"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1793 E., 2023/222 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Eskişehir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/393 E., 2021/333 K.
Taraflar arasındaki üyelikten ayrılma ve aidat iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın yargı yolu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin, eşi ve mirasçısı olduğu Müsaveddin Yavuz ile birlikte üyesi bulundukları davalı idareye olan tüm borçlarını 26.12.2019 tarihinde ödediğini, aynı gün koruma faaliyetlerinden ayrılma isteklerini dilekçe ile sunduklarını, 16.01.2020 tarihli ve 2020/5, 2020/6 ve 2020/7 sayılarla davalıdan gelen yazılara cevaben 05.02.2020 tarihinde iadeli taahhütlü gönderdikleri yazı ile üyelikten ayrılacaklarını belirttiklerini, davalının bu yazıya cevap vermediğini, müvekkilinin kendisi adına 372,00 TL, eşi adına 25,00 TL, murisi ...adına 126,00 TL aidat adı altında para istendiğini, bu zamana kadar müvekkilinin arazide dolaşan, koruyan korucu görmediğini ileri sürerek; davalı idarenin üyeliğinden çıkma kararı verilmesini ve toplam 523,00 TL aidat talebinin iptalini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davaya cevap vermemiş, 12.01.2021 tarihli ön inceleme duruşmasında ise; "4081 sayılı Yasa'nın 34 üncü maddesi uyarınca Birlik üyeliğinden ayrılmak için kişinin kendi koruma tedbirlerini alması gerekmektedir, kurumca yapılan incelemede davacıya ait tarlalar yönüyle koruma tedbirinin alınmadığı, tarlaların etrafının telle çevrili olmadığı, müdahaleye açık olduğu anlaşılmıştır, kurum tarafından davacı tarafa bu durum açıklanmıştır, ancak davacı tarafça müvekkil kuruma koruma tedbirleri aldığı yönünde herhangi bir bildirim yapılmamış, tedbir aldığına ilişkin fotoğraf vs. sunulmamıştır, davanın reddine karar verilmesini talep ediyoruz.'' şeklinde beyanda bulunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Çiftçi Mallarının Koruma Birliklerinin kamu tüzel kişisi olduğu, eylem ve işlemlerinden doğan uyuşmazlıkların idari yargıda görülmesi gerektiği gerekçesiyle, yargı yolu yönünden davanın usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; davada adli yargı ve Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili ve görevli olduğunu, görevli yargı yerinin idari yargı olduğunun kabulü halinde ise; karar kesinleştiğinde dosyanın ilgili Mahkemeye gönderilmesi ve ayrıca yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin asıl kararı verecek Mahkemede değerlendirilmesi yönünde hüküm kurulması gerektiğini ileri sürerek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Çiftçi Mallarını Koruma Birliklerinin kamu tüzel kişisi olduğu, 4081 sayılı Çiftçi Mallarının Korunması Hakkında Kanun kapsamındaki koruma hizmetlerinden ayrılma istemiyle yapılan başvurular üzerine Birlik tarafından tesis edilen işlemlerin idari nitelik taşıdığı ve idarenin eylem ve işlemlerinden doğan uyuşmazlıkların idari yargı yerinde görülmesi gerektiği, davacı davasını yürürlükte bulunan yasal düzenlemelere göre görevsiz yargı yerinde açmış ise yargı yolu bakımından görevsizliğe (usulden redde) dair verilecek kararla birlikte harç, yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönünden de hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun usulden reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf sebeplerini tekrarlayarak, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, Çiftçi Mallarını Koruma Meclisi üyeliğinden çıkma ve üyelik nedeniyle tahakkuk ettirilen aidat bedelinin iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bendleri,
2. 4081 sayılı Çiftçi Mallarının Korunması Hakkında Kanun'un 34 üncü maddesi.
3. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) "Esastan sonuçlanmayan davada yargılama gideri" başlıklı 331 inci maddesi.
4. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 17.02.2020 tarihli ve 2020/56 E., 2020/16 K. sayılı ilamı.
3. Değerlendirme
1. Mahkemenin, davanın esası hakkında yargılama yapabilmesi (davayı esastan inceleyebilmesi) için varlığı veya yokluğu gerekli olan hâllere dava şartları denir. 6100 sayılı Kanun’un 1 inci maddesine göre, Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir. 6100 Kanun’un 114 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereğince yargı yolunun caiz olması dava şartı olup, 115 inci maddesine göre ise; Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.
2. Dava dosyasının incelenmesinde; davacının 26.12.2019 tarihinde koruma faaliyetlerinden ayrılma isteğini davalı tarafa bildirdiği, 16.01.2020 tarihli ve 2020/5, 2020/6 ve 2020/7 sayılı yazı cevapları ile talebinin kabul edilmediği, söz konusu yazılara cevaben 05.02.2020 tarihinde iadeli taahhütlü gönderdiği yazı ile üyelikten ayrılacağını belirttiği ve davalı tarafa 06.02.2020 tarihinde tebliğ edildiği ve davalı tarafın bu yazıya cevap vermediği, davalının kamu tüzel kişisi olduğu, üyelikten ayrılma ve üyelik aidatının iptali işlemi nedeniyle açılan davanın Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun yukarıda yer verilen ilamı doğrultusunda idari yargıda görülmesi gerektiği, yargı yolu nedeniyle verilen görevsizlik kararı neticesinde dosyadan el çekildiği için 6100 sayılı Kanun'un 331 inci maddesi gereğince yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretine hükmedilmesinin de usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.02.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.