Logo

3. Hukuk Dairesi2023/2290 E. 2024/240 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacıların, davalı bankanın rekabet kurallarını ihlal ederek faiz kartelinden dolayı fazla faiz tahsil ettiği iddiasıyla tazminat istemidir.

Gerekçe ve Sonuç: Davanın dayanağı olan Rekabet Kurulu kararının idari yargı mercileri tarafından iptal edilmiş olması ve davacıların zararlarını ispatlayamamaları gözetilerek, ilk derece ve istinaf mahkemesi kararlarının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/112 E., 2023/374 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Zile Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesi

SAYISI : 2017/498 E., 2022/777 K.

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.DAVA

Davacılar vekili; müvekkillerin, davalı ... Bankasından 2007-2011 yılları arasında çeşitli krediler kullandıklarını, Rekabet Kurulunun 08.03.2013 tarihli kararı ile aralarında davalı bankanın da bulunduğu 12 adet bankanın 21.8.2007- 22.9.2011 tarihleri arasında mevduat, kredi ve kredi kartı konusunda kartel oluşturarak bankalar arasındaki rekabeti engellediklerinin belirlendiğini, davalı bankanın da bu oluşumun içinde yer alarak müvekillerinden fazla faiz aldığını ileri sürerek, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanun'un (4054 sayılı Kanun) 57 ve 58 inci maddeleri uyarınca fazla alınan faiz miktarının hesaplanarak, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak suretiyle, şimdilik her bir davacı yönünden 3.000,00 TL tazminatın davalı bankadan tahsilini talep ve dava etmiştir.

II.CEVAP

Davalı vekili; Rekabet Kurulu kararının iptali için müvekkili bankaca açılan davanın karar düzeltme aşamasında olup bekletici mesele yapılması gerektiğini, davacının kredi kullandığı tarih itibariyle müvekkili bankanın kurul kararına yansıyan bir ihlali bulunmadığını, tazminat talebinin yasal koşullarının da oluşmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.

III.İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, '' Rekabet Kurulu kararına karşı açılan davada Ankara 2. İdare Mahkemesi tarafından Danıştay 13. Dairesinin Bozma kararına direnilmesi üzerine Danıştay İDDK tarafından 31.05.2021 tarihinde Rekabet Kurumunun karar düzeltme isteminin reddine karar verildiği bu aşamadan sonra Ankara 2. İdare Mahkemesinin direnme imkanı bulunmadığından, söz konusu davanın bekletici mesele yapılmasına gerek görülmediği, kredinin kullanıldığı tarihte bankanın davaya konu kredi yönünden rekabetin ihlal edildiği sonucunu doğuran somut her hangi bir eyleminin tespit edilememesi nedeniyle davacıların kullanmış olduğu krediler nedeniyle rekabetin ihlal edilmesi iddiasına dayalı bir zararın varlığından söz edilemeyeceği'' gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV.İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar vekili; önceki beyanlarını tekrarla, açılan davanın, dava tarihinde haklı bir dava olduğunu, olağanüstü yasa yoluyla karar düzeltme ile Danıştay'ın onamış kararının kaldırılarak, davacıların sanki haksız ve yersiz bir dava açmış duruma düşürüldüğünü, Danıştay İDDK kararına göre "İlgili bankalar hakkında ihlâle dâhil oldukları her bir hizmet yönünden ayrı ayrı değerlendirme yapılması" gerektiğinden Rekabet Kurulunun tesis edeceği işlemlerin devam ettiğini, yerel mahkemece bu işlemlerin sonucunu beklemesinin gerektiğini, dava açılma tarihinde haklı hukuksal olgulara dayanan ve davaya konu krediler yönünden bankaların o tarihte kartel anlaşması yapıp yapmadıklarının, tespitine devam edilmesi gerekirken, eksik değerlendirme ile hüküm tesis edildiğini, hak arama özgürlüğüne kısıtlama getirildiğini, 27.06.1956 gün ve 2/14 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararınca ayrı ayrı değil, tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, Yerel Mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C.Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, ''Yargıtay 3. ve 11. Hukuk Dairesi kararlarında aynı yöndeki uyuşmazlıklardan kaynaklı davalar ile ilgili olarak davanın reddine karar verilmiş olmasında isabetsizlik bulunmadığına dair değerlendirmeleri içerir hususlarda dikkate alındığında, inceleme konusu davanın reddine dair kararın netice itibarı ile usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu'' gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebeplerle kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme-

Uyuşmazlık, davacıların davalı bankadan kullandıkları kredilere uygulanan haksız kartel faiz oranı nedeniyle uğradıkları zararın tazmini istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un 57 ve 58 inci maddeleri

3. Değerlendirme

Temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle zarar iddiasının dayandırıldığı Rekabet Kurulunun 08.03.2013 tarihli ve 13-13/198-100 sayılı kararının iptaline ilişkin davada davanın reddine dair kararın Danıştay 13. Dairesinin 21.05.2019 tarihli ve 2016/4017 E., 2019/1779 K. sayılı kararı ile bozulması üzerine Ankara 2. İdare Mahkemesince verilen 19.07.2019 tarihli, 2019/1108 E., K.2019/1463 K. sayılı "Israr-Ret" kararının bu kez Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 31.05.2021 tarihli ve 2019/2656 E., 2021/1104 K. sayılı kararı ile bozulması neticesinde yapılan yargılama sonucunda Ankara 2. İdare Mahkemesinin 2022/920 E., 2022/855 K. ve 26.04.2022 tarihli kararıyla idari işlemin iptaline karar verilmiş olmasına, böylece kurul kararının hukuka aykırı olduğunun idari yargı kararı ile tespit edilmiş olduğunun davacıların zararı ve miktarını da ispatlayamamış olmasına göre, davacı tarafın temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

17.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.