"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; ... İcra Müdürlüğünün 2015/11 Talimat nolu dosyası üzerinden şirkete ait otel demirbaşlarına yönelik haksız bir şekilde haciz uygulanarak muhafaza işlemi yapıldığını, yapılan her haksız haciz sırasında istihkak iddiasında bulunduğunu ancak icra memuru tarafından dikkate alınmadığını, bahse konu yer ve eşyaların davacının oteli olduğunu ve dava dışı takip borçlusu ... ile ilgisi bulunmadığını, icra memurunun yasaya aykırı hareket ettiğini, haczin yapıldığı 2016 yılından kaldırıldığı 2018 yılına kadar geçen sürede personel ve müşteri kaybettiğini, haczedilen menkullerin yıprandığını ve değer kaybettiğini, bir kısmının ekonomik ömrünü tamamladığını, bir kısım anlaşmaların feshedildiğini, kar yoksunluğu bulunduğu gibi otelin borçlandığı ve itibarının zarar gördüğünü ileri sürerek; şimdilik 71.140,00 TL tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili; davanın zamanaşımına uğradığını, davacı şirket müdürü ... ile şirketin kurucusu ...'ın kardeş olup muvazaalı hareket ettiklerini, 09.01.2015 tarihinde otel işletmesine hacze gidildiğinde haczedilen menkuller üzerinde davacı şirket çalışanı ... ...'ın şirket adına istihkak iddiasında bulunduğunu, satış talebinin menkuller için istihkak iddiası bulunduğundan bahisle reddedildiğini ancak ... 3. İcra Hukuk Mahkemesi kararıyla davacı şirketin menkuller üzerindeki istihkak iddiasının kaldırıldığını, bunun üzerine fiili haciz ve muhafaza işlemleri yapıldığını, adı geçenin de haciz mahallinde hazır olduğu ve tutanağı imzadan imtina ettiğini, 09.01.2015 tarihli ilk hacizde usulüne uygun istihkak iddiasında bulunulmadığını, tamamlama haczi niteliğindeki diğer hacizlerin ise borçlunun şikayeti üzerine taşkın haciz olduğu kabul edilerek iadesine karar verildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
2. Davalı Bakanlık, davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının iddia ettiği haksız fiil olan haciz ve muhafaza işlemlerinin 11.03.2016, 14.03.2016 ve 18.03.2016 tarihinde ... İcra Müdürlüğünün 2015/11 Talimat numaralı dosyası üzerinden yapıldığı ve aynı tarihlerde davacı tarafın bu işlemleri bildiği, fiili öğrenme tarihinden itibaren 2 yıllık sürede açılmayan haksız fiile dayalı maddi tazminat davasında zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; davanın zamanaşımından reddinin hatalı olduğunu, vekalet ücretinin ise yanlış hesaplandığını ileri sürerek, kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesini tekrar ederek, kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, haksız haciz nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu' nun (6100 sayılı Kanun) 1, 114, 115 ve 371 nci maddeleri.
2. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (6102 sayılı Kanun) 3 vd. maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Yukarıda yer verilen hukuk kuralları gereği mahkemenin görevli olması dava şartlarından olup, dava şartlarının Mahkemece davanın her aşamasında araştırılması ve dava şartı yokluğu durumunda davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmektedir.
2. Somut olayda; davacı, uygulanan haksız haciz nedeniyle uğradığı zararın tazminini talep etmiştir. Davanın taraflarından olan davacı tacir ise de, davalı tacir olmadığı gibi, dava konusu ihtilaf da 6102 sayılı Kanun'da yer alan mutlak ticari davalardan değildir. Bu itibarla davanın görülmesi gereken mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşılmakla; İlk Derece Mahkemesince taraflar arasındaki ilişki kapsamında davaya bakmakla görevli mahkemenin tespit edilmesi ve dava ticari nitelikte bir dava olmadığından görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, görevsiz olduğu halde işin esasına girilerek karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
3. Bozma nedenine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi uyarınca usulden BOZULMASINA,
3. Bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.