçüncü şahıslardaki alacaklarının haczi halinde, üçüncü şahıs konumundaki davacının haciz bildiriminin tebliği tarih itibariyle borcunun bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerekmektedir.

2. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında belirtilen gerekçeye, özellikle yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu, davacının haciz bildirim tebliğ tarihi itibariyle kamu borçlusuna borcunun olmadığının anlaşılmasına göre, davalının temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.