"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3727 E., 2022/2233 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziantep 8. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/120 E., 2022/345 K.
Taraflar arasındaki yapı denetim sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanı reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusu yerinde görülmemekle birlikte, gerekçeyle hüküm fıkrası arasındaki çelişki resen gözetilerek ilk derece mahkemesi kararı kaldırılıp davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I.DAVA
Davacı vekili; davacı yapı denetim şirketi ile davalı arsa sahibi arasında davalıya ait arsa üzerine yapılacak inşaatın yapı denetimi konusunda sözleşme yapıldığını, inşaatın tamamen bittiğini ve fiili olarak kullanılmasına rağmen davalının yapı denetim hizmetine karşılık borcunu ifa etmediğini ileri sürerek 1.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsilini talep etmiş, 19.09.2020 tarihli dilekçe ile dava değerini 139.918,93 TL olarak ıslah etmiştir.
II.CEVAP
Davalı vekili; davacının davaya konu taşınmazın yapı denetim hizmetini verdiğini, davacı şirket tarafından 27.12.2006 tarihinde yapının tamamlandığına dair iş bitirme tutanağı düzenlendiğini, 31.12.2006 tarihinde bahse konu yapının yapı kullanma izin belgesi alındığını, davacının dayanmış olduğu dayanak sözleşmenin 9 uncu maddesinde "İlgili idareden yapı kullanma izni alınmasıyla bu sözleşme sona erer." denildiğini, iskan alınma tarihi göz önüne alındığında alacağın zamanaşımına uğradığını ileri sürerek davanın zamanaşımından reddine karar verilmesini istemiştir.
III.İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; "Kaldı ki yapı denetim hizmet sözleşmesi alacağının ödenmesi talepli eldeki davada sözleşme tarihi 29.12.2005 olup dava tarihi ise 28.03.2021'dir. Belirtilen içtihat uyarınca ve BK.m.125 uyarınca 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmuştur. Bununla birlikte davacının yapı denetimi sözleşmesinden kaynaklı yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği araştırılmış, sonuca bağlı sözleşme olan yapı denetim sözleşmesi uyarınca davacının herhangi bir alacağa hak kazanmadığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV.İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; zamanaşımı hususunun araştırılmadan davanın reddine karar verildiğini, davalının davacı hakkında evrakta sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından dolayı suç duyurusunda bulunulduğunu, bunun sonucunun beklenmesi gerekirken karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının sözleşme kapsamındaki tüm edimlerini zamanında yerine getirdiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; "alacağın muaccel olduğu tarihin muacceliyet yok ise hukuki ilişkinin sona erdiği tarihin zamanaşımı başlangıcı olarak kabul edilmesi gerekmekte ise de, zamanaşımının başladığı 24.12.2006 tarihinden itibaren dava tarihi olan 28.03.2021 tarihine kadar 10 yıllık zaman aşımı süresinin geçtiği anlaşılmakla dava konusu alacağın zamanaşımına uğramış olması karşısında davacı tarafın istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir. Ancak, HMK'nun 355 nci maddesi uyarınca mahkemece davanın zamanaşımına uğradığı konusunda tespit yapıldıktan sonra ayrıca davanın esasına ilişkin gerekçede oluşturularak davanın reddine karar verilmesi hususu resen dikkate alınarak Yargıtay uygulamalarına göre zamanaşımı nedeniyle uyuşmazlığın sonuçlandırılmasından sonra davanın esası yönünden ikinci bir gerekçe de oluşturularak davanın reddine karar verilmesi, hükmün gerekçeyle uyumlu ve anlaşılabilir olması gereğine aykırı olduğundan" gerekçesiyle kararın resen kaldırılarak alacağın zamanaşımına uğramış olduğu anlaşıldığından davanın zamanaşımından reddine dair karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; davanın yapı denetim hizmet sözleşmesine dayalı olduğunu, yapı denetim hizmet sözleşmesinin 11 inci maddesinde zamanaşımı gibi sözleşmede yer almayan hususlarda öncelikle 4708 sayılı Yapı Denetim Hakkında Kanunu'nun uygulanacağını, zamanaşımının bu bağlamda değerlendirilmesi gerektiğini, davalı tarafın sözleşmenin sahte olduğuna ilişkin davacı taraf hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu, bu hususun da araştırılması gerektiğini belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 08.06.2017 tarih, 2015/39274 E., 2017/7123 K. sayılı kararı; ''Dava, yapı denetim hizmet sözleşmesi gereği istenen hizmet bedelinin icra takibine itirazının iptaline ilişkindir. Somut uyuşmazlıkta, davacı davasını yapı denetim hizmet sözleşmesi ilişkisine dayanarak açtığı anlaşıldığından BK'nin 125 inci maddesi gereği 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olup yapı denetim hizmet sözleşmesinin imzalandığı tarih 18.11.2003 olup, dava tarihi 01.11.2013 tarihidir. Dava tarihine kadar 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmamıştır. Bu nedenle mahkemece taraflar arasındaki sözleşme olgusu irdelenip, incelenerek taraf delilleri toplanıp sonucuna uygun karar verilmesi gerekir...''
3. Değerlendirme
Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesine ve kararda belirtilen gerekçelere göre, işin bitim tarihinden itibaren dava tarihi arasında 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğundan davanın zamanaşımı sebebiyle reddine karar verilmesi hususunda isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.