"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; Rekabet Kurulunun 08.03.2013 tarih, 13-13/198-100 sayılı kararı gereğince davalının da içinde bulunduğu 12 bankanın oluşturduğu kartelin vekil edeni açısından zarara yol açtığını belirterek fazlaya dair her türlü talep ve dava haklarının saklı tutulması kaydı ile Rekabet Kurulu kararına konu ihlal sebebi ile vekil edenden fazla alınan faizlerin iadesi ile Rekabet Kurulunun 08.03.2013 tarih ve 13-13/198-100 sayılı nihai kararı ile idari para cezasına konu olan ve aralarında davalının da bulunduğu kartel nedeniyle uğranılan zararın gerçek zarar miktarının hesaplanması ve RKHK'nun 58 inci maddesi uyarınca bu zararımın üç katı tutarındaki Türk Lirasının, zarar tarihi olan 12.09.2011 tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davada görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, taraflar arasında düzenlenen sözleşme gereği yapılan kesintilerin davacının bilgisi dahilinde ve kabulünde olduğunu, kaldı ki haksız fiil için öngörülen zamanaşımı süresinin geçtiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının, davalı bankadan kullandığı tüketici kredisinin 12.09.2011 tarihli olduğu, davalı bankanın rekabet ihlalinin ise sadece 30.06.2010 tarihinde gerçekleştiği, davaya konu kredinin ihlal süresinden sonra kullanıldığı, davaya konu kredi yönünden ihlal şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; davalı bankanın 30.06.2010 tarihinden başlayarak pazardaki mevcut durumunu kötüye kullanarak rekabeti azaltacak veyahut ortadan kaldıracak faaliyetlerde bulunduğunu, bu hususun Rekabet kurulunun kararlarında yer almasına rağmen mahkemenin bilirkişi incelemesi dahi yaptırmadan, haksız ve hukuksuz olarak davayı reddettiğini, kararın hatalı olduğunu, bilirkişi incelemesi yapılmış olsaydı kredi faiz oranının diğer kuruluşlardan daha yüksek olduğunun ortaya çıkacağını, teknik incelemenin yapılmadığını ileri sürerek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı banka yönünden Rekabet Kurulu kararında tüketici kredisine ilişkin ihlal tespiti mevcut ise de; ihlalin sadece 30.06.2010 tarihi olduğu, davacının ise tüketici kredisini 12.09.2011 tarihinde kullandığı, kredinin kullanıldığı tarihte davalı banka yönünden ihlal tespiti bulunmadığından, İlk Derece Mahkemesince davanın reddi kararında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde bildirdiği sebepleri ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının davalı banka ve dava dışı bankaların kartel faizi uygulamasından kaynaklı zararının tazmini istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un 57 nci maddesi ve 58 inci maddesi,
2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi,
3. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190 ıncı maddesi.
3.Değerlendirme
Temyizen incelenen karar, tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesine, yukarıda yer verilen hukuk kurallarına ve özellikle zarar iddiasının değerlendirildiği, Rekabet Kurulunun 08.03.2013 tarihli ve 13-13/198-100 sayılı kararının iptaline ilişkin Ankara 2. İdare Mahkemesince açılan davada davanın reddine karar verildiği, karar düzeltme aşamasında Danıştay 13. Dairesinin 21.05.2019 tarihli ve 2016/4017 E., 2019/1779 K. sayılı kararı ile hükmün bozulması üzerine Ankara 2. İdare Mahkemesinin 19.07.2019 tarihli ve 2019/1108 E., 2019/1463 K. sayılı "Israr-Ret" kararının verildiği ve bu kez Danıştay İdari Dava Daireleri 31.05.2021 tarihli ve 2019/2656 E., 2021/1104 K. sayılı kararı ile bozularak yeniden yapılan yargılama neticesinde Ankara 2. İdare Mahkemesinin 26.04.2022 tarihli ve 2022/920 E., 2022/855 K. sayılı kararıyla idari işlemin iptaline karar verilmiş olmasına böylece Kurul kararının hukuka aykırı olduğunun idari yargı kararı ile tespit edilmiş olduğu ve davacının zararı ve zarar miktarını da ispatlayamadığının anlaşılmasına göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.