"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 15. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2016/438 E., 2019/1061 K.
Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince 01.09.2021 tarihli ek karar ile temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar verilmiştir.
Ek karar davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
Temyiz istemi, temyiz konusu miktar veya değerin kesinlik sınırının altında olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine yönelik Bölge Adliye Mahkemesinin 01.09.2021 tarihli ek kararına ilişkindir.
Miktar veya değeri temyiz kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Dosya içeriğine göre davacının fazlaya ilişkin hakları saklık kalmak kaydıyla 34.300,00 TL alacağın tahsilini istediği, İlk Derece Mahkemesince, davacının 97.283,52 TL alacağı olduğu, mütefarik kusuruna göre, tespit edilen 97.283,52 TL alacaktan kusur indirimi yapılmasının gerektiği, bu oranın dosya kapsamına göre %30 olarak takdir edilmesinin hak ve nesafet kurallarına uygun olduğu, bu şekilde yapılan hesaplamaya göre davacının bakiye zararının 68.098,46 TL'ye tekabül ettiği, davacının talebiyle bağlı kalınarak 34.300,00 TL'nin davalıdan tahsiline dair karar verildiği belirtilmiş olup karara karşı davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmadığından 68.098,46 TL alacak yönünden davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşmuştur. Bu durumda reddedilen ve temyize konu edilen miktar 68.098,46 TL olup, Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 78.630,00 TL’nin altında kalmaktadır.
Temyiz dilekçesinin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesince verilen ek karar, yukarıda anılan Kanun hükümlerine uygun olduğundan temyiz isteminin reddi ile söz konusu kararın onanması gerekir.
KARAR
Açıklanan sebeple;
Bölge Adliye Mahkemesince verilen 01.09.2021 tarihli ek kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.