Logo

3. Hukuk Dairesi2023/3073 E. 2023/2627 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalılardan birinin işlettiği müzikholde, diğer davalının davacıların mirasbırakını öldürmesi nedeniyle oluşan zararın tazminine ilişkin istem.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin Yargıtay'ın önceki bozma kararına uygun şekilde hüküm kurduğu ve bozma kararının kapsamı dışında kalan kesinleşmiş kısımlar hakkında kazanılmış hak oluştuğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2021/427 E., 2022/300 K.

DAVALI- KARŞI DAVACI : ... vekili Avukat ...

DAVA TARİHİ : 26.07.2011

Taraflar arasındaki asıl ve karşı tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozmaya uyularak asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı-karşı davacı ... vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 10.10.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir

Belli edilen günde gelen davacı vekili Avukat ... ile davalı asıl ... ve davalı ... vekili Avukat ... ... sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Davacılar; müteveffa ... ... 24.10.2010 tarihinde, davalılardan ...'nun işletmeciliğini yaptığı ...-2 adlı müzikhole misafiri olan arkadaşlarıyla birlikte eğlenmek amacıyla gittiğini, ...'ın adamları olarak bilinen 4 kişilik bir grubun müzikholde boş birçok masa olduğu halde müteveffanın oturmuş olduğu masanın karşısına oturarak devamlı olarak laf atıp sataşmaya ve saldırmaya başladıklarını, müteveffayı uzun süre darp ettiklerini, bu esnada davalı ...'ın kendisine yönelik hiçbir eylem ve haraketi olmadığı halde silahla yerde yığılı vaziyette hareketsiz yatan maktule 8 el atış etmek suretiyle ölümüne sebebiyet verdiğini, davalı ... ve adamları hakkında ... 6.Ağır Ceza Mahkemesinde 2011/147 Esas sayılı dosyası ile kamu davası açıldığını, müteveffanın uzun yıllardan beri çalıştığını, bir yandan da kahvehane işletmeciliği yapmakta olup aylık en az 3.000,00 TL gelir elde ettiğini, ...,...'nin davaya konu olay nedeni ile tüm desteklerini kaybettiklerini belirterek ... için 50.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi, ... için 15.000,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi, ... için 15.000,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi, ... için 18.000,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi, müteveffanın annesi ... için 20.000,00 TL manevi, babası ... için 20.000,00 TL manevi, kadeşi ... için 10.000,00 TL manevi, kardeşi ... için 10.000,00 TL manevi tazminat ile hastane ve defin masrafı için 2.000,00 TL maddi tazminatın yasal faizi, yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte müteveffanın ölümüne sebebiyet veren davalı ... ile ... yerinde gerekli güvenlik önlemlerini almayan yetkili mercilere derhal haber vermeyen ve çalışma saatlerine riayet etmeyen ... yeri sahibi davalı ...'dan müşterek ve müteselsilen tahsilini talep etmişler, 30.01.2013 tarihli dilekçe ile davayı ıslah ederek maddi tazminat talebini 154.725,33 TL'ye çıkarmışlar, hastane ve defin masrafı olarak 2.000,00 TL'yi davacılardan ... için talep etmişlerdir.

2. Davalı- karşı davacı ... karşı dava dilekçesinde; olayda hiçbir kusuru ve ihmali olmadığını, müteveffayı öldüren taraflar arasında önceden beri öldürme tehditlerinin olduğunu, bu şahıslar ile ilgisinin ve alakasının olmadığını, birbirlerini öldürmek için işletmesinin yer ve mekan olarak seçilmesinin son derece haksız olup, mağduriyetine sebebiyet verdiğini, turizm belgeli işletmenin ismine zarar verdiğini, bu olayla ilgili maddi ve manevi zarar gördüğünü, defalarca çeşitli hastanelerde tedavi olduğunu, ... yerinin bir gün kapalı olduğunu ve sonrasında da gelirinin ciddi oranda azaldığını belirterek 15.000,00 TL maddi, 15.000,00 TL manevi tazminatın davacı/karşı davalılardan ve ... bu davanın karşı davalılarından müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalılar usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemişlerdir.

2. Davacı-karşı davalılar; karşı davanın reddini talep etmişlerdir.

III. MAHKEME KARARI

... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 04.12.2014 tarihli, 2011/375 Esas, 2014/459 Karar sayılı kararı ile; davacılar tarafından davalı ...'ya karşı açılan maddi ve manevi tazminat davasının reddine, davacılar tarafından davalı ...'a karşı açılan davanın kısmen kabulü ile davacılar için toplam 154.725,33 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı ...'tan 24.10.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacılara verilmesine, ... için 1.450,00 TL cenaze ve defin giderinin davalı ...'tan 24.10.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacılara verilmesine, davacılar için toplam 78.000,00 TL manevi tazminatın davalı ...'tan 24.10.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, karşı davacı ...'nun açmış olduğu maddi ve manevi tazminat davasının reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı karşı davalılar ile davalı karşı davacı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 19.10.2015 tarihli, 2015/29550 Esas, 2015/29555 Karar sayılı ilamı ile; taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına, tarafların temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

3. Bozmaya uyan ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 14.01.2016 tarihli, 2015/511 Esas, 2016/4 Karar sayılı kararı ile davaya bakmakla Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle verilen görevsizlik kararının kesinleşmesi ve talep üzerine dosya Tüketici Mahkemesine gelmiştir.

B. İkinci Bozma Kararı

1. ... 4. Tüketici Mahkemesinin 20.02.2019 tarihli, 2016/1107 Esas, 2019/80 Karar sayılı kararı ile; davalı ...'in Yargıtay bozma ilamına göre sorumluluğunun tüketici hukukuna göre değerlendirilmesi gerektiği kanaat ve takdir edildiğine göre ... bu olaydaki hizmet sözleşmesinden kaynaklanan sorumluluğunun değerlendirilmesi bakımından dava konusu olay 4077 sayılı Kanun'un yürürlükte olduğu zaman vuku bulduğundan bu madde hükümlerine göre değerlendirme yapılacağı, gerek tanık anlatımları gerekse dosya kapsamından ...'nun davalı ... ile birlikte hareket ettiğine yönelik herhangi bir iddia sabit olmadığı gibi vermiş olduğu hizmetin ayıplı ve kusurlu olduğuna kanaat edilse bile bu ayıbın açık ayıp niteliğinde olduğu, 4077 sayılı Yasa'nın 4 üncü maddesine göre 30 günlük süre içerisinde davacılar tarafından davalıya ihbarda bulunulması gerektiği, ihbar süresi geçildikten sonra dava açıldığı, bu nedenle açık ayıba dayalı olarak davalının sorumluluğuna gidilemeyeceği, BK'nun 31 inci maddesi kapsamında bir hile ve aldatma olmadığı, davalının bu ayıbı gizlemek için herhangi bir hileye başvurduğunun anlaşılamadığı, bu davalı yönünden açılan davaların reddine karar vermek gerektiği,

Davalı ...'a açılan davada ise bu davalının ...'ın vefatına sebep olduğu anlaşılmakla dosyaya uygun bulunan bilirkişi heyeti raporunda belirtilen esaslar ve miktarlar üzerinden davanın kabulüne karar vermek gerektiği,

Karşı dava yönünden ise her ne kadar karşı davacı ... olayın meydana gelmesi nedeniyle ... yerinin bir gün kapalı kaldığı, ayrıca gelirinin düştüğü iddiasıyla müteveffa ... mirasçıları ve diğer davalılardan maddi tazminat talebinde bulunmuş ise de dosya içeriğinde maddi tazminatı hesaplamaya yarar yasal süresinde sunulan bilgi ve belge bulunmadığından iddiası ispatlanamamış olmakla karşı davanın reddine karar vermek gerektiği gerekçesiyle verilen asıl dava yönünden davacılar tarafından davalı ...'ya karşı açılan maddi ve manevi tazminat davasının reddine, davacılar tarafından davalı ...'a karşı açılan davanın kısmen kabulü ile, davacılar için toplam 154.725,33 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı ...'tan 24.10.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacılara verilmesine, ... için 1.450,00 TL cenaze ve defin giderinin davalı ...'tan 24.10.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacılara verilmesine, davacılar için toplam 78.000,00 TL manevi tazminatın davalı ...'tan 24.10.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, karşı davanın reddine dair karara karşı, süresi içinde davacı-karşı davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairenin 14.06.2021 tarihli, 2020/5310 Esas, 2021/6421 Karar sayılı ilamıyla; mahkemece, davalılardan ...'nun işleten sıfatı ile meydana gelen zarardan sorumlu olduğu gözetilerek sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına, bozma nedenine göre davacıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmediğine karar verilmiştir.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; ...’nun müşterilerin malını ve canını koruyacak tedbirleri almadığı, işyerinin açılış ve kapanış saatlerine riayet etmediği gözetilerek hizmetin ayıplı ve kusurlu olduğu, davalı ...'a açılan davada ise bu davalının ......'ın vefatına sebep olduğu, karşı dava yönünden ise davacının iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle asıl dava yönünden; davacılar tarafından davalılar ... ve ...'a karşı açılan davanın kısmen kabulü ile davacılar için toplam 154.725,33 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılar ... ve ...'tan 24.10.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, davacı eş ... için 1.450,00 TL cenaze ve defin giderinin davalılar ... ve ...'tan 24.10.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, davacılar için toplam 78.000,00 TL manevi tazminatın davalılar ... ve ...'tan 24.10.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, karşı davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı ... temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ...; işletmede yaşanan elim olayı engellemek adına tüm çabasını ortaya koyduğunu ve kendi canı pahasına yaşanan kaos ve arbedeyi sonlandırmaya çalıştığını, ... bu sebeple maktüle yönelik gerçekleştirdiği eylemlerin maktüle zarar verir nitelikte olmadığı sabit olmasına karşın mahkemece maddi ve manevi tazminat isteminin kabulü kararının yerinde olmadığını, çünkü sahibi olduğu işletmede kasıtlı olarak bir güvenlik zafiyeti oluşturmadığını, aleyhinde 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun’a aykırılıktan suç işlediği iddiasıyla bir kamu davası açılmadığını, bu nedenle bu kanuna dayanılarak bu şekilde bir hüküm tesis edilmesinin hukuka da uygun olmayacağını, insan zararlarının Tüketici Yasası kapsamında görülmesinin, Borçlar Yasası'na ve yerleşik içtihada da aykırı olduğunu, bu davada Tüketici Mahkemesinin görevli olmadığını beyan ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalılardan ...'nun işlettiği müzikholde, diğer davalı ...'ın, davacıların murisini öldürmesi nedeniyle doğan zararının tazminine istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. Usuli kazanılmış hak olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK).

2. Bundan başka, Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün, bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş olan bu kısımları lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı YİBK).

3. Değerlendirme

Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile yukarıda yer verilen hukuk kurallarına göre, Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek bozma ilamı doğrultusunda karar verildiği, bozmaya uymakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmadığı anlaşılmakla; davalı-karşı davacı ...'nun temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı-karşı davacı ...'nun yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

17.100 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalı-karşı davacı ...'dan alınarak davacılara verilmesine,

Dosyanın mahkemesine gönderilmesine,

6100 sayılı Kanun'un Geçici 3 üncü maddesi atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

10.10.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.