"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2462 E., 2023/224 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ: İnegöl 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/108 E., 2022/120 K.
Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili; davacıların murisi ...'ın torunu olan davalının, muristen aldığı vekaletname ile İnegöl İlçesi ... Mahallesi 126 Ada, 53 Parsel sayılı taşınmazı 27.12.2017 tarihinde dava dışı ...'e sattığını, taşınmazın satış bedelinin davalının banka hesabına gönderildiğini, davalının taşınmaz satış bedelinin bir kısmıyla kendisine daire satın aldığını, bu daireyi de daha sonra dava dışı mirasçı ...'ın kızı ...'a devrettiğini, sadakat ve özen borcu ile yükümlü olan vekilin taşınmazın satış bedelini murise ya da davacılara ödemeyerek murisi zarara uğrattığını ileri sürerek taşınmazın devir tarihindeki gerçek satış bedelinin davacıların payına düşen 1/2'sine denk gelen miktar olarak fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere şimdilik 1.000,00 TL tazminatın, taşınmazın devri tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; zamanaşımı definde bulunarak taşınmaz için İnegöl 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/304-2021/13 Esas ve Karar sayılı dosyasında dava dışı malik ... aleyhine açılan muris muvazası nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davasının reddine karar verildiğini, istinaf aşamasında olan bu dosyanın bekletici mesele yapılması gerektiğini, dava konusu taşınmazı 425.000,00 TL'ye sattığını, satış bedelini de murise teslim ettiğini, buna ilişkin fotoğrafı Mahkemeye sunduklarını, muris muvazası iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil davası reddedilen davacıların bu kez vekalet görevinin kötüye kullanılması nedenine dayalı olarak önceki iddia ile çeliştiğini ve davada kötü niyetli olduklarını, İnegöl 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/304 Esas sayılı dosyasında davacı olan dava dışı mirasçı ...'ın davadan feragat ettiğine ilişkin dilekçe sunduğunu, ayrıca bu dilekçede muris ...'ın kendisine ait 2 adet taşınmazı kendi isteği ile satarak satış bedellerini teslim aldığını ve satıştan elde edilen paraların davacılar ... ve ...' da olmak üzere çocukları arasında paylaştırıldığını beyan ettiğini, sosyal ve ekonomik durum araştırması ile murisin paraya ihtiyacı olduğu hususunun ortaya çıkacağını, dava konusu taşınmazın murisin isteği üzerine satıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın, vekalet görevini kötüye kullanma iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkin olduğu, davalıya vekalet verenin davacıların murisi olduğu, murisin davacılar dışında dava dışı mirasçısının bulunduğu, mirasbırakanın ölüm tarihine göre terekesinin elbirliği mülkiyetine tabii olduğu, davacıların miras bırakanına ait olduğunu iddia ettiği taşınmazla ilgili olarak miras ortaklığı adına değil, yalnızca kendi miras payları için tazminat istemiyle dava açtıkları, pay oranında açılan bu davanın dinlenemeyeceği gerekçesiyle davanın dava şartı yokuluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacılar vekili; miras ortaklığıyla ilgili olarak öngörülen elbirliği mülkiyeti ve buna bağlı oybirliği kuralının yasal mirasçılar arasındaki davalarda uygulanmadığını, kendi yasal miras paylarıyla ilgili olarak dava açan davacıların davası için dava dışı yasal mirasçının olurunun aranmasının yanlış olduğunu, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2012/1-1808 E. – 2013/699 K. numaralı ve 15.5.2013 tarihli kararı ile 01.04.1974 Tarih, ½ sayılı Yargıtay İçtihatı Birleştirme Kararı’na göre tüm mirasçıların davada yer almasının mümkün olmadığını, taleplerinin mirasçıların miras payı oranında tazminat olduğundan, davanın usulden reddedilmesinin hatalı olduğunu, mahkemece, en azından miras bırakanın davaya katılmayan mirasçıların olurlarının alınması ya da miras şirketine TMK'nun 640. maddesi uyarınca atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesinin gerektiğini usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; ilk derece mahkemesi kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, davacının ıslah dilekçesi ile dava değerini 490.188,00 TL'ye yükseltmesi nedeniyle bu miktar üzerinden AAÜT gereği 41.559,40 TL vekalet ücreti olacağından davalı lehine bu miktar nispi vekalet ücretine karar verilmesi gerektiğini, kararda 1.000,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı miras payına yönelik alacak istemine ilişkin olduğu, miras bırakanın terekesinin elbirliği mülkiyetine tabi olması nedeniyle terekenin tüm mirasçılar tarafından temsil edilmesi gerektiği ya da miras şirketine atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi gerektiği, ancak davacılar sadece kendi miras payları oranında talepte bulunduklarından talep, diğer mirasçıların paylarını kapsamadığı gibi tereke adına da dava açılmadığı, bu nedenle davaya diğer mirasçıların katılması (muvafakat vermesi) veya terekeye temsilci atanması suretiyle devam edilmesine imkan bulunmadığı, mahkemece pay oranında açılan davanın dinlenemeyeceği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, mahkemece davalı lehine AAÜT’nin 13/2. maddesi gözetilerek dava dilekçesinde gösterilen dava değeri olan 1.000,00 TL üzerinden vekalet ücreti takdir edilmiş ise de davacıların yargılama sırasında 9/2/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 490.188,00 TL olarak arttırmaları nedeniyle davalı lehine tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre maktu vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiği gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak davanın usulden reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili; istinaf nedenlerini tekrar ederek elbirliğiyle mülkiyette oybirliği kuralının mutlak olarak aranamayacağını, mirasçılar arasındaki davada karşı tarafın rızasının beklenemeyeceğini, miras payı oranında tazminata hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, vekalet görevinin kötüye kullanımı iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 26 ncı maddesi
2.4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 640, 701 ve 702 nci maddeleri
3. Değerlendirme
Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesine ve kararda belirtilen gerekçelere göre davacıların miras payları oranında tazminat isteminde bulunduklarının, elbirliğiyle mülkiyete konu tazminat istemi bakımından miras payı oranında talepte bulunulamayacağının, davacıların aktif husumet ehliyetlerinin bulunmadığının anlaşılmasına göre davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI.KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.