"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2018/2505 E., 2021/466 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 5. Tüketici Mahkemesi
SAYISI : 2017/362 E., 2018/532 K.
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, incelemenin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 22.10.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde gelen davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ...'ın sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca bölge adliye mahkemesince verilen kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabilir. Temyiz dilekçesinin süresinden sonra verilmesi hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Elektronik Tebligat Yönetmeliğinin "Adres sahibinin yükümlülükleri" kenar başlıklı 21. maddesinin b fıkrası, "Elektronik tebligat adresi başvurusu sırasında teslim etmiş olduğu bilgi ve belgelerde olan değişiklikleri PTT'ye derhal bildirmek," şeklinde düzenlenmiş olup, davalı yan eski şirket müdürünün 30.04.2010 - 06.11.2018 tarihleri arasında görev yaptığını, 23.12.2019 tarihi itibarıyla yeni müdürlerin seçildiğini, PTT cevabi yazısına göre UETS aktivasyonunu 31.01.2021 tarihinde yetkisiz müdürün aktive ettiğini ve şirketin bu durumu bilmediğini, dolayısıyla sorumlu olmayacaklarını ileri sürmüşse de, basiretli tacir gibi davranmak zorunda olan şirketin bünyesinde yapılan değişiklikleri derhal PTT'ye bildirmesi gerektiğinden, tebliğ edilen Bölge Adliye Mahkemesi kararından haberdar olmadıkları savunmasına itibar edilmemiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen karar, 24.04.2021 tarihinde tebliğ edilmiş; temyiz dilekçesi ise yasal süre geçirildikten sonra 18.07.2022 tarihinde verilmiştir.
KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin süreden REDDİNE,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
22.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.