"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/263 E., 2023/897 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 8. Tüketici Mahkemesi
SAYISI : 2020/239 E., 2021/467 K.
Taraflar arasında ayıplı malın iadesi davasında Bölge Adliye Mahkemesince bozma kararına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl davanın kabulüne, birleşen davaların reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili asıl davada; müvekkilinin dava konusu aracı dava dışı şirketten satın aldığını, bir kaç gün sonra aracın normal bir hızla ilerlerken yağ boşaltmaya başladığını, aracı yetkili servis olan ... Otomotiv'in garajına çektiğini, araçta gizli ayıp olduğunu, üretici davalının bu ayıptan sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 397.800,00 TL'nin ayıbın davalıya noter kanalıyla ihbar edildiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davayı açan ... ile ... arasında ayıplı araçtan kaynaklanan hakların temlikine yönelik temlik sözleşmesi yapılmıştır.
Birleşen Bakırköy 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/543 E. sayılı dosyasında davacı vekili; bahsedilen olayda müvekkilinin aracın içinde yaşadıkları sebebiyle araç kullanmaktan korkmaya başladığını beyanla 14,00 TL manevi tazminatın ödetilmesini istemiştir.
Birleşen İstanbul 1. Tüketici Mahkemesinin 2014/1334 E. sayılı dosyasında davacı vekili; dava konusu Range Rover markalı 2013 model araçların seri ayıplı olduklarının tespit edilmeleri halinde reklam ve promosyon faaliyetlerinin durdurulmasına, TSE belgesinin askıya alınmasına, bu araçlara verilen garanti ve karayolları uygunluk belgelerinin iptalini ve söz konusu araçların ithalatının durdurulmasını istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davacı ile müvekkili arasında sözleşme ilişkisi bulunmadığını, davacının aracı paralel ithalat yoluyla aldığını, dolayısıyla taraf ehliyetinin yokluğu nedeniyle dava şartı eksikliğinden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir.
III. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin 07.10.2021 tarihli ve 2020/239 E., 2021/467 K. sayılı kararı taraf vekillerince istinaf edilmiş, Bölge Adliye Mahkemesinin 14.04.2022 tarihli ve 2021/3434 E., 2022/876 K. sayılı ilamıyla karar kaldırılarak Mahkemesine gönderilmiş, davalı vekili bu karara karşı temyiz başvurusunda bulunmuştur.
2. Dairemizin 24.10.2022 tarihli ve 2022/6582 E., 2022/8086 K. sayılı ilamıyla; Bölge Adliye Mahkemesince yapılan yargılamada hukukun ve delillerin eksik uygulandığı düşünülmesine ve bu yönde deliller toplanılarak esasa girilmiş olmasına rağmen, yeni bir karar verilmesi gerekirken dosyanın yeniden incelenmek üzere Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi doğru olmadığı gerekçesiyle karar bozulmuştur.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; araçta imalat kaynaklı gizli ayıp olduğunun tespit edildiği, 4077 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi gereğince üretici/imalatçı olarak satış bedelinden satıcı ile birlikte sorumlu olduğu, davacının arızadan sonra aracını yetkili servise teslim ettiği ve o tarihten beri aracını kullanamadığı için davalı firmaya çektiği ihtarname ile verdiği mehil süresi dikkate alınarak faiz başlangıç tarihi belirlendiği, koşulları oluşmayan manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerektiği, seri ayıbın tespitine yönelik talep edilen kayıtların celbi ve bilirkişi incelemesinin yargılamaya yeni bir boyut kazandırmayacağının anlaşıldığından birleşen davanın ispatlanamadığı açıklamasıyla asıl davanın kabulü ile aracın fatura bedeli olan 397.800,00 TL'nin ihtarname ile temerrüt tarihi olan 19/05/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı ...'e verilmesine, birleşen davaların ise reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraf vekilleri temyiz başvurusunda bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili; Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararının kesin ve doğru olduğunu, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin bozma kararının bu kararı destekleyici mahiyette olduğunu, Bölge Adliye Mahkemesince delillerin araştırılmaması yönünde haksız bir karar verildiğini, seri üretim hatalarının ortaya çıkmasının engellendiğini savunarak kararın bozulmasını savunmuştur.
2. Davalı vekili; dava konusu aracın ayıplı olduğunun ispat edilemediğini ve bedel iadesinde faizin, ürünün davalıya teslim tarihinden itibaren işlemeye başlayacağını ifade ederek asıl dava yönünden itirazları doğrultusunda kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ayıplı malın iadesi, manevi tazminat ve seri ayıplı malın toplatılması istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4 ve 24 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, özellikle davacının seri ayıbın tespitine yönelik iddiasını ispat edememesine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2. Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; hükme esas alınan bilirkişi raporunun taraf ve yargı denetimine elverişli olduğu, bilirkişi heyetince dava konusu araçtaki civataların gevşemesi sonucu güç aktarma sistem ve motor gövdesinde hasara yol açtığının ve araçtan faydalanmayı ortadan kaldıran ayıbın gizli ayıp olduğunun belirlendiği, aracın fatura bedeline ihtarname ile temerrüt tarihi itibariyle yasal faiz işletilmesinin yerinde olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya yükletilmesine,
Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,23.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.