Logo

3. Hukuk Dairesi2023/3033 E. 2024/1076 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı şirket tarafından başlatılan icra takiplerinde davacının borçlu olmadığının tespiti istemidir.

Gerekçe ve Sonuç: Perakende elektrik satışı, abonelik sözleşmeleri, faturalandırma ve tahsilat gibi işlemlerin Dicle EPSAŞ'ın sorumluluğunda olması ve davalı şirketin bu işlemlerden sorumlu olmaması gözetilerek, davanın doğru davalıya yöneltildiği ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/555 E., 2022/2091 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kızıltepe 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/326 E., 2021/547 K.

Taraflar arasındaki menfi tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin, davalı şirketin tarımsal sulama abonesi olduğunu, davalı şirket tarafından müvekkili aleyhine Kızıltepe İcra Müdürlüğünün 2019/9620 E., 2019/10626 E. ve 2020/5639 E. sayılı dosyaları ile kaçak elektrik kullanıldığından bahisle icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin kaçak kullanımının olmadığını, kaçak elektrik tutanaklarının icra dosyası içerisinde bulunmadığını ileri sürerek; belirtilen takip dosyalarında borçlu olmadığının tespiti ile davalı aleyhine kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davacının 6957474 tesisat nolu tarımsal sulama aboneliği ile çiftçilik faaliyeti yürüttüğünü, davacının vadesi geldiği halde ödenmeyen sulama işletme ve bakım ücreti veya tarımsal sulamada kullanılan elektrik enerji borcu bulunmasından dolayı icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirketin ilgili Bakanlığın çiftçi kayıt sistemi (ÇKS) verileri ile hava fotoğrafları dikkate alınarak tüketim tespiti yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı şirketten dava konusu borca ilişkin tutanak ve belgelerin istenmesi üzerine, davalı şirket tarafından davacının ilçe tarım müdürlükleri ve çiftçinin beyanı ile oluşturulan icmal listelerine istinaden 2013, 2014, 2015 ve 2016 yılı dönemlerinde ürün ekim bilgisine göre hesaplama yapılarak borç tahakkuk edildiği ve 6957474 nolu abonelik için tahakkuk edilen kaçak faturasının bulunmadığının bildirildiği, davalı şirket tarafından davacı hakkında borç tahakkuku yapıldığının sabit olduğu, ispat yükü üzerinde olan davalı şirketin alacaklı olduğunu ispatlayamadığı, davalı şirketin kaçak elektrik kullanımı olmaksızın borç tahakkuku yapmasının akabinde icra takibi başlatmasının mümkün olmadığı gözetilerek icra takibini kötü niyetle başlattığı kanaatine varıldığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının borçlu olmadığının tespitine ve davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili, hükme esas alınan bilirkişi raporunun hatalı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını talep edilmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Kızıltepe İcra Müdürlüğünün 2019/9620 E. ve 2020/5639 E. sayılı takip dosyalarında, takip dayanağı alacakların kaçak bedeline istinaden başlatılmasına karşın davacı hakkında tanzim edilen bir kaçak elektrik tespit tutanağının bulunmadığı, dava konusu 2019/10626 sayılı takip dosyasında borcun sebebi her ne kadar “hizmet aboneliği nedeniyle asıl alacak ve gecikme bedeli” olarak açıklanmış ise de, davalı tarafça bu alacağa ilişkin de herhangi bir belge ibraz edilmediği, kaldı ki tüketime dayalı fatura nedeniyle tahakkuk ve tahsil yetkisinin Dicle EPSAŞ'ta olduğu nazara alındığında, yukarıda yer verilen yönetmelik hükümlerine uygun bir kaçak elektrik enerjisi tespit sürecinden ve usul ve yasaya uygun bir tahakkuk işleminden bahsedilemeyeceği gerekçesiyle; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf sebeplerini tekrar etmiş ayrıca Mahkeme kararının gerekçesinin bulunmadığını ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, abone hakkında başlatılan icra takipleri nedeniyle boçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6 ncı maddesi,

2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesinin birinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1.01.01.2013 tarihine kadar hem perakende satış hem de dağıtım lisansı kapsamında faaliyette bulunan şirketler hakkında mülgâ 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 3 üncü maddesinin üçüncü fıkrası ile "Dağıtım şirketleri, üretim ve perakende satış faaliyetlerini, 01.01.2013 tarihinden itibaren ancak ayrı tüzel kişilikler altında yürütürler." hükmü gereği hukuki ayrıştırma gerçekleştirilmiştir. Bu ayrıştırma sonrasında, davalı ... EDAŞ 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 9 uncu maddesi gereğince lisansında belirtilen bölgedeki elektriğin dağıtımı işi kapsamında dağıtım tesislerinin bakımı, onarımı, işletilmesi, sayaçların okunması vb. işlemlerde hizmet sunmakla yükümlüdür. Dicle EPSAŞ ise elektriğin toptan ve perakende satış işleri kapsamında elektrik satışı, abonelik sözleşmeleri, fatura işlemleri, tahakkuk ve tahsilat vb. işlemlerde faaliyet göstermektedir.

2. Somut olayda mevcut icra takip dosyalarında borcun sebebi olarak "957474 konulu alacak" gösterilmiş ve takip talebi ekine fatura listesi eklenmiştir. Davalı şirket yargılama boyunca takip dosya borcunun borçlu hakkında kaçak kullanım tespitine dayanmadığı, bununla birlikte ürün ekim bilgisine göre hesaplama yapılarak tüketim tahakkuku yapıldığını ileri sürmüştür.

3. Yapılan bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık değerlendirildiğinde; eldeki menfi tespit davasının icra takip dosyası alacaklısına karşı yöneltilmesinin doğru olduğu, perakende satış işleri kapsamında elektrik satışı, abonelik sözleşmeleri, fatura işlemleri, tahakkuk ve tahsilat işlemlerinin Dicle EPSAŞ'a ait bulunduğunun anlaşılmasına göre, davalı tarafın temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.