Logo

3. Hukuk Dairesi2023/2832 E. 2024/575 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı, istinaf aşamasında davadan feragat etmesine rağmen davalılar lehine vekalet ücreti takdir edilmesine itiraz etmiştir.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların arabuluculukta anlaşarak karşılıklı ibra beyanında bulunmaları ve davadan feragatin bu anlaşmanın sonucu olarak gerçekleşmesi gözetilerek, davalılar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilerek, istinaf mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3052 E., 2022/3220 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 5. Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2020/83 E., 2022/318 K.

Taraflar arasındaki avukatlık vekalet sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile, davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; davacı ile davalıların murisi arasında avukatlık ücret sözleşmesi imzalandığını, bu kapsamda kamulaştırmasız el atma davası açılmasının ve davanın lehe sonuçlanması durumunda kazanılan paranın tahsil zamanındaki işlemiş faizi ile birlikte toplam tutarının %55'inin avukatlık ücreti olarak ödenmesinin kararlaştırıldığını, İSKİ aleyhine açılan davanın kabulüne ve kamulaştırmasız el atma bedeli olan 3.750.000 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte İSKİ'den tahsiline karar verildiğini, davacının avukat olarak görevini tam ifa ettiğini, fakat davalıların murisinin vefat ettiğini, Avukatlık Kanunu m. 163 ve 164/2 hükümleri gereği davalılardan, tahsil edilen paranın %25'ini vekalet ücreti olarak talep edebildiğini belirterek davanın kabulü ile İstanbul Anadolu 9. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/3 Esas sayılı dosyasından davalıların tahsil ettiği kamulaştırmasız el atma tazminatının %25'inin akdi vekalet ücreti olarak tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar ..., ... ve ... vekili cevap dilekçesinde özetle; Muris ...nın 08.04.2017 tarihinde vefat ettiğini, davaya konu mahkeme kararının 27.12.2018 tarihinde kesinleştiğini, murisin vefat tarihinde davanın karara yeni çıktığını, yasa gereği davacının vekalet görevinin vefat ile son bulduğunu, söz konusu davanın istinaf ve temyiz aşamasının mirasçı vekilleri tarafından takip edildiğini ve ilamın icrası, hükmedilen tutarın tahsilatı, icra takip dosyası açımı ve takibi gene murisin mirasçılarının vekilleri aracılığıyla gerçekleştirildiğini, hüküm kurulurken ve ücret tayin edilirken bu hususun da dikkate alınması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.

Davalılar ... vekili cevap dilekçesinde; Taraflar arasında akdedildiği ileri sürülen avukatlık ücret sözleşmesinin 28.10.2014 tarihli olduğunu, mirasbırakan ...nın sözleşme tarihinde yaşlı ve hasta olduğu için akli melekelerinin yerinde olmadığını, sözleşmede taraf haline gelen tanıkların tarafsız olamayacağını, sözleşme ile belirlenen miktarın orantısız olduğunu, ücret takdirine gidilecek dahi olsa bahsi geçen davalarda Avukatlık Asgari Ücret tarifesi hükümleri uyarınca maktu vekalet ücretine hükmedilebileceğini, davacının talebinin ancak maktu vekalet ücreti noktasında toplanabileceğini belirterek öncelikle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; "davacı ile davalılar murisi... arasında akdi vekalet ücreti ile ilgili olarak yapılan yazılı sözleşmenin geçerli olduğu, Avukatlık Kanunu m. 164 hükmü dikkate alındığında taraflar arasında düzenlenen ücret sözleşmesinin Avukatlık Kanunu'nun m. 163/2 gereği hükmolunacak değerin %25'ini geçemeyeceğinden oranın % 25 olarak kabulü ile geçerli olduğu, davacının açılan kamulaştırmasız el atma davasındaki dava değerinin %25'ini geçmeyecek şekilde akdi ücreti vekalete hak kazanacağı, İstanbul Anadolu 9. Asliye Hukuk Mahkemesi 2016/3 Esas sayılı dava değerinin 3.750.000 TL olduğu, davacının yazılı sözleşme gereği kazanacağı akdi vekalet ücretinin 937.500,00 TL olduğu" gerekçesiyle 937.500,00 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine dair karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalılar vekilleri kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; ilk derece mahkemesi kararın kaldırılmasına karar verilmesinini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, dosya inceleme sırasında iken davacı vekilinin 16.12.2022 tarihinde sunmuş olduğu dilekçesiyle; tarafların imzalamış olduğu protokol ve davacının talebi doğrultusunda davadan feragat ettiğini belirtmiş, davacı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır.

Bunun üzerine davanın feragat nedeniyle reddine ve davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap edilen 121.125,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, istinaf incelemesi devam ettiği esnada davacı ile davalıların, ihtiyari olarak arabulucu tayin ettiğini, bu kapsamda tarafların asıl alacak, yargılama gideri ve ücreti vekalet dahil olmak üzere toplamda 75.000,00 TL karşılığında anlaşma sağladığını, belirlenen ücretin ödenmesi karşılığında müvekkilin davadan feragat etmeyi, davalıların da feragati kabul edip istinaftan feragat edeceklerini mahkeme dosyasına bildireceklerini kabul ve taahhüt ettiğini ancak davalılar vekilinin arabulucu anlaşma belgesinde taahhüt etmiş olduğu "istinaftan feragat" dilekçesini bildirmeyi unuttuğunu belirterek hüküm kısmının "vekalet ücretini ilgilendiren B.2 maddesinin" usul ve yasalara aykırı olması sebebi ile hükmün bu yönüyle bozularak, "davalılar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına" şeklinde Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının istinaf aşamasında davadan feragat etmesi neticesinde davalılar vekiline ödenmesi hükmedilen vekalet ücretinin kaldırılarak kararın bu yönüyle düzeltilerek onanması istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun "ibra" başlıklı 132 nci maddesi; "Borcu doğuran işlem kanunen veya taraflarca belli bir şekle bağlı tutulmuş olsa bile borç, tarafların şekle bağlı olmaksızın yapacakları ibra sözleşmesiyle tamamen veya kısmen ortadan kaldırılabilir." şeklindedir.

3. Değerlendirme

1. Davacı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazları yerinde görülmüştür.

2. Tarafların ihtiyari arabuluculuk önünde dava konusu ile ilgili anlaşma sağladıkları, bu anlaşmanın mahkeme dışı sulh olup geçerli olduğu, özellikle anlaşma tutanağının ikinci maddesinde "Anlaşılan bedelin tam olarak ödenmesi durumunda taraflar birbirlerinden İstanbul Anadolu 5. Tüketici Mahkemesinin 2020/83 E. sayılı dava dosyası ve davaya konu olan vekalet ücret sözleşmesi ile ilgili olarak başkaca herhangi bir hak, alacak ve tazminat alacakları kalmadığını, ileride bu yönde birbirlerinden talepte bulunmayacaklarını kabul edip, bu konuda en geniş anlamda anlaşma sağlayarak, birbirlerini ibra ettiklerini kabul etmişlerdir." ibaresinin olduğu, tarafların birbirlerini ibra ettikleri anlaşılmakla feragatin arabuluculuk tutanağı sonucu gerçekleştiği, klasik anlamda davadan feragat anlamı içermediği, bu nedenle artık davacı aleyhine nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 438 inci maddesinin yedinci fıkrası hükmü uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı tarafın Mahkeme kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile hükmün B.2 maddesindeki "Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap edilen 121.125,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine," ibaresinin karar metninden çıkartılarak yerine "2. Feragatın, arabuluculuk tutanağı sonucu gerçekleştiği gözetilerek davalılar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına," ibaresinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

İstek halinde temyiz harcının temyiz edene iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.