"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
SAYISI : 2021/358 E., 2022/280 K.
Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozmaya uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacılar ve davalı... Turistik Yatırımlar San. Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili, müvekkillerinin erken rezervasyon kampanyasından da faydalanmak suretiyle davalılardan ...Turizm Yatırımları İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti.’den (...Şti.) Bodrum’da bulunan beş yıldızlı bir tesiste tatil amaçlı konaklama hizmeti satın alındığını, taraflar arasında imzalanan sözleşme ile konaklanacak tesisin beş yıldızlı bir tesis olacağı vaadedilmesine rağmen davalının, Bodrum’da beş yıldızlı otelde yer olmadığı bahane gösterilerek üç yıldızlı bir otelde konaklama yapacaklarının kendilerine bildirildiğini, keşide edilmiş bulunan ihtarnameden de bir netice alınamadığını, bu yaşanan olay nedeniyle başka bir tatil hizmeti satın almak zorunda kalıp yüksek ücret ödediklerini ileri sürerek; davalılara ödenmiş olan 1.358,00 TL tatil bedeli ve bu olay nedeniyle değerlendirmek zorunda kaldıkları alternatif tatil için ödenmiş bulunan 2.759,40 TL ile birlikte olay nedeniyle mağdur olan her bir davacı için 25.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılardan ...Şti. dava dilekçesine yanıt vermemiş, diğer davalı... Turistik Yatırımlar San. Tic. Ltd. Şti. (... Şti.) vekili, davaya konu erken rezervasyon işlemi tarihi itibariyle davalı şirketin henüz kurulmadığını, bunun yanı sıra davalı şirket ile diğer davalı ...Şti.'nin hissedarları ve yöneticileri bakımından ayniyet ve bağlantı bulunmadığını, dava konusu işlem ile davalı şirketin ilgisinin bulunmadığını belirterek davalı şirket aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 14.04.2016 tarihli ve 2011/876 E., 2016/990 K. Sayılı kararıyla; davacıların davalı... Şti. aleyhine açtıkları davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, davacı ...'in davalı ...Şti. aleyhine maddi tazminat istemiyle açtığı davanın reddine, davacı ...'nin davalı ...Şti. aleyhine maddi tazminat istemiyle açtığı davanın kısmen kabul ile 2.759,40 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren değişken yasal faiz oranı uygulanmak suretiyle hesaplanacak işlenmiş faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine, davacıların davalı ...Şti. aleyhine manevi tazminat istemiyle açtıkları davanın kısmen kabulü ile 1000,00'er TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren değişken yasal faizi oranı uygulanmak suretiyle hesaplanacak işlemiş faizi ile birlikte davalıdan alınarak her bir davacıya ayrı ayrı verilmesine, davacıların fazlaya ilişkin isteminin reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacılar vekilince temyiz isteminde bulunulmuştur.
2.Yargıtay Kapatılan 13. Hukuk Dairesinin 02.04.2019 tarihli ve 2016/23191 E., 2019/4381 K. sayılı ilamıyla; davacıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına karar verildikten sonra, “davacılar ile imzalanan 06.05.2009 tarihli “erken rezervasyon” sözleşmesinin tarafı olan davalı ...Şti. ile diğer davalı ... Şti.’nin kurucu ortağının aynı kişi olması, Ticaret Sicili Gazetesinde yer alan şirket adreslerinin aynı olması, dosya içinde yer alan belgelerden de anlaşılacağı üzere davalı ... Şti’nin diğer davalı ...Şti. fiili faaliyetlerini esasen sonlandırdıktan sonra aynı kurucu ortak tarafından aynı iş kolunda faaliyete başlamış olması olguları karşısında her iki davalı arasında organik bağ bulunduğundan, davalı... Şti. yönünden de diğer davalı ile birlikte müşterek ve müteselsilen sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken, davalı... Turistlik Yatırımlar Tic. San ltd. Şti yönünden davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.” şeklinde bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı ...'in davalı şirketler aleyhine maddi tazminat istemiyle açtığı davanın reddine, davacı ...'nin davalı şirketler aleyhine maddi tazminat istemiyle açtığı davanın kısmen kabulü ile 2.759,40 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren değişken yasal faiz oranı uygulanmak suretiyle hesaplanacak işlemiş faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine, davacıların davalı şirketler aleyhine manevi tazminat istemiyle açtıkları davanın kısmen kabulü ile 1000'er TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren değişken yasal faizi oranı uygulanmak suretiyle hesaplanacak işlemiş faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak her bir davacıya ayrı ayrı verilmesine, davacıların fazlaya ilişkin isteminin reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar ve... Şti. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili, manevi tazminat miktarının düşük olduğunu, aradan on üç yıl geçtiğini, hükmedilen miktarın çok düşük kaldığını, davacılardan biri için maddi tazminat talebinin reddedilmesinin hatalı olduğunu, faizin dava tarihinden itibaren değil temerrüdün oluştuğu ihtar tarihinden itibaren olması gerektiğini belirterek mahkeme kararının bozulmasını istemiştir.
Davalı... Şti. vekili, hükmedilen tazminattan kendilerinin sorumlu tutulamayacağını belirterek mahkeme kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ayıplı hizmet iddiasına dayalı maddi manevi tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. Usuli kazanılmış hak olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK).
2. Bundan başka, Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün, bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş olan bu kısımları lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı YİBK).
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve özellikle davacıların maddi zararlarının açıkça tespit edilerek bu rakama hükmedildiği ve bozma ilamı ile kesinleşen hususlarda yeniden temyiz incelemesi yapılamayacağı hususlarının anlaşılmasına göre mahkeme kararının isabetli olduğu görülmekle, temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple,
Davacılar ve davalı... Şti. vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan Mahkeme kararın 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,
Kararı temyiz eden davacılar harçtan muaf olduğundan peşin alınan temyiz harçlarının iadesine,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davalı... Şti.ye yükletilmesine,
6100 saylı Kanun' Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
18.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.